DİSK’in “Atölyede, fabrikada, şantiyede, belediyede, hastanede, okulda, ofiste, tarlada, plazada, evde, sokakta yaşamı durdurmak için kadınlar grevde” çağrısıyla 7 Mart Kadın Grevi kapsamında başta İstanbul, Ankara ve İzmir olmak üzere DİSK Kadın Komisyonu meydanlardaydı
DİSK Kadın Komisyonu’nun “Kadın emeğinin sömürüsüne, güvencesiz çalışmaya, düşük ücretlere, toplumsal cinsiyet eşitsizliğine, tacize, şiddete, mobbinge karşı 7 Mart 2025 Cuma günü grevdeyiz!” çağrısıyla bugün Türkiye’nin dört bir yanında eylemler düzenlendi.
İstanbul
DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu yaptığı konuşmada “Biz emekçi kadınlar emeği görünmeyen kadınlar olarak yüz yıllardır yaşadığımız eşitsizliklere, adaletsizliklere isyan ediyoruz. Biz kadınlar, kadınların işsiz bırakılmasına, işten çıkarmalara, bizi işsiz güçsüz yoksul bırakmalarına isyan ediyoruz. Aynı işi yaptığımız erkeklerden daha düşük ücret almaya isyan ediyoruz, kayıtdışı çalıştırılmaya isyan ediyoruz” diyerek söze başladı.
Dün Resmi Gazete’de işyerinde psikolojik şiddete, mobbinge dair yayımlanan dair Cumhurbaşkanlığı genelgesine dair konuşan Çerkezoğlu, “Dar kapsamlı genelgeler değil, kadına yönelik şiddeti evde, iş yerinde, sokakta tümüyle ortadan kaldıracak gerçek önlemler alınmasını istiyoruz. İstanbul Sözleşmesi yeniden kabul edilmeli, 6284 etkin uygulanmalıdır. Genelge değil iş yerlerinde şiddeti tüm boyutlarıyla tarif eden ve iş yerindeki şiddetin bir parçası olarak ev içi şiddeti de gören ILO’nun 190 sayılı sözleşmesinin onaylanmasını istiyoruz. Göstermelik genelgeler değil uluslararası sözleşmelerin imzalanıp gereğinin yapılmasını istiyoruz” dedi.
Kadınların hayatın her alanında eşitsizlik ve ayrımcılığa uğradığı ifade edilen basın açıklamasında, “Kadın cinayetleri artıyor, hayat pahalılığı ve kadın yoksulluğu durdurulamaz seviyelere çıkıyor. Kadın işsziliği katlanıyor. Siyasal iktidar 20252i aile yılı ilan ederek emeğimizi karşılıksız bırakacak, bizi eve hapsedecek, şiddete açık hale getirecek politikalardan vazgeçmiyor. Bizler de kadına yönelik şiddete karşı cezasızlık politikalarına, eşitsizliklere karşı mücadeleden vazgeçmeyeceğiz. Biz kadınlar 8 Mart’a giderken hayat pahalılığına, düşük ücretlere, güvencesiz istihdam politikalarına ve ayrımcılığa karşı sesimizi yükseltiyoruz. Yaptığımız işi bıraktığımız gibi yıkadığımız bulaşığı bıraktık” denildi.
Yapılan açıklamada şu talepler sıralandı:
- ILO 190 imzalansın
- Kadınların üzerinden bakım yükünü alacak kamusal sosyal politikalar hayata geçirilsin
- Anne desteği değil, ebeveyn desteği
- Gebelik izni değil, ebeveyn izni
- Doğum teşviki değil, nitelikli, kamusal, ücretsiz kreş
- Düzenli ve güvenceli istihdam
- İstanbul Sözleşmesi’nin imzalanması, 6264’ün etkin uygulanması
- Toplumsal cinsiyet temelli suçlarda cezasızlık uygulamalarından vazgeçilmesi
- Nafaka hakkının gaspına yönelik tartışmalara son verilmeli
- Çalışma hayatında kadına yönelik ayrımcılıklar terk edilmeli
- Esnek çalışma biçimleri yerine tam zamanlı ve güvenceli istihdam
7 Mart’ta Kadınlar Meydanlarda #KadınlarGrevde https://t.co/ULTnuars8Q
— DİSK (@diskinsesi) March 7, 2025
Ankara
Sakarya Caddesi’nde (Çankaya Belediyesi arkası) bir araya gelenler ortak basın açıklamasını okudu.
📍Ankara’da #KadınlarGrevde pic.twitter.com/A6QIPljFCb
— DİSK (@diskinsesi) March 7, 2025
İzmir
DİSK’in 7 Mart grev çağrısıyla Konak Pier önünde buluşan kadınlar “Direne direne kazanacağız”, “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz”, “Kadın cinayetleri politiktir” sloganları ile Konak Eski Sümerbank önüne yürüdü. Basın metnini kadınlar adına Genel-İş 9 No’lu Şube Kadın Komisyonu Başkanı Seven Şen tüm eylemlerde okunan ortak basın açıklamasını okudu.
Kadınların hayat pahalılığına, düşük ücretlere, güvencesiz istihdam politikalarına ve ayrımcılığa karşı sesini yükselttiğini söyleyen Şen, “Hem çalışma hayatında hem de görünmeyen ev içi emeğimizdeki eşitsizliklere, güvencesizliğe, baskılara, şiddet ve tacize karşı birlikte yan yana duruyoruz” dedi.
Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin çalışma hayatında da sürdüğünü belirten Şen, “DİSK olarak yaklaşık 4 yıldır gelirde, vergide, ülkede adalet mücadelemiz devam ederken bir kez daha gördük ki sadece kadın olduğumuz için erkeklerle eşdeğer işleri yapmamıza karşılık daha düşük ücret alıyoruz. Çalışma hayatında cinsiyet, ırk, ücret ve inanç ayrımcılığına karşı alandayız. Eşit işe eşit ücret istiyoruz” ifadelerini kullandı.
İş yerlerinde güvende olmak için ILO 190’ın onaylanması gerektiğini vurgulayan Şen, “Şiddetle ve tacizle mücadele etmek, eşitlikçi ve şiddetten arınmış çalışma hayatı oluşturmak için mücadelesini yürüttüğümüz ILO’nun 190 sayılı Sözleşmesi hâlâ onaylanmadı. Her alanda şiddet ve tacizi önlemekle yükümlü olan hükümet iş yerlerimizde güvende olmamız için derhal ILO 190’ı onaylanmalıdır. Şiddetsiz ve tacizsiz iş yerleri istiyoruz” diye konuştu.
Aile Yılı adı altında kadınların sadece aileyle sınırlandırılmasını kabul etmediklerini belirten Şen, “Asgari ücret dahi hâlâ tek kişi üzerinden belirlenirken, kadın yoksulluğu ve işsizliği katmerlenerek artarken iktidarın bu yılı Aile Yılı ilan etmesinin altında yatan sebeplerin neler olduğunu biliyoruz. Biz kadınları bir kez daha eve hapsetmek, ucuz işgücü olarak kullanmak, esnek ve güvencesiz çalıştırmak ve bakım yükünü bir kez daha kadınların üzerine yığmak. Kadınların yalnızca aile içinde tanımlanması ve sınırlandırılmasını kabul etmiyoruz” dedi. Şen, görünmeyen emekleri içinde mücadele ettiklerini ekledi.
Açıklamanın ardından çekilen halaylarla eylem sona erdi.
📍İzmir’de #KadınlarGrevde pic.twitter.com/PoBB8UsNzp
— DİSK (@diskinsesi) March 7, 2025
Bursa
Bursa’da DİSK üyesi kadınlar Nilüfer Belediyesi Halk Evi önünde bir araya gelerek eylem düzenledi. Yapılan ortak açıklamayı Fatmanur Kır okudu. Kır, “Toplumsal cinsiyet eşitsizliği, kadın cinayetleri, hayat pahalılığı ve kadın yoksulluğu durdurulamaz seviyelere çıkıyor, kadın işsizliği katlanıyor artıyor. 2025 yılında asgari ücreti hâlâ tek kişi üzerinden hesaplayan siyasal iktidar bu yılı “aile yılı” ilan ederek bir kez daha emeğimizi karşılıksız bırakacak, bizi eve hapsedecek, yoksul bırakacak, şiddete açık hale getirecek politikalara olan ısrarından vazgeçmedi. Kadına yönelik şiddete karşı cezasızlık politikalarına, eşitsizliklere ve ayrımcılıklara karşı mücadele etmekten vazgeçmeyeceğimizi buradan bir kez daha ilan ediyoruz” dedi.
Eşit işe eşit ücret, kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddete karşı mücadele, İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanması, ILO’nun 190 sayılı Sözleşmesi’nin onaylanması ve bakım yükünü kadınların üzerinden alacak kamusal sosyal politikaların hayata geçirilmesi için mücadeleyi yükselttiklerini ifade eden Kır, “Biz kadınlar, 8 Mart’a giderken hayat pahalılığına, düşük ücretlere, güvencesiz istihdam politikalarına karşı itiraz sesimizi yükseltiyoruz. Hem çalışma hayatında hem de görünmeyen ev içi emeğimizdeki eşitsizliklere, güvencesizliğe, baskılara, şiddet ve tacize karşı birlikte duruyoruz. Haklarımızı savunuyor, eşitlik, özgürlük ve adalet için sesimizi yükseltiyoruz! Kazanılmış haklarımıza saldıranlara karşı eşitlik, özgürlük ve adalet taleplerimizle yaşamı durduruyoruz” dedi.
📍Bursa’da #KadınlarGrevde pic.twitter.com/zUf4ENGy3T
— DİSK (@diskinsesi) March 7, 2025
Diyarbakır
📍Diyarbakır Dicle Üniversitesi Hastanesi’nde çalışan DİSK’li kadınlardan çağrı:
👭Tut elimden örgütlen!#KadınlarGrevde pic.twitter.com/0RY1A8oC2U
— DİSK (@diskinsesi) March 7, 2025
📍Diyarbakır’da #KadınlarGrevde pic.twitter.com/Db3p7lNWYG
— DİSK (@diskinsesi) March 7, 2025
Eskişehir
📍Eskişehir’de DİSK’li kadınlardan çağrı:
👭Tut elimden örgütlen!#KadınlarGrevde pic.twitter.com/F31xjFbrfh— DİSK (@diskinsesi) March 7, 2025
Sendika.Org