Gazeteci Kadınlar Koalisyonu CfWiJ’nin kurucularından Kiran Nazish ile platformun faaliyetlerini, hedeflerini, kadın gazetecilerin karşı karşıya kaldığı temel sorunları konuştuk
Coalition For Women In Journalism (CfWiJ; Gazeteci Kadınlar Koalisyonu), 2016’da fikri açığa çıkan ve 2017’de resmi olarak kurulan New York merkezli bir ağ. Platform Nisan 2019’da ilk toplantısını yaparak Türkiye’de de faaliyete geçti. Meksika, Kosova, Hindistan, Pakistan, Nijerya, Afganistan ve Türkiye’de çalışmalar yürüten platform dünyada kadın gazeteciler için bir destek ağı örmeyi hedefliyor. Platformun en temel faaliyetlerinden biri ise kıdemli gazetecilerin mesleğinin ortasındaki gazetecilerle birlikte yürüttüğü mentorluk programı. CfWiJ’nin kurucularından Kiran Nazish ile platformun faaliyetlerini, hedeflerini, kadın gazetecilerin karşı karşıya kaldığı temel sorunları konuştuk.
CfWiJ’nin uluslararası faaliyetlerinden bahseder misiniz? Hangi ülkelerde faaliyet halinde, neler yapıyor?
CfWiJ yedi ülkede örgütlü. New York merkezli olarak Meksika, Kosova, Hindistan, Pakistan, Nijerya, Afganistan ve Türkiye’deyiz. Gazeteciler için El Salvador, Kolombiya, Avusturya, Almanya, Fransa ve İtalya’da ağlar kurmak için çalışıyoruz. Temel çalışmamız haber odalarında ve serbest çalışan kadın gazetecileri, kariyer ortası danışmanlık programı ile desteklemek. Ayrıca bütün bu ülkelerde farklı öykülere sahip kadın gazetecilere lojistik destek sağlamak ve onlara faydalı olacak projelerde işbirliği yapmak için çalışıyoruz.
2018’in sonundan beri de savunma alanında çalışmaya başladık çünkü giderek daha çok kadın gazeteci kişisel ve iş hayatlarında risklerle karşı karşıya kalıyor. Biz dünyadaki kadın gazetecilere yönelik tehdit, taciz ve saldırıları belgeleyen tek kuruluşuz.
Platformun kurulmasından bu yana iki yıl geçti. Platformun örgütlendiği ülkeleri göz önüne alırsak bugüne kadar hangi faaliyetleri gerçekleştirdi?
Öncelikle şuna dikkat çekmeliyim; biz olaylara ve etkinliklere odaklanmıyoruz. Bunu yapan pek çok kuruluş olduğuna inanıyoruz. Amacımız kadın gazeteciler için daha anlamlı olan, mentorluk dediğimiz bire bir destek sistemi.
CfWiJ’nin yapmış olduğu temel çalışmalar, mentorluk programı ve son zamanlarda yaptığımız, kriz durumları ile karşı karşıya kalan kadın gazetecileri savunma. Tehdit edilmeleri veya hapsedilmeleri durumunda bu tacizi belgeliyoruz. Herhangi bir kadın gazeteci web sitemizdeki “tacizi bildir” butonuna tıklayarak bildirim yapmak için bize erişebilir.
Mentorluk başvuruları Ocak ve Temmuz aylarında açılır. Gazetecilikte en az 5 yıl deneyimli olan ve herhangi bir ülkeden bu alanda kariyer yapmak isteyen herkes başvurabilir.
Aslında biz bu kavramı Türkiye’de de yaygınlaştırmak istiyoruz. Türkiye için yeni danışmanlar aramaya başlıyoruz. Dolayısıyla bu alanda bilgilerini diğer meslektaşlarıyla paylaşmak isteyecek kıdemli gazeteciler varsa çok mutlu oluruz.
Kiran Nazish
Farklı ülkelerde yaptığınız çalışmalara göre kadın gazetecilerin karşılaştığı kaldığı temel problemler neler?
Dünyanın doğusundan batısına birçok yerinde, kadın gazetecilerin eşit muamele görmemesi bizim için en şaşırtıcı şeydi. 2016 yılında Kuzey ve Güzey Amerika’da yürütülen anket çalışmasında, kadın gazetecilerin yüzde 80’inin çalışma hayatında kendilerini değerli hissetmediklerini, çoğunun terfi almada ya da işlerinde daha iyi bir yere gelmede sistematik zorluklarla karşı karşıya kaldığını gördük.
Temel problemlerden bazıları cinsel taciz ve cinsiyete dayalı ücret eşitsizliği (gender pay gap) fakat bu dinamikler tek başına çalışmıyor. Kadın gazetecilerin tüm çalışma koşullarını etkiliyor. Taciz edilen bir kadın gazeteci bir de muhtemelen şantaja ve ayrımcılığa maruz kalıyor, sessiz kalmaya ya da boyun eğmeye mecbur bırakılıyor. Bir kadın gazeteciye erkeklerden daha az ödeme yapıldığında erkekler kadar iyi olmadığı tekrar tekrar söylenir. Böylece kadın gazeteciler eşitlik istemekten vazgeçiyor ve bu durum yaratıcılıklarını doğrudan etkiliyor.
Karşılaştığımız en önemli sorun inkâr etme. Kadın gazetecilerin projelerini sürdürebilmeleri için koşullarını saklaması gerekiyor.
