Peru halkı neoliberal dönüşümün, yolsuzluğun, halkı siyasetin dışına iten baskı ve katliamların simgesi Fujimori’nin 7 Ocak’ta salıverilmesinin ardından onbinler halinde sokaklara döküldü
Peru halkı neoliberal dönüşümün, yolsuzluğun, halkı siyasetin dışına iten baskı ve katliamların simgesi Fujimori’nin 7 Ocak’ta salıverilmesinin ardından onbinler halinde sokaklara döküldü
2005 yılından bu yana tutuklu bulunan Perulu diktatör Alberto Fujimori, mevcut lider Pebro Pablo Kuczynski’nin “insani affı” ile tutuklu bulunduğu hapishaneden tahliye edildi.
Fujimori, toplumsal refah ve adalet vaadiyle 1990’da iktidara geldikten kısa süre sonra parlamento ve Anayasa Mahkemesi’ni dağıtarak ülkeyi kararnamelerle yönetti.
2000 yılına kadar katı bir neoliberal politika izleyen Fujimori, bu süre boyunca yaptığı yolsuzluk ve katliamlarla özdeşleşti. Parlamenter düzlemde halkçı bağımsız bir siyasetin olanaklarını yok ederken, gerilla hareketlerini de kontrgerilla teknikleriyle bastırdı.
Fujimori, Maoist gerilla örgütü Aydınlık Yol ve Marksist-Leninist Tupac Amaru Devrimci Hareketi’nin karşısına çıkardığı paramiliter Colina grubuna bizzat emir vererek onlarca insanı katletmek, Peru’nun o dönemki istihbarat başkanı (Servicio de Inteligencia Nacional) Vladimiro Montesinos ile kongre üyelerine rüşvet vermek ve yolsuzluk yapmak suçlarından yargılanıyordu.
2000 yılında Vladi-videos olarak bilinen muhalif vekile Fujimori’yi desteklemesi için verilen rüşvet görüntülerinin basına yansıması ile ülkeyi baskı ve yolsuzluklarla yöneten Fujimori ve Montesinos, Peru’dan kaçmıştı. Sonrasında Fujimori ve Montesinos’un görev yaptığı süre boyunca hazineden 600 milyon dolar eksildiği tespit edilmişti.
16 Kasım 2000’de sığındığı Japonya’da istifa ettiğini açıklayan Fujimori, Kasım 2005’te geldiği Şili’de tutuklandı ve 2007 Eylül’ünde Peru’ya iade edildi. 25 sene hapis cezasına mahkûm edilen 79 yaşındaki Fujimori sağlık durumu ve yaşı bahane edilerek Peru Devlet Başkanı Kuczynski tarafından affedildi, 7 Ocak’ta da serbest bırakıldı.
Fujimori diktatörlüğünce katledilenlerin yakınlarının, uluslararası hak örgütlerinin, hatta Kuczynski’nin kabinesinden bakanların itirazlarına rağmen Kuczynski’nin Fujimori’yi affetmesinin ardında ise başkanlık koltuğu için giriştiği pazarlık çıktı.
Brezilyalı şirket Odebrecht’ten rüşvet aldığı gerekçesi ile görevi kötüye kullanma suçlamasıyla yargılanan Başkan Kuczynski, 21 Aralık günü yaptığı savunmasının sonunda kendisi hakkında güvenoyu kullanacak vekillere “Kişisel olarak bana değil, ülkeye zarar vermiş olursunuz” dedi. Nitekim parlamentodan kıl payı farkla güvenoyu almayı başardı.
Sonradan ortaya çıktı ki Fujimori’nin serbest bırakılması karşılığında onun eski partisinden vekillerin oyları sayesinde koltuğunu korumuştu.
2016 Haziran’ındaki seçimlerde başkan Kuczynski’ye kıl payı yenilen diktatör Fujimori’nin kızı Keiko Fujimori’nin partisi Peru Parlamentosu’ndaki çoğunluğu elinde bulunduruyor. Keiko’nun partisi Fuerza Popular, Kuczynski’nin bakanları hakkında tek tek gensoru verme taktiğini izleyerek önce üç bakanın istifasını vermesine yol açtı, ardından Kuczynzski 14 Eylül’de tüm hükümeti feshederek yeni bir hükümet kurmak zorunda kaldı. İktidarı git gide zayıflayan Kucyznyski, koltuğunu korumak adına Keiko ve kardeşi Kenji ile anlaştı.
İlk başta bu iddiaları reddeden Kuczynzski, 24 Aralık’ta 79 yaşındaki diktatörün serbest bırakılacağını “Hayatımın en zor kararı; ancak bu bir sağlık ve hayat meselesi” sözleri ile duyurdu. Ayrıca Fujimori’nin sergilediği “aşırılıklar” ve “ciddi hatalardan” ötürü çarptırıldığı 25 yıllık cezanın 12 yılını doldurduğunu açıkladı.
Bu açıklama anında tepki topladı ve halk, Noel arifesi olmasına rağmen Fujimori’nin katlettiği insanların fotoğraflarıyla sokağa çıktı. Kuczynzski’nin kabinesindeki Adalet Bakanı Marisol Perez Tello, affı doğru bulmadığı gerekçesi ile kabineden atıldı ve yerine afta kilit rol oynadığı belirtilen Enrique Mendoza Ramirez getirildi. Savunma Bakanı Jorge Nieto ve Kültür Bakanı Salvador del Solar da karara tepki olarak istifa ettiklerini açıkladı.
28 Aralık’ta bu kez 30 bin kişi sokaklara dökülerek Fujimori’nin affını protesto etti. Polis saldırısına direnen 4 Perulu tutuklandı. Kuczynzski ve Fujimori’nin partileri dışındaki siyasi partilerin zayıf olduğu, sadece seçim gündemi ile bir araya geldiği Peru’da Fujimori’nin 7 Ocak’ta salıverilmesinin ardından eylemler sürüyor. Öğrenciler, işçiler, insan hakları aktivistleri sokakları terk etmiyor.
Peru halkı neoliberal dönüşümün, yolsuzluğun, halkı siyasetin dışına iten baskı ve katliamların simgesi Fujimori’nin sadece yaşlı ve hasta eski bir diktatör olmadığının farkında. Fujimori’nin ruhu bugün kendisini affeden, kendisi gibi yolsuz Kuczynzski’nin bedeninde Peru’yu yönetmeye devam ediyor. Sokaklara dökülen onbinler de işte bunu protesto ediyor.
Sendika.Org, yayın hayatına başladığından bu yana işçi sınıfı hareketinin, solun ve genel olarak toplumsal muhalefetin gündemine ilişkin, farklı politik perspektiflerden düşünsel katkılara açık bir tartışma platformu olagelmiştir. Sitemizde yayımlanan yazılar yayın kurulunun politik perspektifiyle uyumluluk göstermeyebilir. Amacımız, mücadelenin gereksinim duyduğu bilimsel ve politik bilginin üretimini zenginleştirecek tüm katkılara, yayın ilkelerimiz çerçevesinde, olabildiğince yer verebilmektir.