AKP hükümeti SSK’ları elden çıkartmaya niyetlenerek işçinin sağlık hakkına yeni bir darbe vurmaya hazırlanıyor. Ocak ayında SSK sağlık kurumları Sağlık Bakanlığına devredilmeye hazırlanıyor. Peki SSK Genel Müdürlüğünden alınacak bu hastanelerin işleyişi nasıl sağlanacak: SSK hastaneleri “özel hastane” haline getirilerek… Yani hükümet 58 yıldır işçilerin ödediği primlerle kurulan ve işletilen SSK hastaneleri işçilere sormadan, haraç mezat […]
AKP hükümeti SSK’ları elden çıkartmaya niyetlenerek işçinin sağlık hakkına yeni bir darbe vurmaya hazırlanıyor. Ocak ayında SSK sağlık kurumları Sağlık Bakanlığına devredilmeye hazırlanıyor. Peki SSK Genel Müdürlüğünden alınacak bu hastanelerin işleyişi nasıl sağlanacak: SSK hastaneleri “özel hastane” haline getirilerek… Yani hükümet 58 yıldır işçilerin ödediği primlerle kurulan ve işletilen SSK hastaneleri işçilere sormadan, haraç mezat elden çıkartmaya kalkışıyor.
Hükümet sözcüleri kendilerine “kimin malını kime satıyorsunuz” diye sorulunca önce “ne münasebet, SSK hastanelerini il sağlık müdürlüklerine devrediyoruz” diyecek, sonra foyası ortaya çıkınca “SSK hastanelerindeki hizmetlerden hiç kimse memnun değil; hizmetin daha iyi verilebilmesi için bu hastaneleri işi bilenlere satmamız lazım” diyecek.
25 yıldır izlediğimiz özelleştirme oyunu, bu kez bir devlet kurumu için değil, biz işçilerden doğrudan kesilen primlerle kurulmuş olan bir kurum olan SSK için uygulanıyor:
Siyasi iktidarlar önce SSK’yı çürüttüler. Bundan 25 yıl önce 5 milyon işçi vardı ve bunların 4 milyonu SSK’lıydı; şimdi 15 milyon işçi var SSK primi kesilen işçi sayısı 5 milyon. Yani 25 yıl içinde SSK’nın kaynakları yok edildi.
Tabii böyle yapılınca SSK hastanelerinde yatırım yapılamaz hale geldi ve hizmet kalitesi de düştü. Bunu bahane eden siyasi iktidarlar, SSK’nın sağlık hizmetleri için yatırıma ayrılması gereken fonları özel hastanelere, laboratuarlara aktarmak üzere düğmeye bastı. Böylece hortumculuğun da en büyük kanalı açılmış oldu. SSK çürümeye ve yağma edilmeye başladı.
Şimdi hükümet, kaynağını kestiği ve yağmaya açtığı SSK sağlık hizmetlerini özelleştirerek kurtaracağını söylüyor. Kendi paramızla kurulan SSK hastanelerinden alacağımız hizmetlere her geçen gün daha fazla para ödeyerek ulaşabileceğimiz bir yoldayız. Tüccar başbakanımız, “eşeği boyayıp sahibine satma” hevesinde.
SSK bizim malımızdır; kimse SSK’yı işçilerden başkasına devredemez! SSK hastanelerini göz boyacılığıyla özelleştirmek düpedüz hırsızlıktır. İşçiler kendi mallarının böyle çalınması karşısında sessiz kalamaz. İşçilerin malını çalmaya çalışanların suratına “Hırsız var!” diye haykırmalıyız.
Siyasi iktidarların 25 yıllık uygulamaları gerçekten de SSK’nın devredilmesi gerektiğini göstermiştir! Ama özel hastanecilere veya sigortacılara değil, işçilere devredilmesi gerektiğini!…
SSK her şeyiyle işçilere devredilmelidir. Sosyal Güvenlik Sisteminin bütün kurumları, tüm denetim yetkileri ile birlikte, pirim ödeyen üyelere ve emeklilere aktarılmalıdır. Hiç kimsenin şüphesi olmasın ki, işçiler SSK’yı kolayca yönetebilir.
SSK’nın en büyük sorunu olan prim kaçaklarını ortadan kaldırabilecek tek güç işçi denetimidir. Böylece SSK’nın yatırımsızlıktan kaynaklanan bütün sorunları giderileceği gibi, devletin vergi kayıplarının önemli bir kısmının da önüne geçilmiş olacaktır. Diğer yandan SSK’daki hizmet sunumuna ilişkin sorunların giderilebilmesi ve yolsuzlukların önüne geçilebilmesi için de demokratik işçi denetimi zorunludur.