İstanbul 15 milyonluk resmi nüfusuyla dünyanın önde gelen metropol kentlerinden biridir. Küresel sermaye ile stratejik ilişkileri olan tekel gruplarının merkez üssü olarak işlev gören İstanbul, Türkiye’nin esas yönetim merkezi olarak bilinir. İstanbul bütün iç politik dengeleri belirleyen ve yönlendiren bir konumdadır. Bugün 88 milletvekili bulunan İstanbul aynı zamanda parlamentonun seçim aritmediğinde önemli bir role sahiptir. […]
İstanbul 15 milyonluk resmi nüfusuyla dünyanın önde gelen metropol kentlerinden biridir. Küresel sermaye ile stratejik ilişkileri olan tekel gruplarının merkez üssü olarak işlev gören İstanbul, Türkiye’nin esas yönetim merkezi olarak bilinir.
İstanbul bütün iç politik dengeleri belirleyen ve yönlendiren bir konumdadır. Bugün 88 milletvekili bulunan İstanbul aynı zamanda parlamentonun seçim aritmediğinde önemli bir role sahiptir. Ankara, İzmir, Bursa ve Adana illerinin toplamı kadar milletvekili sayısına sahip olan İstanbul’u kazanan bir politik parti, Türkiye’yi kazanmış demektir. Bu bakımdan İstanbul’un seçim sonuçları, Türkiye’nin genel seçim sonuçlarını doğrudan etkileyecek bir potansiyele sahiptir. Bugün bütün hızıyla devam eden seçim çalışmalarının merkezinde İstanbul’un bulunması, Türkiye’nin geleceğini kimin yöneteceğiyle doğrudan ilişkilidir. Bu bakımdan 7 Haziran seçimlerinin başarısının merkezinde İstanbul duruyor. Özellikle, bugünkü politik kriz içerisinde İstanbul stratejik olarak çok daha fazla ön plana çıkıyor/çıkacak.
AKP’nin, Türkiye genelinde yüzde 42 oy alsa dahi, İstanbul’da yüzde 40’ın altında kalması, iktidarı kaybetme sürecine girmesi demektir. CHP’nin veya HDP’nin Türkiye genelindeki başarısı bir bakıma İstanbul’da göstereceği başarıya bağlıdır. Bu bakımdan İstanbul’da elde edilen sonuç Türkiye genelini etkiler. Özellikle HDP’nin Türkiye’de yüzde 10 barajını aşabilmesi esasen İstanbul’da alacağı oy oranıyla doğrudan ilişkilidir.
İstanbul’da ortaya çıkaçak seçim sonuçları iktidar savaşında politik dengeler her an değişebilir. Politik ilişkilerde 24 saatin dahi uzun bir zaman olduğu hesaplandığında, önümüzde 50 günlük süre çok yönlü gelişmelere gebedir. Bu bakımdan İstanbul’un siyasal dengesini değiştirebilecek güç HDP’dir. Başta Kürtler ve Aleviler olmak üzere demokratik güçlerin politik gücünü temsil eden HDP’nin, bu seçimlerin kilit partisi olarak ön plana çıkması bir bakıma İstanbul’daki sonuca bağlı olacaktır.
HDP’nin alacağı oy oranı sadece Türkiye’nin iç politik denkleminde değil aynı zamanda uluslararası ve bölgesel ilişkilerde de merak ediliyor. Bu bir bakıma küresel güçlerin Türkiye politikasını belirlemede önemli faktörlerden biri olarak görülüyor. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde İstanbul’da % 9,2 civarında oy alan HDP’nin, bu oranı % 13-14’ün üzerine çıkartma potansiyelini taşıması, Türkiye’nin geleceğini belirleyen bir faktör olarak dikkat çekiyor.
İstanbul’da ortaya çıkaçak politik tablonun önemini anlamamız bakımından önce HDP’nin güçlü olduğu bölgelerle karşılaştırmalı bir analiz yapmakta yarar var.
(Aşağıdaki tabloda “yüzde oran”, alınan oyun -toplam seçmen sayısına değil- kullanılan oya bölünmesi ile elde edilen oranı yansıtmaktadır.)
