Çay üreticileri alım fiyatı belli olmadan hasada başladı. Bu sene tahmini maliyet kilogram başı 16,99 lira. Karadeniz Halkevleri, konuya dair yaptığı açıklamada alım fiyatının en az 27 lira, destekleme priminin de en az 3 lira olarak açıklanması gerektiğini ifade etti
Yaklaşık 210 bin üretici ve 1 milyon insanı ilgilendiren 2024 yılı yaş çay hasat sezonu büyük soru işaretleri ile başladı. Çay üreticileri makaslarını alıp hasada başladı ama henüz yaş çayın alım fiyatı açıklanmadı. Geçen sene yaş çay alım fiyatı kilosu 11 lira, destekleme primi ise 30 kuruştu.
Hopa Ziraat Odası’nın bu yıl için çıkardığı tahmini maliyet hesabına göre bir kilogram yaş çayın üreticiye maliyeti 16,99 lira. Üreticiler bu düzeyde bir fiyat belirlenirse ÇAYKUR ya da özel firmalar için çalışmış olacaklarını söylüyor.
Karadeniz Halkevleri, konuya dair yaptığı açıklamada alım fiyatının en az 27 lira, destekleme priminin de en az 3 lira olarak açıklanması gerektiğini ifade etti. Halkevleri’nin dikkat çektiği tek şey alım fiyatları değil. Açıklamada çay politikasının belirlenme sürecine üreticilerin, kadrolu ve mevsimlik işçilerin, taşıyıcıların ve çayla bağı olan herkesin katılması gerektiği ifade ediliyor.
Karadeniz Halkevlerinin, çay üreticilerinin beklentilerine dair yaptığı açıklamanın tamamı şöyle:
Kamuoyunun da bildiği üzere Mehmet Şimşek’in ekonomi yönetiminin başına gelmesi ile uygulanan Orta Vadeli Program, başta işçiler ve emekliler olmak üzere ‘yerel halkı’ enflasyon karşısında sefalete mahkum etti. OVP’den nasibini alan diğer bir kesim ise tarım üreticileri oldu. Yaklaşık 210 bin üretici ve 1 milyon insanı ilgilendiren 2024 yılı yaş çay hasat sezonu büyük soru işaretleri ile başladı.
Üreticilerden ve çay tarımı bileşenlerinden çay taban fiyatı ve çay politikalarına dair herhangi öneri ve söz almayan iktidar, sermayenin çıkarları doğrultusunda çay politikalarını belirlemektedir. Geçtiğimiz senelerde yaşanan ‘sapmalardan’ tekrar katıksız neoliberal programa dönüş yapan Şimşek yönetimi çayımızı insafsızca piyasaya terk ediyor. Bu sebeple çay üreticileri, OVP’nin tarım politikalarına yansımasının sancılarını hissediyor.
Çay üreticileri ellerine makaslarını almış halihazırda çaylarını toplarken maliyetlerini nasıl karşılayacağının şüphesi içindedir. Kota ve kontenjan uygulamalarından kaynaklı ürünü elinde kalmasın diye fiyatı belli olmayan çay hasadını yapmaktadır. Yoksulluk ve enflasyon karşısında ezilen üreticilerin, gelecek kaygıları, insanca yaşam talepleri güncelliğini korurken, iktidar çay sermayesinin kar ve maksimum kazanç sağlayacakları fiyat politikasını sürdürüyor.
Çay üreticisinin talepleri nettir;
- Yaş çay alım taban fiyatı üreticilerin maliyeti göz önünde bulundurularak 27 TL olmalıdır.
- Çayda kota ve kontenjan kaldırılmalıdır.
- Üreticinin maliyetler altında ezilmemesi enflasyondan korunması için çay destekleme primi bir yıl vadeli değil hemen verilmeli ve 3 TL olmalıdır.
- Çay politikası ve fiyat belirlenirken başta çay üreticileri olmak üzere tüm bileşenlerin fikir ve katkıları alınmalıdır.
Çay fabrikalarında çalışan mevsimlik ve kadrolu işçiler, kamu emekçileri, çayla doğrudan bağı olan esnaf, çay taşıyıcı şoförler, çayın asıl yükünü sırtında taşıyan kadınlar, çayın geleceğine sahip çıkacak; sözünü söylediği, eylemini örgütlediği, doğasına ve yaşamına sahip çıktığı, üretenin yöneten olacağı bir bilinçle çay meclislerini örgütleyerek kazanacaktır.
Sendika.Org