Engelli dernekleri, üyeleri olsun olmasın engelli vatandaşlarımız için açtıkları mesleki eğitim kursları nedeniyle suçlu bulunmuş ve kapatılmaya mahkum edilmiştir. Bu saçmalığın “pozitif ayrımcılık” meraklısı ve iktidar yandaşı medya tarafından nasıl yorumlanacağı ayrı bir merak konusu olarak durmaktadır Kısa bir süre önce, bazı engelli derneklerine bir tebligat yapıldı. Bu tebligatla, Maliye Bakanlığı, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 31 […]
Engelli dernekleri, üyeleri olsun olmasın engelli vatandaşlarımız için açtıkları mesleki eğitim kursları nedeniyle suçlu bulunmuş ve kapatılmaya mahkum edilmiştir. Bu saçmalığın “pozitif ayrımcılık” meraklısı ve iktidar yandaşı medya tarafından nasıl yorumlanacağı ayrı bir merak konusu olarak durmaktadır
Kısa bir süre önce, bazı engelli derneklerine bir tebligat yapıldı. Bu tebligatla, Maliye Bakanlığı, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 31 Ağustos 2010 tarihli bir yazısına dayanılarak, ilgili derneklere kurumlar vergisi borcu çıkarıldı.
Olayın kaynağında, engelli derneklerinin istihdam amaçlı olarak yaptıkları meslek edindirme kursları yer almaktadır.
Maliye Bakanlığı bu kursları ticari faaliyet olarak değerlendirip, engelli derneklerine kurumlar vergisi borcu çıkarmıştır.
1 Seri Numaralı Kurumlar Vergisi Tebliği, bir bedel karşılığı olmaksızın dernekler tarafından verilen eğitim ve sağlık hizmetlerini ticari faaliyet saymamaktadır. Dolasıyla bu faaliyetleri yapan dernekleri vergi mükellefi olarak görmemektedir.
Sekretaryasını İŞKUR’un üstlendiği bir komisyon tarafından engelli derneklerine proje üzerinden bir kaynak tahsis edilmektedir.
Söz konusu kaynak, engelli kotasına uymayan işverenlerden ceza olarak kesilen paralardır.
Maliye Bakanlığı, İŞKUR aracılığıyla verilen bu kaynağı zorlama bir şekilde satın alınan hizmet bedeli olarak yorumlamaktadır.
Yani dernek hizmeti engelli vatandaşlara veriyor, onlardan bir bedel almıyor. Ama Maliye hayır sen bu hizmetin parasını İŞKUR’dan aldın, ticaret yaptın, şimdi vergisini öde diye dayatıyor.
Ortada tersine işleyen bir şeyler olduğu kesin, bunu da vergi uzmanları elbette çözümleyecektir.
Diyelim ki Maliye Bakanlığı haklı, ilk soru, “bu saate kadar aklınız neredeydi” olacaktır. Çünkü derneklere eğitim için kaynak tahsisi 2003 yılından beri uygulanmaktadır.
İkinci soru, projelerde olmayan bir gider olan kurumlar vergisinin dernekler tarafından nereden ve nasıl karşılanacağıdır.
Talep edilen kurumlar vergisi miktarları proje başına binlerce lira tutmaktadır. Eğer arkasında iktidarın desteği yoksa vatandaşların desteğiyle ayakta durmaya çalışan engelli derneklerinin bu paraları ödemesinin imkanı yoktur.
Dernekte para ve hacizle el konulacak mal-mülk yoksa, dönüp derneğin başkanına ve yönetim kuruluna ödeyin diye dayatacaklardır.
Ortalama engelli derneği yöneticisi profili; bir kısmı emekli, bir kısmı engelli aylığı alan, bir kısmı ise en düşük derece ile memur veya asgari ücretle çalışan işçi engellilerdir. Yani kişisel olarak da böyle bir yükün altında kalkamayacak durumda olan engelli vatandaşlardır.
Özetle engelli dernekleri, üyeleri olsun olmasın engelli vatandaşlarımız için açtıkları mesleki eğitim kursları nedeniyle suçlu bulunmuş ve kapatılmaya mahkum edilmiştir.
Bu saçmalığın “pozitif ayrımcılık” meraklısı ve iktidar yandaşı medya tarafından nasıl yorumlanacağı ayrı bir merak konusu olarak durmaktadır. Muhtemelen bunu görmezden geleceklerdir.
İnsan ister istemez bu işin altında bir başka nedeninin olup olmadığını düşünüyor. Olası en akılcı neden, iktidarın kesilen ceza paralarının bir kısmına kurumlar vergisi adı altında el koyma isteği geliyor.
Bir tür ölümü gösterip, sıtmaya razı etme yöntemi söz konusu olabilir. Vergi borçlarıyla dernekleri ürkütüp, öncekiler hata idi affedelim, ama bundan sonra proje yaptığınızda içine kurumlar vergisi miktarını da koyun, sonra onu bize verin denilirse hiç şaşmamak gerekir.
Kapanmayan ve seçimlerle artacağı muhtemel bütçe açıkları için her kaynağa göz diken iktidar, şimdi engellilerin eğitimi için ayrılmış bir kaynağa da el uzatmış görünmektedir.
Eğer buna karşı ciddi bir karşı duruş sergilenmezse, eğitim verecek dernek de eğitim alacak engelli de kalmayacak. Çünkü bunlar, bir süre sonra kalkıp, size eğitime katıldığınız için harçlık verdik diyerek, engelli öğrencilere de gelir vergisi borcu çıkarabilirler.
Bu haksız ve hukuki dayanağı tartışmalı vergileri de engellilerin eğitimi için ayrılmış kaynağa el uzatmalarına da sessiz kalınamaz.