Edirne Kadın Platformu’nun çağrısıyla Saraçlar Caddesi’nde bulunan PTT önünde bir araya gelenler katledilen kadınlar için eylem düzenledi. Eylemde okunan basın açıklamasının ardından katledilen genç kadınlar İkbal Uzuner ve Ayşenur Halil nezdinde katledilen tüm kadınlar için üniversiteliler Cuma Pazarının kurulduğu yere doğru sloganlarla yürüyerek eylemi sonlandırdı
Edirne’de Saraçlar Caddesi’nde bulunan PTT önünde Edirne Kadın Platformu’nun çağrısıyla bir araya gelenler İkbal Uzuner ve Ayşenur Halil nezdinde katledilen kadınlar için eylem yaptı.
Eylemde bir basın açıklaması okundu. Üniversiteli kadınlar açıklamadan sonra Cuma Pazarının kurulduğu yere doğru “Katledilen kadınlar isyanımızdır” sloganıyla yürüdü.
Açıklamada sık sık “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz”, “Bir kişi daha eksilmeyeceğiz”, “Kadınlar birlikte, birlikte güçlü”, “Yaşasın kadın dayanışması”, “Kadın cinayetleri politiktir” sloganları atıldı. Açıklamanın tamamı şöyle:
4 Ekim Cuma günü katil Semih Çelik, İstanbul Fatih’te İkbal Uzuner ve Ayşenur Halil’i vahşice katletti. Katleden failin sorumlusu erkek devlet ve politikalarıdır!
Bizler çok iyi biliyoruz ki; erkek devlet, cezasızlık ve kadın düşmanı politikalar her geçen gün bir kadının öldürülmesinin sebebidir. Caydırıcı yasaların uygulanmayışı, ataerkiyi pekiştiren ve suça teşvik eden şeyin ta kendisidir! Fail aklamaktır!
İkbal, fail Semih Çelik’e 1 yıldır uzaklaştırma kararı çıkarmaya çalışılıyordu. Uzaklaştırma kararı çıkarmanın dahi bir kadın için bu kadar zorlaştırılırması, yaşam mücadelesidir. Yaşam hakkımız için mücadele etmek zorunda bırakılıyoruz! Yasalar kadının değil, patriarkanın yanında, erkek devlet ise patriarkanın ta kendisi!
Özgecan Aslan’ın, Narin Güran’ın, Burcu Demir’in, Münevver Karabulut’un katillerini koruyanlar, bugün İkbal ve Ayşenur’un katledilmesinin asıl suçlularıdır!
Kadınların öldürülmesine, her geçen gün yaşam mücadelesi vermesine ve korkuyla yaşamasına sebep olan fail aklayıcı politikalarla ataerkiyi güçlendiren erkek devlete inat, katledilen her kadının, ölüm korkusuyla yaşayan tüm kadınlar için hesap soracağız!
İstanbul Sözleşmesi’nden gece vakti karga tulumba çekilen, kadınların güvenliğini sağlayacak kanunları ilga eden siyasal iktidar, tüm bu katliamların azmettiricisidir, sorumlusudur!
Kadınlar her gün evde, işte, sokakta, erkek şiddetine maruz kalmakta ya da şiddet tehdidi altında ölümle burun buruna yaşamlarını sürdürmektedir. Kadınlar her gün erkekler tarafından katledilirken; kadın düşmanı politikaların sürdürücüsü olmaya devam eden iktidar, failleri koruyan, cezasızlık politikalarında ısrar eden erkek yargı katliamların suç ortağıdır!
Yılmadan ve bıkmadan yıllardır söylediğimizi buradan bir kez daha ifade ediyoruz; “Kadına yönelik şiddet münferit değil, politiktir.” Biz kadınlar yaşadığımız her türlü erkek-devlet şiddetinin karşısında birlikte mücadele ederek ve birbirimizle dayanışarak kazanacağımızı biliyoruz.
İstanbul Sözleşmesi’nin yeniden yürürlüğe girmesi, 6284 sayılı Yasa’nın etkin bir şekilde uygulanması ve kadın cinayetlerinin son bulması için mücadelemizi büyüterek sürdüreceğiz!
İsyanımızla, failleri aklayan politikalara karşı mücadeleye devam edeceğiz, katillerden hesap soracağız!
Sendika.Org