Muğla’nın Bodrum ilçesindeki Cennet Koyu’na turistik tesis yapmayı planlayan Cengiz Holding’e Bodrumlular tepki gösterdi
Fotoğraf: Kenttv.net
Muğla’nın Bodrum ilçesine bağlı Gölköy Mahallesi’ndeki Cennet Koyu’nda yer alan 678 bin metrekarelik alana Cengiz Holding tarafından turistik tesis ve rezidans yapılması planlanıyor.
Bölgenin ranta açılmasını istemeyen Bodrumlular ise bugün yaptıkları eylemde Cengiz Holding’e tepki gösterdi. Muğla Çevre Platformu’nun (MUÇEP) çağrısıyla düzenlenen eylemde bir araya gelen yurttaşlar, “Yaşam alanlarımız müştereklerimizdir”, “Cennet koyumuzda yağmacı istemiyoruz” sloganlarını attılar.
Eylemde turizm adı altında yapılan sözde yatırımlarla, çeşitli madencilik faaliyetleriyle ve meydana gelen yangınlarla canlıların yaşam alanlarının gittikçe daraldığı belirtilirken Cennet Koyu’nun canlılar için son sığınaklardan biri olduğu ifade edildi.
MUÇEP sözcüsü Umay Karabaş’ın okuduğu basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
“Bodrum’un işgal altında, gasp edilmiş, peşkeş çekilmiş kilometrelerce kıyısından bizlere ve doğal yaşamına kalmış ufacık alanlarından birisinde, Cennet Koy’dayız. Bu koya komşu yarımadalardan son doğal, tarihsel, kültürel değerlerini koruyan yarımada olan Gökburun’da özellikle son yirmi yıldır aşina olduğumuz, aşina olmakla kalmayıp karşısında mücadele ettiğimiz bir tavır ve yaklaşım ile yok edilmek üzere. Bunun adı tam olarak “üç günlük rant peşinde koşmak, hiç doymamak”.
Çeşitli kanallardan bu alanla ilgili dava kararları, iptaller ve itirazlar hakkında haberleri neredeyse hepimiz okuduk, izledik, paylaştık, duyurduk. Şehir planlarından, koruma statülerinden, sit durumlarından pek çok haberde ve demeçte bahsedildi. Daha da bahsedilecek ve biz de anlatmaya devam edeceğiz.
Şu an bulunduğumuz koy ve hemen arkamızdaki Gökburun yarımadası, doğal karakterini koruması nedeniyle, az ötedeki Akdeniz Gölü sulak alanının canlıları için de hayati önemde. Örneğin o sulak alanda yıllar içinde gözlem kaydı bulunan altmışın üzerinde kuş türünü buralarda beslenirken, yuva yaparken, yavrularını büyütürken görmek mümkün.
Ekolojik dengeler dışında bölgenin Bodrum’un tarihsel ve kültürel mirası açısından da önem arz ettiği ifade edilen eylemde son olarak şunlar söylendi:
Burada gerek yüzey araştırması gerekse daha derinleşen çalışmalar yapan arkeologlar, örneğin Küdür’den hiçbir farkının olmadığını, aynı hassasiyet ile korunması gerektiğini belirtiyor. Peki biz bunları anlatmak zorunda mıyız? Karar vericiler bunları bilmiyor mu? Elbette biliyor. Ama planlar her nedense pek koruma öncelikli yapılmıyor. Bugün Gökburun’un sesini duyurmaya uğraşırken yarın Kissebükü Adalıyalı’nın, Torba’dan Yalıçiftlik’e turizm yatırımcıları için satışa çıkarılan 18 milyon metrekarelik orman arazisinin, Ortakent’in feryadı için de uğraşacağız. 2015 yılında Çamlıhemşin’de ‘yeşil yol’ projesinin önünde dimdik duran Havva teyzenin sözüyle bitirmek isteriz, “biz halkız ve buradayız”. Onlar vekil biz asılız, onlar gidici biz kalıcıyız!
#CennetKoyunaDokunma@gumusluk_forumu pic.twitter.com/UjH73EqLeo
— ferin batman (@diyetisyenferin) July 19, 2022
İlgili haber:
Sendika.Org