Kılıçdaroğlu'nun başörtüsünü kanuni güvenceye kavuşturma teklifinin ardından konuşan Tayyip Erdoğan el yükseltti. AKP grup toplantısında konuşan Erdoğan, Kılıçdaroğlu'na "Çözümü yasa değil, anayasa düzeyinde sağlayalım!" dedi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun başörtüsünü kanuni güvenceye kavuşturma teklifinin ardından konuşan Tayyip Erdoğan el yükseltti.
AKP grup toplantısında konuşan Erdoğan, Kılıçdaroğlu’na “Çözümü yasa değil, anayasa düzeyinde sağlayalım!” dedi.
Erdoğan’ın konuşmasının ilgili bölümleri:
- Birilerinin buram buram sinsilik kokan oyunlar peşinde olduğunu görüyoruz. Önceki akşam geç saatlerde CHP Genel Başkanı, bizim ömrümüzü verdiğimiz mücadele neticesinde adım adım çözdüğümüz başörtüsü meselesiyle ilgili günah çıkartıyor, güya yeni bir teklif getiriyor. Gerçi dün açıkladıkları kanun teklifiyle önceki akşam atıp tuttukları arasında dağlar kadar fark var. Ama yine de biz söz üzerinden gidelim. Doğrusu bu zatın niye böyle bir teklifle ortaya çıktığını anlamakta zorlandık. Çünkü biz bir dönem zulüm düzeyine çıkan bu konuyu her alanda ülke gündeminden çıkardık. Ülkemizde şu anda kamuda veya özel sektörde çalışan hiçbir hanım kardeşlerimizle ilgili böyle bir mesele yok
- Yahu Kemal, doğru ol be. Birkaç tane başörtülü hanıma rozet takmakla bu işi çözdüğünü mü zannediyorsunuz? Dürüst ol dürüst. Adam gibi dürüst ol. İstismar siyaseti yaparak milletin karşısına çıkma. Artık yaşanmayan bir sorunla ilgili gece yarısı çıkıp kanuni teklif etmesindeki riyakarlığı görüyoruz da başka ne hesap var onu da değerlendirmemiz lazım.
- Bu ülkede başörtüsünü örten niye örtüyor, rabbimin emri olduğu için örtüyor. Bu seni niye rahatsız ediyor.
- Bir kez daha altını çizmek istiyorum bugün Türkiye’nin gündeminde başörtüsü diye bir mesele verdiğimiz mücadele ve yaptığımız mücadeleler sayesinde hamdolsun artık kalmamıştır. Geçmişte bu ülkede başörtüsü diye utanç verici mesele kaldıysa bunun tek müsebbibi CHP zihniyetidir, CHP faşizmidir. İşin esasına genelde kılık kıyafet ve özelde de başörtüsü meselesi ne yasa ne Anayasa konusu olmaması gereken tabii bir haktır.
- Kılıçdaroğlu, benim kızlarım bunun mağduriyetini çekti. Ben kızlarımdan bir tanesini İstanbul’da, imam hatipte okutamamıştım. Türkiye’nin bir başka iline göndermek suretiyle kızım imam hatibi tamamladı.
- Kürt meselesi diye ülkemize giydirilmeye çalışılan deli gömleğinden onlara rağmen kurtulduk. Bizim böyle bir meselemiz yok ki, benim kabinemde iki tane Kürt arkadaşım var.
- Önümüzdeki Cuma günü Alevi kardeşlerimizi ülkemizden koparma çabalarını onlara rağmen akamete uğratıyoruz.
- Kılıçdaroğlu’nun son adımını taktik bir adım olarak görüyorum.
- Madem bu konuyu kendisi gündeme getirdi. Öyleyse biz daha öte bir teklifle mukabele edelim. Eğer dürüstse, bu zat gençlerimizin en büyük hassasiyetleri olan özgürlük alanlarından biri olan bu meselenin arkasındaysa gelin çözümü yasa değil Anayasa düzeyinde sağlayalım.
- Aile kurumumuzu güçlendirerek, geleceğe güvenle bakmamızı sağlayacak ilave değişiklikler de yapalım, tabii bizim hayalimiz olan ülkemizi yeni sivil, özgürlükçü bir anayasaya kavuşturma hedefimiz bakidir, 2023’ten sonra böyle bir anayasayı konuşacağımız iklime kavuşacağız.
Ne olmuştu?
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Pazartesi akşamı “kadınların giyim kuşamını, siyasetin tekelinden çıkartmak” amacıyla bir kanun teklifi vereceklerini açıklamıştı. Üç maddeden oluşan teklif şu şekilde:
- Kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilen ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile üst kuruluşlarına bağlı olarak bir mesleği icra eden kadınlar, yürüttükleri mesleğin icrası kapsamında giyilmesi gerekli cübbe, önlük, üniforma vb. dışında kıyafet giymek ya da giymemek gibi temel hak ve özgürlükleri ihlal edecek biçimde herhangi bir zorlamaya tabi tutulamaz.
- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
- Bu Kanun hükümlerini Cumhurbaşkanı yürütür.
İlgili haber:
Sendika.Org