“İstanbul, İzmir gibi illerimizde vaka sayılarının azaldığını, hastane yükünün azaldığını rahat söyleyebiliriz. Her geçen gün özellikle 1 Haziran sonrası dahil olmak üzere Orta Anadolu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da giderek kısmi artışın olduğunu söyleyebiliriz. Hareketliliğin getirdiği, maske kullanmamak noktasını gösteren bir durum. Kültürel, sosyal, nişan gibi benzer etkinlikler sonrası artışın daha fazla olduğunu görüyoruz”
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Bakanlık Bilkent Yerleşkesi’nde Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısının ardından açıklamalarda bulundu.
Vaka sayısının yüzde 60 oranında olduğu İstanbul ile İzmir’de vaka sayılarının azaldığını, hastane yükünün azaldığını belirten Bakan Koca, sözlerinin devamından “Her geçen gün özellikle 1 Haziran sonrası dahil olmak üzere Orta Anadolu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da giderek kısmi artışın olduğunu söyleyebiliriz. Hareketliliğin getirdiği, maske kullanmamak noktasını gösteren bir durum. Kültürel, sosyal, nişan gibi benzer etkinlikler sonrası artışın daha fazla olduğunu görüyoruz” ifadelerini kullandı.
KORONA İLE 92. GÜN: SON 24 SAATTE 17 KİŞİ YAŞAMINI YİTİRDİ
Bakan Koca’nın açıklamalarından satırbaşları şöyle:
“Devletimiz salgınla mücadelenin kahramanlarına gerekli imkânları sağladı. Cumhurbaşkanımızın şahsında devletimizin kurumları ve kabinemizin değerli üyelerine saygı ve teşekkürlerimi sunuyorum. Son derece önemli bir nokta var. Sizlere teşekkürlerim tam bir zaferle sona ermiş, mutlak surette kazanılmış bir mücadelenin teşekkürü değil. Neticesi kuvvetle öngörülen bir savaşta birbirimize güç veren teşekkürlerdir.
Koronavirüs sebebiyle ilgili kısıtları büyük oranda kaldırdık. Cumhurbaşkanımız önlemlerin, yeni durum kararları dünkü kabine toplantısı ardından açıkladı. Üzerinde durulan şart koronavirüsün kökü tamamen kazınana kadar hayatımızı maske, temizlik, sosyal mesafe ilkeleri içerisinde düzenlememiz şarttır.”
“65 yaş üstü büyüklerimiz sabah 10 ile akşam 8 arasında dışarı çıkabilecektir. Bu grubun evde kalmasının sebebi COVID-19’a karşı ciddi dezavantaja sahip olmalarıdır. Kısıtın neredeyse tümden kalkmış olmasının anlamı dezavantajın ortadan kalkması değildir. 65 yaş üstü büyüklerimize sokağa çıkma yasağı konmadan önce vakaların yüzde 15,7’si bu yaş grubundandı. Sokağa çıkma yasağından sonra bu oran yüzde 7,5’a düştü. Hastalığa yakalanma oranı yaklaşık yüzde 50 oranında azalmıştır. Evde kalarak elde edilen bu sonuçlar dışarıda tedbirlere tam uyumla sürdürülmelidir.
Cumhurbaşkanımız tarafından açıklanan kararlarla 18 yaş altı kısıtlamaların tümü kaldırıldı. Başta çocuklarımız olmak üzere hastalığı belirtisiz taşıyan, bulaştırıcılıkta potansiyeli olan gruptur. Vaka sayımızın, kayıplarımızın azalması gençlerimizin ve fedakâr vatandaşlarımıza bağlıdır. Umarım gençlerimiz ve büyüklerimiz bu serbestliği hem bir hak hem hak edilmiş teşekkür olarak görürler umarım. Sevgili gençler salgın döneminde genç olmak kabahat değildi. Belirti göstermeden virüsü taşıma potansiyeli taşımanız maalesef evlerde kaldınız. Güç de mesuliyet de artık sizde. Bu günlerin örnek genci maskesini takan, mesafesini koruyan gençtir.”
“10 gün önce başlayan normalleşme süreci sağlık alanı başta olmak üzere çok geniş alanı içeren, büyük önem arz eden süreçtir. Dünya çapında salgın insanların evlerine kapanmasına yol açmakla kalmadı. Eğitim, ekonomi, kültür hayatına darbe vurdu. Türkiye bu süreci en az hasarla yaşayan ülkeler arasında. Tedbirlere uymayın, normalleşme sürecini kurallara uyarak geçirmenin önemi bu bakımdan büyüktür. Tedbirlere uymak devletimize, milletimize karşı birer ödevdir. Normale dönüşün geri dönüşsüz olmasını sağlarsak daha mutlu bir ülke olacağız. Kontrollü sosyal hayatın amacı geriye dönüş yolunu kapatmaktır. Bu hayat tarzından taviz vermeyelim. Normalleşme sürecinde kılavuzumuz, riskin devam ettiği gerçeğidir.”
