53 kişinin yaşamını yitirdiği Reyhanlı’daki bombalı saldırıya ilişkin davada, sanık Nasır Eskiocak’a 53 kez müebbet hapis cezası verildi
53 kişinin yaşamını yitirdiği Reyhanlı’daki bombalı saldırıya ilişkin davada, sanık Nasır Eskiocak’a 53 kez müebbet hapis cezası verildi. Müşteki avukatlarından Sevinç Hocaoğulları, katliamın nasıl yapılacağının bilgisinin önceden Emniyet ve MİT’e ulaşmış olmasına rağmen bu dosya kapsamında hiç bir kamu görevlisinin yargılanmadığını söyledi
Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde 11 Mayıs 2013’te 53 kişinin hayatını kaybettiği bombalı saldırıya ilişkin 33 sanık hakkında açılan davada bugün (23 Şubat) karar açıklandı.
Mahkeme, hakkında ilk hüküm açıklanan sanık Nasir Eskiocak’a 53 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ve çok sayıda hapis cezası verdi. 8 firari sanık hakkında kırmızı bülten kararı ise devam edecek.
9 sanık hakkında 53’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, 11 sanık hakkında “örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek” ve “suçluyu kayırmak” suçlarından 20’şer yıla, iki sanık hakkında da “örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek” suçundan 15’er yıla kadar hapis cezası istenmişti.
Sendika.Org’un yargı süreci ve kararla ilgili görüşünü almak için telefonla ulaştığı, müşteki avukatlarından Sevinç Hocaoğulları, Reyhanlı katliamının nasıl gerçekleşeceğinin bilgisinin katliamdan önce Emniyet’e ve MİT’e ulaştığına ancak davada kamu görevlilerinin sorumluluğunun tartışılmadığına dikkat çekti. Avukat Hocaoğulları şunları söyledi:
Bu katliam gerçekleştiği tarihte Türkiye tarihinin en büyük kitlesel katliamıydı. Ancak ne yazık ki peşinden Suruç, Diyarbakır, Ankara katliamı gibi toplu katliamlar gerçekleşti. Tüm bunların davalarında olduğu gibi yargılama boyunca, bir daha katliamların gerçekleşememesi için bütün sorumluların yargılanması, kamu görevlilerinin, devletin sorumluluğu neyse açığa çıkması gerektiğini söyledik. Ancak bugün yalnızca bulunan sanıklarla sınırlı bir karar verilmiş oldu.
Oysa hiç kimse unutmamalı ki Reyhanlı Katliamı önceden kimler tarafından, ne şekilde yapılacağı, hangi araçlarla bombaların taşınacağı, hangi saatte Türkiye’ye sokulacağı belli olmasına rağmen gerçekleşti. Reyhanlı Katliamı, bu bilgiler Emniyet’te olmasına ve bu bilgiler doğrultusunda sanıkların bir kısmı izlenmeye başlanmış olmasına rağmen göz göre göre gerçekleşmiş bir katliam.
Yargılama boyunca soruşturma aşamasındaki eksikliklerin giderilerek, katliamın gerçekleşmesinde kamu görevlilerinin sorumluluğunun açığa çıkarılmasını talep ettik. Emniyet, MİT, Reyhanlı Katliamı soruşturma Savcısı Özcan Şişman’ın katliamın gerçekleşmesinde açık sorumluluğu olmasına rağmen taleplerimiz reddedildi. Hatay Emniyet Müdürü ve yardımcıları hakkında Hatay 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görevi ihmal suçlamasıyla devam eden bir yargılama var. Ama ayrıntılı ihbarlara rağmen Katliamın gerçekleşmesine en azından göz yumanların sorumluluğun ihmal ile sınırlı olmadığı çok açık. Bu davada yargılanmaları gerekirken yargılanmadılar. Aynı şekilde Özcan Şişman dava sanığı olmadığı gibi davada tanık olarak dinlenmedi, Reyhanlı Katliamı ile ilgili de beyanlarda bulunduğu Yargılanmakta olduğu Yargıtay’daki dava dosyası da dosyamıza getirilmedi.
Sendika.Org