“AKP’nin gündemi değiştirmekteki başarısı ortada ancak böyle ayrımcı yasalar ve politikalar “gündemi değiştirmek” gayesiyle yapılmaz kanaatindeyim. AKP’nin gündeminin kendisi bu; yoksulluk ve ayrımcı politikaların sonucu birbirini besliyor, zenginlerin cebi doluyor”
“Katliam yasası ile ne hedefleniyor? Mücadele nasıl ilerleyecek?” dosyamız kapsamında sıradaki söyleşimiz hayvan hakları savunucusu Aslı Alpar ile.
Alpar, iktidarın bu yasayla hedefinin “gündem değiştirmek” olduğu yönündeki iddialara karşı çıkıyor ve “AKP’nin gündeminin kendisi bu; yoksulluk ve ayrımcı politikaların sonucu birbirini besliyor” diyor. Alpar, farklı mücadele alanları arasındaki etkileşim ve dayanışma eksikliğine işaret ederek “Bütünleşik bir mücadele anlayışımızın olmaması en zayıf noktamız” diyor.
Sokak köpekleri neden iktidarın hedefi oldu, iktidar bu kanunla ne hedefliyor?
Buna dair en yaygın kanı AKP’nin 31 Mart yerel seçimlerinde tabanını kaybettiği korkusu ve bu korkuyla muhalif yerel yönetimleri köşeye sıkıştıracak bir taktik olarak bu yasayı çıkarması. Bir diğer sav sokak hayvanlarının öldürülmesi için kullanılacak ilaçlardan elde edilecek ranttan iktidarın payını alması, bu kanıtlanmaya muhtaç bir iddia. Diğer yandan tahmin ettiğimiz toplumu kutuplaştıracak ve şiddet normalleştirecek bu yasanın politik bir tercih olarak çıkarıldığı. Bu saydıklarımızın hepsi de olabilir, başka sebepler de olabilir, öngöremediğimiz ya da bilemediğimiz. Burada ifade etmek istediğim bir tek şu var, “gündemi değiştirmek” bu sebeplerden biri değil.
Ne zaman kadın, LGBTİ+ hakları, hayvan haklarına dair iktidarın bir politikasını tartışsak “Millet aç, iktidar gündemi değiştirmek istiyor” iddiasını okuyor, duyuyoruz. AKP’nin gündemi değiştirmekteki başarısı ortada ancak böyle ayrımcı yasalar ve politikalar “gündemi değiştirmek” gayesiyle yapılmaz kanaatindeyim. AKP’nin gündeminin kendisi bu; yoksulluk ve ayrımcı politikaların sonucu birbirini besliyor, zenginlerin cebi doluyor.
Son olarak, sokakta yaşayan hayvanlara dair son bir yıldır çok ciddi bir nefret politikası üretildi bizzat iktidar yetkilileri, yandaş medya ve onun trol çeteleri tarafından. Sırf bu çabaya dahi baktığımız katliam yasasının basit bir gündem değiştirme olamayacağı ortada. Bu yasa son derece planlı bir nefret söyleminin sonucu…
Kanunun hazırlık süresince gelişen muhalefete ve eylemlerin örgütlenme sürecine dair ne söylersiniz? Bu süreçte hangi adımların hareketi daha güçlü kıldığını, hareketin hangi açılardan zayıf kaldığını düşünüyorsunuz?
Bütünleşik bir mücadele anlayışımızın olmaması en zayıf noktamız sanırım. Yoksullukla köpek düşmanlığının, transfobiyle işsizliğin aynı yerden üretildiğini görüp buna karşı topyekûn bir mücadele örgütleyemiyoruz. Bu da bizim büyük çaresizliğimiz sanırım.
Güçlü taraflarından biri olduğunu düşündüğüm hayvansever ve hayvan hakları savunucularının çeşitliliği. Toplumun her kesiminden insan mücadelenin içinde. Bu durum hareketi güçlü kılması gereken bir nokta gibi görünse de AKP’nin yirmi yılı aşan ayrıştırıcı politikaları nedeniyle alanda kitleselliği ve söylemsel birliği sağlamak konusunda bir handikap oldu, ne yazık ki… İktidar bizden iyi çalışıyor…
Sürece dönüp baktığınızda olumlu veya olumsuz hangi dersleri çıkarabiliriz?
2019’daki Hayvan Hakları Meclis Araştırma Komisyonu iyi bir fırsattı. Yerel yönetimler aradaki bu beş yılı yasayı uygulamak için kullansaydı ya da denetleyecek kamu kurumları işini yapsaydı bugün katliam yasasıyla mücadele etmek, onu geri çektirmek için insanüstü bir çaba sarf etmemize gerek kalmayacaktı.
Kendimce çıkardığım bir ders, böyle fırsatlar karşımıza çıktığında daha güçlü örgütlenmelerle yasanın takipçisi olmak gerektiği. Bir diğer ders de yine bütünleşik mücadeledeki eksiğimiz üzerine…
Yaşam savunucuları bundan sonraki süreçte ne hedeflemeli, mücadeleyi hangi araçlarla, nasıl sürdürmeli?
Hem hayvanların hem bireysel olarak bizlerin hem de toplumun bu şiddet döngüsünden çıkması için bir şansımız var o da yasanın geri çekilmesi. Meclis açılana kadar bu yasanın geri çekilmesi için dur durak bilmeden mücadele etmeli; bu yasayı, barınakları ve ötanazi denen katliamın ipliğini pazara çıkarmak zorundayız. Bunun için her araç bizim bebeklerimiz, sosyal medyasından gelenekseline, mahalle mücadelesinden bulunduğumuz her alanda mücadeleye devam etmek zorundayız.
Muhalif vekilleri Meclis açıldığında yasanın geri çekilmesi için çalışmaya zorlamak, yerel yönetimlerle bire bir ilişki kurarak hayvanların katledilmesini engellemek…
Bu mücadelede hayvan kurtarmacıdan[1] hak savunucusuna, köpekler için video çekenden konuşma yapanına, alanı terk etmeyenden politika geliştirenine, özetle herkesin emeği çok kıymetli. Bu yasa geri çekilecek, devam!
[1] Sokakta yaşayan hayvanların hasta olduğu, bir yerde mahsur kaldığı gibi durumlarda gönüllü şekilde bulunduğu alandan alıp tedavi ettiren ya da özgürlüğüne kavuşturan kişiler.