“Dünyada özellikle normalleşme döneminde uçuşlarla ilgili büyük tartışmalar olduğunu biliyorsunuz. Havayolu şirketleri, ülkeler boyutuyla. Bu uçuşların nasıl yapılabileceği konusu çok tartışmalı. Avrupa ülkeleri DSÖ dahil olmak üzere bu süreçte hava limanlarında test yapılmasını önermiyor. Biz Türkiye’de özellikle turizmin yoğun olduğu bölgelerde, oteller dahil olmak üzere Kültür ve Turizm Bakanlığımızla yoğun çalışarak, oradaki işletmeleri sertifikalandırarak, bütün detayları belirlemiş olduk. Avrupa’dan farklı olarak şunu yapmak istiyoruz; yurtdışından gelen bütün vatandaşlarımızı sağlık taramasından geçirmek istiyoruz. Eğer hastalık bulgusu varsa o durumda biz gerektiğinde hastanede tedavisini planlıyor olacağız. Bunun dışında ülkelerden gelen, Kültür ve Turizm Bakanlığı, THY ve Ulaştırma Bakanlığımızla birlikte ülkelerdeki salgın durumu göz önüne alarak belirlemiş olduk. Bunu ülkelerle birlikte yaptık. 90 ülkeyi belirledik sonra 60 ülke daha ilave edilmiş oldu. Bütün ülkelerle görüşülerek karşılıklı takvimlerle mutabık kalınmaya çalışıldı. Bu ülkelerden uçuşların yapıldığı dönemde bulaşın, vaka durumun ne olduğunu haklı olarak bilmek istiyoruz, yani test yapmak istiyoruz.”
“Toplumbilimi Kurulu özellikle bizim ikinci dönem; yani normalleşme, yeni normal, kontrollü sosyal hayat olarak adlandırdığımız bu dönem için çok büyük bir fonksiyon ifa ediyor. Bilim Kurulumuz daha çok tıbbi boyutuyla fonksiyon gördü, görmeye devam edecek. Bundan sonraki süreçte vatandaşımızın, 20 yaş altı, 65 yaş üstü uzun süre içeride kalmış olmaları başta olmak üzere, psikolojik ve sosyolojik etkilerini de konuşacağımız, değerlendireceğimiz dönem olduğunu görüyoruz. Bu etkileri görmek istiyoruz. Bunu psikolog, psikiyatr, sosyolog, ilahiyatçı dahil olmak ��zere bu sürecin irdeleneceği dönem olarak biliyoruz. Toplumbilimi Kurulumuzdan beklentilerimiz var. Önümüzdeki hafta daha net ve doyurucu yapılanları aktaracağız.
Genel olarak söylemem gerekirse; özellikle vaka sayısının yüzde 60 oranında olduğu İstanbul’u biliyoruz. İstanbul, İzmir gibi illerimizde vaka sayılarının azaldığını, hastane yükünün azaldığını rahat söyleyebiliriz. Her geçen gün özellikle 1 Haziran sonrası dahil olmak üzere Orta Anadolu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da giderek kısmi artışın olduğunu söyleyebiliriz. Hareketliliğin getirdiği, maske kullanmamak noktasını gösteren bir durum. Kültürel, sosyal, nişan gibi benzer etkinlikler sonrası artışın daha fazla olduğunu görüyoruz. Buralarda filyasyon çalışmalarımızı yoğunlaştırmış durumdayız. Vatandaşımız daha hassas davranmasını, tedbirler konusunda katı davranmak zorunda olduğumuzu söylemek istiyorum. Ankara’da bugün itibariyle düşüşe geçmiş oldu. Konyamızda aynı şekilde bir fabrika ve iki yerleşim yerinde yapılan tarama sonrası bir yükselişin olduğunu gördük, bugün itibariyle Konya’da düşüşün olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle toplu alanlarda, sosyal, kültürel durumlarda mutlaka mesafe kuralına, herkesin maskeli olmasını, el hijyenini mutlak surette dikkat etmemizin altını çizerek vatandaşımıza hatırlatmak istiyorum.”
Bu tedbirlere uyulmazsa daha üzücü sonuçlar çıkabilir, başa dönebiliriz. Herkesin sorumluluğunu yerine getirmesini tekrar hatırlatmak istiyorum. Hiç kimsenin bu anlamda farklı davranmaya hakkının olmadığını söylemek istiyorum. Toplum olarak birbirimizi yumuşak iletişim diliyle uyarmayı ihmal etmemiz gerektiğini hatırlatmak istiyorum.
Sendika.Org