TİP milletvekili Can Atalay’ın serbest bırakılması talebiyle 8 Haziran tarihinde açıklama yapan avukatlar hakkında soruşturma başlatılmıştı. Soruşturma hakkında takipsizlik kararı verildi
TİP milletvekili Can Atalay’ın hâlâ hukuksuz şekilde serbest bırakılmamasına Ankara’da tepki göstermek isteyen hukuk örgütlerine polis saldırmıştı.
CAN ATALAY’IN SERBEST KALMASI TALEBIYLE ANKARA’DA AÇIKLAMA YAPAN AVUKATLARA POLİS SALDIRISI
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 8 Haziran 2023’te yapılan açıklama ardından 13 avukat hakkında “kamu görevlisine hakaret “, “kamu görevlisine tehdit” ve “2911 sayılı kanuna muhalefet” iddialarıyla soruşturma başlatmıştı.
CAN ATALAY’IN SERBEST KALMASI TALEBİYLE ANKARA’DA AÇIKLAMA YAPAN AVUKATLARA SORUŞTURMA
13 avukat hakkında başlatılan soruşturmada takipsizlik kararı verildi.
Gerekçede, olayın bir gösteri yürüyüşü ve basın açıklaması şeklinde oluşup gelişen kamuoyu ve medyanın ilgisini çekmek gayretli eylem niteliğinde olduğu belirtilirken barışçıl toplanma hakkının sadece belirli bir noktada bir araya gelinmesi olmadığını aynı zamanda yürüyüşleri de kapsadığı ifade edildi.
Kararda Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Hakkındaki kanunun ilgili maddelerindeki unsurların oluşmadığı da aktarılırken AİHS’nin ilgili maddelerinde belirlenen herkesin görüşlerini ve anlatım özgürlüğü ve asayişi bozmayan toplantılar yapma haklarına sahipliğinin demokratik bir toplumun zorunlu temellerinden biri olduğu ifade edildi.
AİHM’nin bu hakkın ifade özgürlüğünün özel bir biçimi olduğu da ifade edilirken, kararın ilgili kısmı şu şekilde devam etti:
Siyasi partiler. sendikalar ile diğer çıkar gruplarının oluşumunda ve işleyişlerinde ve çoğulcu demokrasinin gelişmesinde son derece önemli olan farklı fikirlerin ortaya çıkması ve yayılması imkanları güvence altına aldığı, bu hak sayesinde vatandaşların ülkeyi yönetenler ve bunların belirledikleri politikalar üzerinde belirli ölçülerde etki etme imkanı bulduklarını ve bu hakkın temel haklardan olduğunu (Ezelin/Fransa 1991, Galstyan/Ermenistan 2007- Friedl/Avusturya 1992) davalarında belirlediği, tıpkı ifade özgürlüğünde olduğu gibi toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkında da sadece toplumun geneli tarafından savunulan ve kabul gören düşünce ve fikirlerin değil toplumun genelini rahatsız edebilecek, endişelendirebilecek, özellikle azınlıkta kalan fikirlerin savunma amacıyla da toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenlenebileceğini garanti altına aldığı, soruşturmaya konu olayın bu kapsamda olduğu sebebiyle kavuşturma yapılmasına yer olmadığına..
Adalet İçin Hukukçular, ÇHD Ankara Şube, Demokrasi İçin Hukukçular, Hukukçu Dayanışması, ÖHD Ankara Şube ve Toplumsal Hukuk’un çağrısıyla Ankara Adliyesi önünde bir araya gelen avukatlara polis başsavcıdan izin almaları gerektiğini, böyle bir iznin olmadığını söyledi. Avukatlar açıklama yapmakta diretince polis eyleme saldırdı.
Can Atalay’ın serbest kalması talebiyle Ankara’da açıklama yapan avukatlara polis saldırısıhttps://t.co/KbpBYYdNXJ pic.twitter.com/d9Wrnra43k
— sendika.org (@sendika_org) June 8, 2023
Adliye kapısındaki saldırının ardından avukatlar Ankara Barosu’nun adliyedeki odası önünde yeniden buluştu. Engellenmek istenen açıklama burada yapıldı. Atalay’ın tahliyesinin hukuken zorunlu olduğunu vurgulayan avukatlar ilgili hukuki zemini ve emsal kararları hatırlatarak şunları söyledi:
Halihazırda milletvekili olarak seçilmiş olan Can Atalay, seçmenlerinin iradesini parlamentoda temsil etmek, yasama faaliyeti içerisinde yer almak ve deprem bölgesinde olan Hatay için çalışmalarına başlamak üzere derhal serbest bırakılmalıdır.
Sendika.Org