Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri, nöbetlerinin 205. gününde bir kez daha “Kayyumluk” binasına sırtlarını döndü. Özgür ve özerk üniversite ideali ile Boğaziçi 300 günü aşkın süredir direniyor. 300 günü aşkın süredir kayyumlara karşı direnen herkesle bugün Güney Meydan’da bir araya gelen üniversite bileşenlerine mezunlar ve aileler de destek verdi
Boğaziçi Üniversitesi’nde kayyum rektör Melih Bulu’nun görevden alınmasının ve yerine Naci İnci’nin atanmasının ardından Boğaziçili akademisyenlerin nöbet eylemleri sürüyor. Özgür ve özerk üniversite ideali ile Boğaziçi 300 günü aşkın süredir direniyor. 300 günü aşkın süredir kayyumlara karşı direnen herkesle bugün Güney Meydan’da bir araya gelen üniversite bileşenlerine mezunlar ve aileler de destek verdi.
Boğaziçi akademisyenleri, bugün (5 Kasım) direnişin 306’ncı, nöbetin 205’inci gününde akademisyenler bir kez daha “Kayyumluk” binasına sırtlarını döndü. Akademisyenler nöbetlerinin 205. gününde de “Kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz” dedi.
5 Kasım 2021 Boğaziçi Üniversitesi Akademisyenleri Nöbeti no.205. Direnişin 44.haftası/306.günü)• November 5th 2021 Bogazici University Faculty Vigil #205/44th week/306th day of the resistance @UniBogazici #KabulEtmiyoruzVazgeçmiyoruz @unibogazici_en #WeDoNotAcceptWeDoNotGiveUp pic.twitter.com/2RqsF1JUgb
— Can Candan (@yunusunbabasi) November 5, 2021
Akademisyenlerin nöbetinde “B.Ü. aileleri” ve “Boğaziçi Nöbeti” imzalı iki pankart da açılırken Boğaziçi Üniversitesi için Mezunlar Girişimi de dövizleriyle alana yürüyerek giriş yaptı.
Hocalarımız, öğrenciler ve mezunlar ile #Direnişte300Gün!
Barışçıl mücadelemizin önünde yer alan tüm akademisyenlere ve öğrencilerimize saygı, sevgi ve minnetle..#MücadeleUmuttur
Boğaziçililer olarak #KabulEtmiyoruzVazgeçmiyoruz pic.twitter.com/t8vT1bO3Nt— BUicinMezunlar (@BUicinMezunlar) November 5, 2021
Akademisyenler “Kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz” yazılı pankart taşıdı. Alanda öncelikle tutuklu bulunan Boğaziçili Ersin Berke Gök’ten gelen mesaj okundu:
Öncelikle 300 gündür direnen ve direnişimize direnişi ile destek gösteren herkesi kutlarım. Bu 300 günde birçok şey yaşadık ve biliyorum ki neler yaşarsak yaşayalım bir 300 gün daha da direniriz. Dostlarım kalbinizde kalbimde yeşermesine izin vermediğim korku ve yılgınlığı hissediyorum. Okula polis girebilir, Kayyumluk nöbet çadırını kurdurmayabilir. Hatta bileşenler birbirlerine düşebilirler. Ama o gün bugün değil. Bugün direnişimizin 300. günü. Bugün ne yapacaksak hep beraber yapmamız gerekiyor. Eğer hepimiz Boğaziçi’ni oluşturuyorsak onu inşa edecekler de hepimiz olmalıyız. Herkesin eşitçe fikirlerini paylaşarak ve elini taşın altına koyarak çok güzel şeyler ürettiği bir 300 gün deneyimledik ve deneyimlemeye de devam ediyoruz. Aslında 300 gündür bu okulu yönetenler ve sürdürenler yine biz bileşenleriz. Bunu Kayyumluğun her saldırısına hak ve özgürlük gasplarına direnerek başardık. Düşünün ki kayyumlar ve zihniyeti gittiğinde neler yaparız. Hep dediğimiz gibi, ya hep beraber ya hiçbirimiz ve başka bir Boğaziçi mümkün. Özlem, sevgi ve dayanışmayla.
Berke'nin bizlere Metris'ten selamı var!
"Ya hep beraber, ya hiç birimiz!"#MücadeleUmuttur #BerkeyePeriteÖzgürlük #Boğaziçi300GündürDireniyor pic.twitter.com/EZL3HWTNbh— Boğaziçi Direnişi (@budirenisi) November 5, 2021
Prof. Dr. Üstün Ergüder Meydanı’nda yapılan nöbette akademisyenler her cuma günü olduğu gibi açıklamalarda bulundu. Açıklamada akademisyenler, “Atanmış rektörlük öğrenci protestolarını bir asayiş sorunu olarak görmeye, çözüm olarak ise güvenlikçi uygulamalardan medet ummaya devam ediyor. Kampüs içindeki en ufak bir ihtilafın çözümünü disiplin soruşturmaları açmakta ya da kolluk güçlerini okula davet etmekte gören rektörlük, bu hafta da üniversitedeki huzuru ve güvenliği bozma, hakaret ve tehdit gerekçesiyle öğrenciler hakkında dosya oluşturup savcılığa şikayet etti. Naci İnci bu şekilde üniversite-içi tüm çözüm kanallarını atlamakta bir beis görmüyor. Öğrencilerin barışçıl protesto haklarını tanımayan bu anlayış, okulumuzun 2 lisans öğrencisinin devam eden tutukluluk hallerinin de sorumlusudur. Gerek eğitim ve öğretim hakkının cezalandırma ve şiddet yoluyla gasbı, gerek yapılan idari usulsüzlükler, gerekse Naci İnci’nin “Ailenin korunması ve kadına karşı şiddetin önlenmesine yönelik kanuna” başvurarak kendisi için öğrencilerimize ilişkin aldırdığı koruma kararı yönetim acizliğinin delilleri, Üniversitemiz yönetilemiyor. Bunun en önemli sebebi akademisyenlerin %95’inin ret oyu almasına rağmen yönetici koltuğunda oturmaya ısrar eden Naci İnci ve ekibidir. Her türlü dayatmaya rağmen demokratik ve özerk üniversite mücadelemizi ilk günkü kararlılığımızla sürdürüyoruz. Üniversitemizin özgür ve eleştirel düşünceye dayalı eğitim ve araştırma standartlarından taviz vermiyoruz. Öğrencilerimizin çoğulcu, eşitlikçi ve katılımcı bir ortamda öğretim görmelerini sağlamaya devam ediyoruz” dedi. Eğitim-Sen Boğaziçi Temsilciliği ayrıca bir açıklama daha yaptı.
https://twitter.com/budirenisi/status/1456631056963096582?s=20
Öğrenciler nöbetin ardından Kayyumluk denilen Rektörlük binası önünde çadır pankartı açtı. 25 Ekim günü öğrencilerin çadırlarına saldıran üniversitenin özel güvenlik birimi bu kez de çadırın çiziminin bulunduğu pankarta saldırdı.
ÖGB kayyumluk önünde açtığımız çadır pankartımıza saldırdı!
Çadırın kendisinden de fikrinden de korkanlara karşı buradayız!
“Direnişimiz biter mi sandın?”#MücadeleUmuttur #BerkeyePeriteÖzgürlük #Boğaziçi300GündürDireniyor pic.twitter.com/2iAvETq3bw— Boğaziçi Direnişi (@budirenisi) November 5, 2021
Sendika.Org