Can dostlarımızın özgürlüğünü, yaşam hakkını sokakta savunacağız, sokakta can dostlarımız için direnerek mücadele edeceğiz
Sıra kimde, kedilerde, kuşlarda, ördeklerde, yeryüzünü eşit bir şekilde paylaştığımız tüm canlılarda mı? 29 Temmuz günü tüm mücadeleye rağmen kurabiye ve tatlılar eşliğinde katliam yasası geçti! Katliam yasasının geçmesinin ardından Altındağ ve Niğde’de hayvanlara dönük katliam gerçekleşti, bu katliam yasasının geçmesiyle hayvan düşmanlarının hayvanları katletmesi için cesaretlendirerek önü açıldı.
Mültecilere, kadınlara, LGBTİ+’lara, çocuklara, ezilenlere, emekçilere saldırmaktan vazgeçmeyen, kârı, rantı, talanı için doğayı yağmalayan, katleden, Akbelen’de termik santral için, İkizdere’de maden için ağaçları yok eden sermayeyi koruyan faşist şeflik “çocukları parçalıyor, saldırıyor, çocuklar güvende değil” diyerek çocuklar üzerinden çocukları kullanarak sokaktaki can dostlarımızı hedef haline getirip katliam yasasını geçirdi. 3 Haziran 1910’da dönemin Osmanlı İstanbul Belediyesi tarafından 80 bin köpek Hayırsız Ada’ya sürülmüş, günlerce aç ve susuz bırakılarak ölüme terk edilmiştir, yine aynı faşist düzen bugün de can dostlarımız üzerinden nefret politikası üreterek barınaklara hapsedip ölüme terk etmek istiyor.
Her 4 çocuktan biri yoksulken, Türkiye’de 2 milyon çocuk işçi varken, çocuklar güvencesiz bir şekilde zorla çalıştırılıp iş cinayetlerinde katledilirken susan faşist iktidar çocukları koruduğunu iddia ederek çocukların işçi olarak çalıştırılmasını, çocuk yoksulluğunu görmezden gelmektedir. 2024 yılının ilk yedi ayında 42, 2013-2024 yılları arasında 695 çocuk iş cinayetlerinde katledildi. Türkiye’de 5-6 milyon çocuk ise şiddetli yoksulluk içinde yaşamaktadır.
Tarikat-cemaat yurtlarında çocuklar istismara uğrarken, 2016 yılında faşist iktidar 45 çocuğu istismar eden Ensar Vakfını güle oynaya affetmişti. Yine aynı zihniyet 29 Temmuz günü kurabiye ve tatlı yiyerek katliam yasasını geçirdi!
Kadınların ve çocukların katledilmesinin, istismar edilmesinin sorumlusu sokakta yaşayan can dostlarımız değil, asıl sorumlusu içinde bulandığımız kapitalist erkek düzen ve onun politikalarıdır.
“Kadınlar, hayvanlar yüzünden sokakta güvende değil” diyen faşist şefliğin koruyup kolladığı erkekler tarafından temmuz ayında 23 kadın katledildi, 2024 yılının ilk altı ayında 205 kadın katledildi. “Sapkınlık yayıyor, aile düzenimizi bozuyor, denilerek çıkılan yaşam parolamız olan İstanbul Sözleşmesi’nin ardından 2021 yılında 280 kadın, 2022 yılında 334 kadın, 2023 yılında 315 kadın katledildi. Kadınlar, hayvanlar yüzünden değil, erkekler tarafından katledildi. Kadınları, çocukları hayvanlardan değil; onları dışlayan, eve kapatmak isteyen, katletmek isteyen, cinsiyetçi, homofobik, türcü erkek düzeninizden koruyun.
Aylarca yaşam savunucularının sokakta mücadelesine rağmen katliam yasası geçti. DEM Parti İstanbul Milletvekili Çiçek Otlu’nun da dediği gibi “Hayvanlara özgürlük manifestosunu sokakta yazacağız.” Can dostlarımızın özgürlüğünü, yaşam hakkını sokakta savunacağız, sokakta can dostlarımız için direnerek mücadele edeceğiz.
Katliam yasasına, talana, ranta, yağmaya, sömürüye karşı ağacından, ormanına, suyundan, toprağına, hayvanına, yeryüzünde yaşayan tüm canlıların yaşam hakkını savunacağız, tüm canlıları yaşatacağız!
Sendika.Org, yayın hayatına başladığından bu yana işçi sınıfı hareketinin, solun ve genel olarak toplumsal muhalefetin gündemine ilişkin, farklı politik perspektiflerden düşünsel katkılara açık bir tartışma platformu olagelmiştir. Sitemizde yayımlanan yazılar yayın kurulunun politik perspektifiyle uyumluluk göstermeyebilir. Amacımız, mücadelenin gereksinim duyduğu bilimsel ve politik bilginin üretimini zenginleştirecek tüm katkılara, yayın ilkelerimiz çerçevesinde, olabildiğince yer verebilmektir.