25 Temmuz 2015 tarihinden beri defalarca kez erişime engellenen ve Anayasa Mahkemesi kararına rağmen açılmayan Sendika.Org için AİHM’ye yapılan başvuruda dosyayı oldukça kısa bir sürede ele alan mahkeme Türkiye’den 8 Ocak 2021’e kadar savunma yapmasını istedi
Sendika.Org’un 2015 yılından beri pek çok kez engellenmesine ve Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) yaklaşık 5 yıl boyunca dosyayı ele almaması üzerine Sendika.Org avukatları 10 Şubat 2020 tarihinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurmuş ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 10, 13 ve 18. maddelerinin ihlal edildiğini iddia etmişti.
AYM, AİHM’ye yapılan başvurunun ardından Sendika.Org başvurusunu incelemiş ve 11 Mart 2020 tarihinde ihlal kararı vermişti. Kararda Sendika.Org’un 2015 yılından beri defalarca kez engellenmesine ve Sulh Ceza Hakimliklerinin etkili bir yol olmadığı iddialarına değinmeyen mahkeme ihlal kararı vermiş ve ihlalin ortadan kaldırılması için kararı Gölbaşı Sulh Ceza Hakimliği’ne göndermişti.
Öte yandan AYM, 14 Eylül’de tekrar eden engellemelerle ilgili 8 ayrı başvuruyu birleştirip ikinci bir ihlal kararı daha verdi.
İlk AYM kararının üzerinden 7 ayı aşkın bir süre geçmiş olmasına rağmen Gölbaşı Sulh Ceza Hakimliği tarafından verilmiş herhangi bir karar yok. AYM, Sendika.Org’un diğer alan adlarıyla ilgili 14 Eylül 2020 tarihinde verdiği ikinci ihlal kararının gerekçesini de henüz açıklamadı. Bununla birlikte Sendika.Org geçtiğimiz haftalarda tekrar engellendi.
AİHM, kendi internet sitesinde 27 Temmuz 2020 tarihinde yayımladığı sorularda, hükümete, Sendika.Org’a erişimin engellenmesinin ifade özgürlüğünü ihlal edip etmediği, erişim engeline dayanak 5651 Sayılı Kanunun 8/A maddesinin sözleşmenin gerektirdiği yasallık koşulunu sağlayıp sağlamadığını, Sulh Ceza Hakimliklerinin kararları ve dosyanın AYM önündeki bekleme süresi dikkate alındığında erişim engeline karşı iç hukukta etkili bir yol bulunup bulunmadığı ve erişim engelinin, sözleşmenin 18. maddesinde yer alan “hak ve özgürlüklere sözleşme hükümleri ile izin verilen kısıtlamalar, öngörüldükleri amaç dışında uygulanamaz” hükmünü ihlal edip etmediği konusunda görüşünü sordu. Dostane çözüm sürecinin sona ermesinin ardından mahkeme, 15 Ekim 2020 tarihli yazısıyla bu hususlarda beyanda bulunmak üzere hükümete 8 Ocak 2021’e kadar süre verdi.
AİHM’nin başvurunun ardından 4 ay gibi kısa bir sürede harekete geçmesinin önemli olduğunu belirten Sendika.Org avukatlarından Av. Doğukan Tonguç Cankurt, erişim engelleriyle ilgili AİHS’nin 18. maddesinden hükümete soru yöneltilmesinin bir ilk olduğuna işaret etti. Daha önce Türkiye aleyhine ilk kez Selahattin Demirtaş davasında 18. madde ihlali kararı verildiğini ve bunu Osman Kavala dosyasının takip ettiğini hatırlatan Cankurt, bu başvurularda olayın özgürlük ve güvenlik hakkını düzenleyen 5. madde kapsamında gündeme geldiğini ve mahkemenin diğer ülkeler aleyhine verdiği ihlal kararlarında da durumun aynı olduğunu, ilk kez bir internet sitesinin sistematik olarak engellenmesi nedeniyle 18. madde doğrultusunda savunma istendiğini belirtti. AİHM’ye yaptıkları başvuruda yaklaşık 5 yıllık sistematik erişim engeli kararlarının amacının muhalif basını susturmak olduğunu ve sansür anlamına geldiğini delilleriyle ortaya koyduklarını ifade eden Cankurt, erişim engellerinin Türkiye’de son günlerde giderek yaygınlaşması karşısında Sendika.Org başvurusunda 18. madde kapsamında verilebilecek ihlal kararının son derece önemli olabileceğini belirterek şunları söyledi:
Türkiye’de sosyal medyadaki baskılara paralel olarak iktidar aleyhine her türlü haber hakkında Sulh Ceza Hakimlikleri tarafından erişim engeli kararı verildiği günleri yaşıyoruz. Halkın bilgi alma hakkına yönelik bu pervasız saldırının tek amacı hükümetin geçmişteki kirli işlerinin üzerini örtmek ve Saray rejimini eleştirilemez kılmak. Bu engellerin sansür olduğunu defalarca AYM’ye bildirdik ancak mevcut ortamda AYM’nin bu yönde bir karar almasının da imkânsız olduğunun farkındayız. Kaldı ki bu hususlara değinmeden verdiği ihlal kararı bile Gölbaşı Sulh Ceza Hakimliği tarafından uygulanmadı. Artık herkesçe bilinen bu gerçeklerin AİHM tarafından tespit edilmesi için mücadele edeceğiz ve bu yönde bir karar verilirse mahkeme tarihinde bir ilk olacak.
Sendika.Org