Ankara Üniversitesi öğrencileri, tutuklanan sıra arkadaşları ve YÖK’ün tehditleri karşısında eylem yaptı. Cebeci Kampüsü’nde bir araya gelen öğrenciler, tüm baskılar karşısında mücadelelerine devam edeceklerini söyledi
Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsü öğrencileri, tutuklanan sıra arkadaşlarına, öğrenci boykotlarına destek vererek bir gün iş durduran ve buna karşı ev hapsi ile cezalandırılan Eğitim-Sen’li hocalara ve haksız yere tutuklanan tüm yurttaşlara ses olmak için basın açıklaması yapmak üzere İLEF’te toplandı.
Hala onlarca arkadaşlarının tutuklu olduğunu hatırlatan üniversiteliler, öğrencilerin maruz kaldıkları şiddet, polis baskılarını yeniden aktarırken bir arkadaşlarının da kaldığı yurttan atıldığını aktardı. Üniversiteliler, yurt yönetiminin sıra arkadaşlarına “Emniyetten aldığımız bilgi doğrultusunda artık bu yurtta kalamazsın” dediğini belirtti.
Üniversiteliler YÖK’ün tüm soruşturma tehditlerine ve tüm baskılara rağmen mücadeleye devam edeceklerini vurgulayarak “Gençliğin özerk demokratik ülke demokratik üniversite mücadelesi bu baskılarla sindirilemez!” dedi.
Ankara Üniversitesi öğrencilerinin açıklamasının tamamı ise şu şekilde:
Bugün burada, Cebecili öğrenciler olarak tutuklanan öğrenci arkadaşlarımıza, öğrenci boykotlarına destek vererek bir gün iş durduran ve buna karşı ev hapsiyle cezalandırılan Eğitim-Sen’li hocalarımıza ve haksız yere tutuklanan tüm yurttaşlara ses olmak, onların yalnız olmadığını göstermek için toplandık. Çünkü biz biliyoruz ki arkadaşlarımızın tutsaklığı, hepimizin tutsaklığıdır. Çünkü biz biliyoruz ki AKP ve sermaye düzeni bu saldırıları gençleri, yurttaşları sindirmek ve susturmak için yapıyor. Ancak AKP ve temsilcisi olduğu bu sömürü düzeni net bir şekilde yanılıyor. Bizler bu ülkenin gençleri olarak haklarımızdan, kampüslerimizden ve ülkemizden vazgeçmiyoruz.
Üniversite gençliği olarak ülkemizde seçme ve seçilme hakkı başta olmak üzere yurttaşlık haklarımızın gasp edilmesine karşı kampüslerimizde günlerdir mücadeleyi sürdürüyoruz. Bugün bizimle birlikte mücadeleyi büyüten 67 sıra arkadaşımız, hukuksuz bir şekilde esir tutuldukları için aramızda değiller. Bu süreçte aynı zamanda birçoğumuz anayasal haklarımıza sahip çıktığımız için polis ve özel güvenlik tarafından TOMA’lara, plastik mermiye, biber gazına ve orantısız şiddete maruz kaldık. Sabaha karşı düzenlenen operasyonlarla hukuksuzca göz altına alındık. Gözaltında çıplak arama, ters kelepçe ve cinsel şiddet işkencelerine maruz bırakıldık. Ankara Üniversitesi’nin Öğrenci evlerinde kalan arkadaşımız Rojin yurt yönetimi tarafından “Emniyetten aldığımız bilgi doğrultusunda artık bu yurtta kalamazsın” denilerek geçerli hiçbir neden olmadan yurttan atıldı.
AKP iktidarı, kampüslerde ve sokaklarda memleketi ve geleceği için mücadele eden gençlikten korkuyor. Günlerdir gerçekleşen şiddetin, baskıların, tutuklamaların yegane sebebi budur. Geçtiğimiz günlerde YÖK tarafından yapılan tehdit de yine aynı korkunun bir yansımasıdır.
Öğrencilerin birliğinden rahatsızlık duyan YÖK, boykot çağrısında bulunan ve boykot eden öğrenci, akademisyen ve idari personel hakkında gerekli ‘adli ve idari’ işlemlerin yapılması talimatını verdi.
Biz YÖK’ü çok iyi tanıyoruz: 12 Eylül darbesinin mirası olarak ortaya çıkan bu kurum, kurulduğu günden beri bilim ve aydınlanmanın kaleleri olan üniversitelerimize açık bir saldırıyı sürdürmüş, gençlik tarafından sahiplenilen ilerici birikimi tasfiye etmeye çalışmıştır.
Ancak gençlik YÖK’ün tehditleriyle, polis şiddetiyle, gözaltılarla, tutuklamalarla ve baskılarla yılmayacağını birçok üniversiteden örgütlemiş olduğumuz eylemle bir kez daha göstermiştir. Gençliğin özerk demokratik ülke demokratik üniversite mücadelesi bu baskılarla sindirilemez.
Bizler bugün, bir kez daha ilan ediyoruz:
Tutsak tutulan tüm sıra arkadaşlarımızı, hocalarımızı ve yurttaşlarımızı geri alacağız!
Üniversitelerimizi YÖK’ün, iktidarın ve sermaye düzeninin faşist saldırılarına karşı savunacak; memleketimizi eşit, özgür ve aydınlık yarınlara taşıyacağız!
Sendika.Org