Platformu Türkiye’de kurmaya nasıl karar verdiniz? Sizi buna teşvik eden şey neydi?
Türkiye, kadın gazeteciler için en güvencesiz ülkelerden biri. Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde kadın gazetecilerin burada karşı karşıya kaldığı riskler hakkında bir rapor yayımladık. Türkiye tutuklu kadın gazeteci sayısının en yüksek olduğu ülke. Kadın gazeteciler haber odalarında ve sahada kültürel zorluklarla karşı karşıya. Haber odalarında kadın oranı yüksek olmasına rağmen eşit şartlara sahip değiller. Türkiye’de kadın gazetecilerin meslektaşlarının ve kaynaklarının cinsel tacizine uğradığı, hak ettiklerinden daha düşük ücrete tabii tutulduğu ve değersizleştirildiğine ve bu koşulların onlar için çok fazla strese neden olduğuna dair çok sayıda haber alıyoruz.
Gelecekte kadın gazetecilerin bu zor koşullara karşı nasıl başa çıkılabileceğine yönelik yetenek ve taktiklerini geliştirecek, erkek muhabirlerin ve editörlerin kadın meslektaşları ile haber odalarında nasıl çalışacaklarına dair eğitimler verebileceğimizi umuyoruz.
Yaptığınız araştırma ve görüşmelere göre Türkiye’deki kadın gazetecilerin karşılaştığı temel problemler nedir?
Türkiye’de cinsiyete dayalı ücret eşitsizliğinden haber odalarındaki ayrımcılığa kadar bu problemlerin pek çoğu var. Kadın gazeteciler erkek meslektaşlarının kolayca ulaşabileceği fırsatlara ulaşamamaktan, istedikleri her fırsat için mücadele etmek zorunda kalmaktan şikayetçiler. Fakat ilk görüşmelerimizde bizi şaşırtan şey, kadınların çoğunun gazeteci olmalarının yanı sıra evli ve çocuklu bir yaşama sahip olmaları ve bununla birlikte gazeteciliği yürütmeleri.
Haber odaları kadınlar açısından daha zorlu ve talepkâr yerler. Bunun yanı sıra kadınlar aile yaşamının da tüm sorumluluklarını yükleniyor. Böylece iki taraf arasında bir gerilimin içinde kalıyorlar. Bu da ancak kültürel değişim ve eğitimle değişebilir.
Platform olarak şu ana kadar Türkiye’de neler yaptınız?
Bir süredir Türkiye’deki ekibimizi kuruyor ve kariyerlerinin ortasında olan gazeteciler için mentorluk yapacak kıdemli gazetecileri belirliyoruz. Aynı zamanda zor vakalarda kadın gazetecilere profesyonel ve yasal destek sağlayacak kaynaklarımızı geliştiriyor ve bu konuda diğer organizasyonlarla ortaklık kuruyoruz. Bütün saldırıları ve taciz vakalarını düzenli olarak belgeliyoruz. Bunların çoğunu internet sitemizde, sosyal medya hesaplarımızda yayımlıyoruz; kadın gazetecilerin güvenliği için anonimlik gerektirenleri ise kendi içimizde belgeliyoruz ve yıl sonunda bir rapor yayımlayacağız.
Kadın gazeteciler herhangi bir zorlukla, tacizle ya da ciddi bir tehditle ilgili ihbarda bulunmak isterlerse bize [email protected] üzerinden ulaşabilirler.
Platformun bir parçası olmak isteyenler ne yapmalı?
İnternet sitemiz üzerinden bize yazabilirler. Destek sisteminin bir parçası olmak için bize [email protected] adresine mail atabilir ya da Türkiye Koordinatörümüzle [email protected] adresi üzerinden temasa geçebilirsiniz.
Siz bu çalışma için neler yapıyorsunuz?
Ben 2016 yılında çalışmaya başladım, farklı ülkelerdeki kadın gazetecilerin koşullarını araştırmak için Kuzey ve Güney Amerika’da pek çok ülkeye seyahat ettim. 2018’de araştırmalar sonucu ilan ettiğimiz mentorluk programımızı şekillendirirken 100’ün üzerinde kadın editör ve gazeteci ile röportaj yaptım. Bu sadece danışmanlığa odaklanmamız gereken inanılmaz bir çalışma ve deneyimdi. Geçtiğimiz yılın sonundan beri savunma programına başladım çünkü anladım ki kadın gazetecilerin gelişimini ve kariyerlerini desteklemek onların haklarını savunmadan ve güvenilir alanlar yaratmadan, sadece söylem üretmekle mümkün değil.
Kadın gazetecilerin yaşadığı sorunların aşılması için neler yapılması gerektiğini düşünüyorsunuz?
Kadın gazetecilerin kaynaklara ulaşmasında sektörde sistematik bir değişime ve toplumsal bir eğitim kampanyasına ihtiyaç var. Gazeteciler olarak, kadın gazeteciler için daha iyi çalışma koşulları yaratmayı gündem haline getirirsek bunu kolayca yapabiliriz.
CfWiJ, kadın gazeteciler için daha iyi ortamlar sunabilecek haber odaları projeleri ve çeşitli planlar gerçekleştirmek için bir yuvarlak masa kurmayı planlıyor.
Söyleşi: Aylin Kaplan