13-19 Temmuz itibarıyla yeni vaka görülme sıklığı Güneydoğu Anadolu bölgesinde yüz binde 17.8 olarak gerçekleşti. Bu oran Türkiye ortalamasının iki katından fazla. Son günlerde paylaşılan yeni vakaların üçte birinin Doğu ve Güneydoğu illerine ait olduğu da gözlenmekte. HDP Şanlıurfa Milletvekili Ayşe Sürücü, bölgedeki illerde artan COVID-19 vakalarını Meclis gündemine taşıdı
Sağlık Bakanlığı’nın günlük açıkladığı COVID-19 verileri ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) ve Türk Tabipler Birliği’nin (TTB) açıkladığı vaka sayıları arasında fark gün geçtikçe artıyor. Tüm Türkiye’de açılan bu makas özellikle Doğu ve Güneydoğu illerinde git gide belirginleşmekte.
13-19 Temmuz itibarıyla yeni vaka görülme sıklığı Güneydoğu Anadolu bölgesinde yüz binde 17.8 olarak gerçekleşti. Bu oran Türkiye ortalamasının (yüz binde 8.0) iki katından fazla. Son günlerde paylaşılan yeni vakaların üçte birinin Doğu ve Güneydoğu illerine ait olduğu da gözlenmektedir.
HDP Şanlıurfa Milletvekili Ayşe Sürücü, bölgedeki illerde artan COVID-19 vakalarına dair Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın yanıtlaması istemiyle Meclis’e soru önergesi sundu. Önergede şu ifadeler yer aldı:
Ağır septomları olmayan hastalara test yapılmadığı, gerekçe olarak hastaya bakanlığın direktifinin bu yönde olduğuna dair açıklama yapıldığı, günlük testlerin büyük kısmı salgın kontrolü ile ilgisiz, yandaş kişi-kurum ve şirketlere yapıldığı, temaslılar ve şüpheli vakalara test yapılmadığı yönündeki ciddi iddiaların hızla araştırılıp açıklığa kavuşturulması gerekmektedir. Bu durum tanı koyulamayan bir çok COVID-19 hastasının kentin içinde hiçbir önlem almadan dolaşmasına ve hastalığın daha da yayılmasına neden olmaktadır. Yerel yönetimlerin yurttaşlara daha hızlı bir refleksle ulaştığı göz önünde bulundurulduğunda, belediyeleri bu sürecin dışına itmek, işlevsizleştirmek ve yine kayyım yöntemini araç haline getirip kamu hizmeti gaspında bulunmak, bu noktada AKP iktidarına oy veren-vermeyen tüm yurttaşların cezalandırıldığı ve halk sağlığının siyasi ihtiraslara kurban edildiği algısı oluşmuştur.
Sürücü, bölgedeki yoksulluk sebebiyle hijyene yeterli bütçe ayrılamadığını ifade ettiği soru önergesinde devleti bölgede önlem almaya çağırdı. Sürücü’nün önergesi şu ifadelerle son buldu:
Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin ve Batman’nın sosyo-ekonomik koşulları göz önünde bulundurulduğunda yoksuluğun hijyene bütçe ayırmakta en büyük engel olduğu ortaya çıkmaktadır. Halk sağlığının korunması adına tüm yurttaşlara maske ve dezenfektan dağıtılmalı, anadillerde yazılı ve görsel bilgilendirme materyalleri geliştirmelidir. Sosyal devlet olmanın gereği olarak yukarıda belirtilen iddiaların aydınlatılması ve gerekli önlemlerin zaman kaybedilmeden alınması gerekmektedir.
Sürücü’nün soru önergesinde yer alan sorular ise şöyle:
- Bakanlığınızca açıklanan verilerin TTB ve SES tarafından eksik veriler olduğu iddiası hakkında kamuoyuna bir açıklama yapılacak mıdır?
- Bakanlığınız TTB ve SES’i pandemi yönetimi sürecine dahil edecek midir? Etmeyecekse neden etmecektir?
- Bakanlığınızın yerel yönetimlerle ortak bir çalışması mevcut mudur? değilse yurttaşa en hızlı ulaşan belediyelerin süreç dışında bırakılmasını sağlıklı buluyor musunuz?
- Şanlıurfa ve Diyarbakır başta olmak üzre kamu kurumlarında oluşan uzun sıralara ve izdihama ilişkin bir düzenleme oluşturacak mısınız?
- Şanlıurfa, Batman ve Diyarbakır başta olmak üzre bölge illerinin sosyo-ekonomik gerçekleri doğrultusunda hijyene bütçe ayıramayan yurttaşların tespiti ve gerekli sosyal destek sağlanacak mıdır?
- Bakanlığınız Şanlıurfa, Mardin, Diyarbakır’da elektrik kesintileri yüzünden susuz kalan köylerin hijyen sorunları konusunda bir düzenleme yapmayı planlamakta mıdır?
Sendika.Org