Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) İzmir Şube Sekreteri Mehti Seyhan’la Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları’nda (TCDD) son dönemde artan baskı ve sürgün süreçlerini konuştuk. Seyhan, TCDD’deki bu sürecin İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin AKP tarafından kaybedilmesinin ardından daha da arttığını belirtti ve ekledi “Ulaştırma Bakanı, Altyapı A.Ş. Genel Müdürlüğü ve Trafik Daire Başkanı… Hepsi bir araya gelerek daha önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde oluşturdukları paralel yapıyı devlet demiryollarında da oluşturdular.”
Son dönemde BTS üyelerine yönelik baskı ve sürgünle gündeme gelen TCDD’de 6 Ocak günü İzmir’de yeni bir sürgün kararı daha uygulandı. BTS üyesi 4 çalışan için sürgün kararı çıkartan demiryolları yönetimi, 3 çalışanı Malatya’ya bir çalışanı da Kars’a sürgüne gönderdi.
TCDD’de yaşanan son gelişmelerle ilgili değerlendirmelerde bulunan Mehti Seyhan “En başta süreç AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni kaybetmesinden sonra, buradaki bürokratlarını Ulaştırma Bakanlığı dâhil olmak üzere devlet demiryollarına göndermesiyle başladı. Devlet demiryolları, liyakat sahibi insanların yönetmesi gereken bir yerdir. Ancak burada işten anlamayan belki de hayatlarında tren dahi görmemiş insanların ataması yapıldı. Demiryollarının bel kemiği sayılan trafik dairesine İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde mezbahada görevli bir memuru atadılar. Biz de sendika olarak her zaman kurumu düşündük ve bu liyakat sahibi olmayan kişilerin kuruma zarar verdiğini ve kazaların çoğaldığını beyan ettik. Bu beyanlardan sonra sendika ve devlet demiryolları arasında bir gerginlik olmaya başladı.” şeklinde konuştu.
Sendika olarak tüm baskı ve sürgün kararlarına tepki gösterdiklerini belirten Seyhan, COVID-19 sürecinde TCDD’nin yeterli önlemler almadığı için dilekçe yazan personellerin dahi sürgüne gönderildiklerini söyledi. Ayrıca kamuoyunda geniş yankı uyandıran “Çin Treni” konusuna da değinen Seyhan, sürece yönelik eleştirileri belirttiklerini ve bu eleştirilerden sonra kendilerine yönelik baskının iyice arttığını söyledi. Mehti Seyhan “Çin’e gidecek ihracat treninin hiç hazır olmadan, bir şov için 130 km gidip tekrar geri gelmesini eleştirdik. Hatta kendileri de itiraf ettiler, bu trenin gümrük işlemleri için hazır olmadığını söyleyip treni geri çektiler.” şeklinde konuştu.
BTS’nin sendikal mücadele anlamında son zamanlarda yükselmeye başladığını, özellikle İzmir şubede üye sayısını anlamında artış yakaladıklarını ve yetki alma yolunda ilerlediklerini belirten Seyhan, TCDD’nin BTS üyesi olmayan işçilere de “BTS’ye üye olursanız sizi de sürgün yaparız” şeklinde bir gözdağı verdiği kaydetti.
BTS İzmir Şubesi, TCDD’deki bu baskılar ve sürgünler kalkana kadar her pazartesi saat 16.30’da Alsancak Gar önünde oturma eylemi ve basın açıklaması yapmaya devam ediyor.
Söyleşi: Ahmet Buğra Kalender