İzmir’de üniversite öğrencileri, kayyum rektör Melih Bulu’yu protesto eden öğrencilere desteklerini açıkladı ve gözaltına alınanların serbest bırakılmasını talep etti
İzmir’de üniversite öğrencileri, Boğaziçi Üniversitesi’ne Tayyip Erdoğan tarafından atanan kayyum rektör Melih Bulu’nun dün protesto edilmesi üzerine bugün yapılan ev baskınlarına ilişkin bugün (5 Ocak) saat 17.00’de Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde basın açıklaması yaptı.
Üniversite biat etmedi, etmeyecek!
İzmir’de üniversite öğrencileri Boğaziçi’nde yaşanan olaylara ve kayyum rektörlere karşı Alsancak’ta yan yana geldi.#KabulEtmiyoruzVazgecmiyoruz #BogaziciDireniyor pic.twitter.com/Tq5e9aclCi— Öğrenci Kolektifleri (@kolektifler) January 5, 2021
Açıklamayı Pınar Usta okudu. Usta açıklamada, “Üniversitelerde artan baskı koşulları online eğitim sürecinde olunsa dahi devam ediyor. Hazır meydan boş diyen iktidar üniversite içlerinde inşaatlar, yönetim değişiklikleri, yurtları karantinaya alma gibi pek çok saldırıyı pandemi döneminde sergilemeye devam etti. Üniversiteye yapılan bu saldırılar sadece mekan ve yönetim özelinde değişiklikler olarak karşımıza çıkmıyor elbette. Toplumsal bilginin üretildiği mekanlar olan üniversitelere yönelik saldırılar tüm topluma yönelik saldırılardan farksız. Nasıl mı online eğitim sürecinde cinsiyetçi, homofobik söylemler üreten yönetim ve öğretim görevlileri üniversiteyi, üniversitelileri baskı altına alan ayrıştıran ve ötekileştiren söylemlerini arttırır oldular” dedi.
Boğaziçi’nin direnişini İzmir’de büyütüyoruz. Boğaziçi’nde rektörlük binasına sırtlarını dönen bilimi savunan akademisyenleri, kampüsün içinde ve dışında direnen üniversitelileri kazanacak. Kayyum rektörler gidecek, üniversiteler bizimle özgürleşecek. #KayyumRektorİstemiyoruz pic.twitter.com/pw1wEm0ebn
— İzmir Öğrenci Kolektifleri (@kolektifizmir) January 5, 2021
Usta açıklamaya şöyle devam etti:
“Son süreçte iktidarın akademiye yönelik saldırıları köklü ve donanımlı üniversitelere ve öğrencilerine polis şiddetiyle, tehditlerle, soruşturmalarla sürüyor. Mevcut olarak kadın hareketinin birikimi ve ilerleyişi ile birlikte bu saldırılar özelinde LGBTİ+’lar ve kadınlara yönelik saldırılarla derinleşiyor. Boğaziçi Üniversitesi’ne atanan kayyum rektör Melih Bulu bu saldırının son süreçteki net örneklerinden biri”
“Melih Bulu’nun ‘eğer iş fikrinizi annenize anlattığınızda anlıyorsa o işi yapmayın’ adlı cinsiyetçi açıklamalarında da AKP’nin üniversitelere kayyum rektör projesiyle yerleştirmeye çalıştığı zihniyeti biliyoruz. Akademiye yapılan saldırılar Boğaziçi Üniversitesi ile sınırlı kalmıyor elbette. 20’yi aşkın üniversiteye 2015 yılından beri iktidarın kayyum rektör atamalarını görüyoruz. AKP kayyum rektör projesi İzmir’de de Ege Üniversitesi’ne Necdet Budak’ın ve Dokuz Eylül Üniversitesi’ne Nükhet Hotar’ın atanmasıyla devam etti. Yönetemediği bilgi üretimine ve öznelerine baskıyla kendini kabul ettirmeye çalışan iktidarın kayyum rektör atamalarının karşısında üniversiteliler üniversitesini homofobiye, gericiliğe, cinsiyetçiliğe karşı savunuyor. Üniversitelerde ÖGB, sivil faşist çeteler, yandaş akademisyenler ve kayyum rektörler ile üniversitenin gerçek öznelerine yönelik saldırılarını sıkılaştıran iktidarın baskı aygıtlarını kampüslerimizde gün be gün yaşadık”
“Boğaziçi Üniversitesi’ne kayyum rektör olarak atanan Melih Bulu’ya karşı İstanbul’da direnen üniversitelilerden dün 2 arkadaşımız işkenceyle gözaltına aldı. AKP’nin kolluk kuvvetleri, direnen üniversitelilere biber gazı, plastik mermi ve coplarla saldırdılar. Bu sabah da 28 öğrenci hakkında yakalama kararı çıkarttı. Kadın katillerine karşı çilingir çağıranlar, kayyum rektöre karşı üniversiteyi savunan arkadaşlarımızı ev baskınlarıyla, kapıları, duvarları kırarak hukuksuzca gözaltına aldı. Bu ülkede çıplak arama yok diyenler, bu hukuksuz gözaltında 2 arkadaşımızı çıplak aramaya zorladı. Bütün hukuk normlarını çiğneyerek arkadaşlarımızı gözaltına alan İktidar, net bir şekilde acizliğini göstermiştir. Tüm bu faşist saldırılara karşı bizler bir aradayız”
“Hatırlatalım, geçtiğimiz süreçlerde üniversiteleri bölmeye çalışarak, barış imzacısı akademisyenleri akademiden atarak, pek çok üniversite öğrencisini soruşturmalarla, gözaltılarla baskı altına almaya çalışarak akademiye yönelik saldırılarına devam etti AKP hükümeti. Bizler bu saldırılara karşı üniversiteyi savunmak memleketi savunmaktır diyoruz. Biliyoruz ki iktidar yönetemediği, biat ettiremediği her kuruma, kişiye faşist baskı koşulları yaratmaya çalışıyor fakat tüm bu baskı koşulları, metotları üniversitelileri yıldıramayacak. Bizler İstanbul’un, Boğaziçi’nin direnişini İzmir’de büyütüyoruz ve Boğaziçi’nde rektörlük binasına sırtlarını dönen ve bilimi savunan akademisyenleri buradan da selamlıyoruz. AKP, kayyum rektörler, ÖGB gidecek, üniversiteler bizimle özgürleşecek!”
Üniversiteliler basın açıklaması sonrası eylemi sonlandırdı.
Sendika.Org