İzmir Kadın Platformu’nun çağrısıyla Konak İskele önünde bir araya gelenler saçlarını keserek açıklama yaptı
İzmir Kadın Platformu’nun çağrısıyla saat 18.30’da Konak İskele önünde bir araya gelenler saçlarını keserek eylem yaptı.
İran’da 14 Eylül’de “ahlak” polisi olarak da bilinen İrşad devriyeleri tarafından darp edildikten sonra hastaneye kaldırılıp hayatını kaybeden Mahsa Amini için Türkiye’de ve dünyada eylemler devam ediyor. Bugün (24 Eylül) de İzmir Kadın Platformu’nun çağrısıyla Konak İskele önünde bir araya gelenler saçlarını keserek açıklama yaptı.
Açıklamada şunlar söylendi:
Bugün İran Molla rejiminin ahlak polisleri tarafından zorunlu başörtüsü kurallarına uymadığı gerekçesiyle işkenceyle katledilen Mahsa Amini’nin isyanıyız demek için buradayız.
Uzun yıllardan beri İranlı kadınlar, başörtüsü dayatması başta olmak üzere, “şeriat kuralları” adı altında yaşamlarına müdahale eden erkek egemenliğine karşı mücadele ediyor. Bugün ise İran’da politik islamcı molla rejimine karşı kadınların başlattığı özgürlük isyanı dalga dalga yayılıyor.
İran’dan Türkiye’ye, politik İslamcı rejimlere, bedenlerimizi ve yaşamlarımızı hedef alan ahlak dayatmalarına karşı sokaklardayız. İran’da kadınların önderliğinde büyüyen direnişi, özgürlük için yaktıkları isyan ateşini görüyor ve İran sokaklarında yankılanan “Jin, Jiyan, Azadi” sloganını İzmir’den yükseltiyoruz.
İran’da direniş devam ederken molla rejiminin güçleri kadınları katlediyor. Halka saldıran İran polisi aralarında 16 yaşında ki Mahsa Mogoei’ninde olduğu onlarca kişiyi katletti. Mahsa’nın hastaneye kaldırıldığı haberini yapan gazetici Nilufar Hamidi tutuklandı. Eyleme katılan bir çok kadın ev baskını ile gözaltına alındı. Direniş görüntülerinin yayılması, haberleşmenin sağlanmaması için İran genelinde internet kesildi. Bazı bölgelerde ise halkın direnişi sonucu İran polisi geri çekilmek zorunda kaldı. Mahsa’nın katledilmesinin ardından bir çok üniversitede öğrenciler boykota, işçiler fabrikalarda greve çıktılar.
Mahsa Amini’nin hesabını soran kadınlar ezilmeye, bir halk susturulmaya çalışılıyor.
Türkiye’de ise İranlı kadınlar ile beraber düzenlenen eylemler engellenmeye çalışılıyor. İstanbul Sözleşmesini fesheden tek adam, kadın cinayetleri tolere edilebilir diyen bakanlar, iyi hal indirimi ile kadın katillerini salıveren erkek yargı, LGBTİ+’ları yok sayan, nefret söylemleri ile linç tehditleri savurarak miting yapanlar kadın katillerinin sırtını sıvazlamaya devam ederken buna karşı çıktığımız için doğrudan devletin zor aygıtlarıyla karşı karşıya kalıyoruz. Varlığımızı yok sayanlara karşı her yerde özgürlüğümüzü savunuyoruz.
Mahsa’nın ve İranlı kadınların mücadelesi hepimizin mücadelesidir. İran’da, Türkiye’de ve tüm dünyada Mahsa için, özgürlüğümüz için, hayatlarımız için isyandayız. Kadınların yaşam tarzlarına ve hayatlarına saldıran tüm erkek egemen sistemleri alaşağı edinceye kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.
Tüm kadınları Rojhilat’ta yükselen isyana ve direnişe ortak olmaya çağırıyoruz!
Baskılara karşı hepimiz Mahsa’yız, katledilmekle bitmeyiz!
Ayrıca dün (23 Eylül) de kadınlar Ankara, Samsun ve Hatay’da eylemdeydi.
Sendika.Org