Avukatlar, Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nin önünde 102’nci Adalet Nöbeti tuttu
Avukatlar, Aysel Tuğluk ve tüm hasta tutuklular için AİHM kararlarının uygulanmasını talep ederek Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi önünde adalet nöbetindeydi.
İlk olarak Adliyede toplanan avukatlar, buradan alkışlarla adliyenin önüne yürüdü. Avukatlar daha sonra Adliye önünde, “Aysel Tuğluk serbesti bırakılsın”, “Herkes için adalet nöbeti” ve “Aysel Tuğluk ve tüm hasta mahpuslar için geç olmadan adalet” yazılı pankartlar açtı.
İlk olarak söz alan avukat Mebuse Tekay, Aysel Tuğluk ve haksız, hukuksuz, kuralsız bir şekilde cezaevinde tutulan tüm hasta tutsakların serbest bırakılmasını talep etmek, uyulmayan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde (AİHM) kararlarının ısrarla takipçisi olacaklarını belirtmek için bir araya geldiklerini ifade etti. Kaygılı ve kuşkulu olduklarına değinen Mebuse Tekay, “Çıplak gözle bile avukatlar olarak hastalığının derecesini anlayabildiğimiz hasta tutukluların ve hükümlülerin serbest bırakılmasına karar vermeyen hekimler ve AİHM kararlarını uygulamayan hakimler, bağımsız ve tarafsız karar vermek zorunda. Bugün görüyoruz ki hekimler ve hakimler, aldıkları talimatla davranıyorlar ve bunların ikisi de suç oluşturuyor. Aysel Tuğluk’un üyesi olduğu İstanbul Barosu’nun hiçbir şey yapmamış olmasını asla unutmayacaklarının mesajını veren Mebuse Tekay, “Bunun hafızamıza ve vicdanımıza yazdık, bunun mutlaka bir karşılığı olacaktır” dedi.
Sonrasında söz alan TTB Merkez Konseyi Başkanı ve Adli Tıp Uzmanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı da konuşmasına, hasta tutsakların özgürlüklerinden alıkonma düzeyinde bir cezalandırma ve intikam alma sürecine dahil edildiklerini vurgulayarak başladı. Ölüm cezasının yasalardan çıkartılsa da fiilen hasta tutsaklar üzerinden hala uygulandığını paylaşan Şebnem Korur Fincancı, “Onları görmeyerek, hapishanede tek başına bir hücrede kendi bakımını bile sağlayamadığı koşullarda kalmasına göz yumarak uygulanıyor” dedi. Türkiye’nin bir Adli Tıp Kurumu (ATK) sorunu olduğunu dile getirerek, “Nasıl bilim dışı olduğunu Aysel Tuğluk dosyasında gördük. Bilim dışı yaklaşım, raporun altında imzası olanların ağır bir tıbbi uygulama hatasıyla mağdur olduklarını da göstermektedir” sözlerini kullandı.
Ardından konuşan TBB Başkan Yardımcısı avukat Gürkan Altun, beş yıl içerisinde Türkiye’de adaletsizlik ve hukuksuzluğun bitmediğini ve artarak katlandığını vurguladı. Aysel Tuğluk’un ATK sürecini hatırlatan Gürkan Altun, “Anayasanın 17’nci maddesi açıktır, herkes yaşama maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir. Kimseye işkence ve eziyet yapılamaz, kimse insan haysiyetiyle bağdaşmayan bir cezai muameleye tabi tutulamaz” sözlerini kullandı. Gürkan Altun şu çağrıda bulundu:
Aysel Tuğluk, tüm tutuklu ve hükümlülerin serbest bırakılması gerekmektedir. Avukatlar olarak adalet talebimizi bir kez daha yüksek sesle haykırıyor, hukuksuzluğa karşı mücadelemizi sürdüreceğimizi kamuoyu önünde ifade ediyoruz.
Gürkan Altun, ayrıca her ayın son perşembesi adalet nöbetlerini gerçekleştireceklerinin ve bir sonraki nöbetlerinin de Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Erinç Sağkan’ın da katılımıyla 24 Mart Perşembe günü yapılacağının bilgisini verdi.
İlgili haber:
Sendika.Org