İller | Seçmen Sayısı | Demirtaş’ın Almış Olduğu Oy | Yüzde Oran | ||||
Adıyaman | 375,413 | 43.713 |
|
||||
Ağrı | 288,292 | 121.674 | % 61,28 | ||||
Ardahan | 70,363 | 11.671 | % 23,09 | ||||
Batman | 300,718 | 134.370 | % 60,00 | ||||
Bingöl | 166,747 | 37.380 | % 30,56 | ||||
Bitlis | 185,261 |
|
% 43,72 | ||||
Elazığ | 389,812 | 31.057 | % 10,88 | ||||
Erzincan | 149,829 | 5.057 | % 4,06 | ||||
Hakkari | 148,424 | 102.408 | % 81,60 | ||||
Iğdır | 113,448 | 30.281 | % 42,94 | ||||
Kars | 184,850 | 41.266 | % 32,89 | ||||
Muş | 220,021 | 105.446 | % 61,24 | ||||
Siirt | 164,306 | 65.500 | % 54,07 | ||||
Şırnak | 232,197 | 158.836 | % 83,17 | ||||
Dersim | 61,811 | 21.746 | % 52,25 | ||||
Büyükşehir Belediyeleri | |||||||
Diyarbakır | 923,544 | 410.390 | % 64,17 | ||||
Erzurum | 482,761 | 47.701 | % 13,07 | ||||
Antep | 1,091,859 | 83.076 | % 10,56 | ||||
Maraş | 684,644 | 23.009 | % 4,29 | ||||
Malatya | 524,212 | 21.566 | % 5,31 | ||||
Mardin | 428,915 | 198.542 | % 60,90 | ||||
Urfa | 934,894 | 174.075 | % 26,24 | ||||
Van | 577,186 | 223.277 | % 54,55 |
Kürt Hareketinin etkin olduğu 18 Kürt ilinin toplam seçmen sayısı 5,6 milyondur, Türkiye seçmen sayısının % 10,4’üne tekabül ediyor. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Demirtaş’ın almış olduğu oy 1,85 milyon civarındadır. Antep, Erzurum, Erzincan, Malatya, Maraş gibi iller dahil edildiğinde 23 ildeki toplam seçmen sayısı 8,5 milyon olup Türkiye genelindeki oy oranının % 16,3’üne tekabül ediyor. Demirtaş’ın kullanılan oy üzerinde almış olduğu oy ise yaklaşık olarak 2 milyondur.
İl | Demirtaş’ın almış aldığı oy | Yüzde Oran |
İstanbul | 650.670 | 9,09 |
Ankara | 95.031 | 3,47 |
İzmir | 188.099 | 7,89 |
Türkiye genelindeki seçmen sayısı 52,6 milyon civarındadır. İstabul 9 milyon 997 bin 212 milyon seçmeriyle Türkiye’nin genel seçmen sayısının % 18.9’unu temsil ediyor. İstanbul, Ankara ve İzmir’in toplam seçmen sayısı ise 16 milyon 635 bin 271 olup Türkiye seçmen sayısının % 31.5’ini oluşturuyor. Bu üç şehirde Demirtaş’ın almış olduğu oy 933 bin 800’dir. HDP’nin baraj meselesini sorunsuz aşması için bu üç ilin ortalamasında % 12-13 civarında oy alması gerekiyor. Bu oran % 15’e yükseldiğinde milletvekili sayısını da üçte bir oranında artırmış olacaktır. Ayrıca 1,5 milyon seçmeni bulunan Adana’da ve 1,2 milyon seçmeni bulunan Mersin’de, HDP yüzde 20’nin üzerinde oy almak zorundadır.
Bütün bu faktörleri belirleyecek olan bölgenin İstanbul olduğu da bir realitedir. Bu bakımdan İstanbul’u kazanmayanın Türkiye’de kazanması oldukça zordur. Ya da tersi, İstanbul’u kazanan Türkiye’yi kazanır. Özellikle HDP gibi ezilenleri temsil iddiası olan bir partinin İstanbul’da alacağı oy oranı toplumsal dinamiklerin geleceği bakımından da önemlidir.
İstanbul İlçeler | Seçmen Sayısı | Demirtaş’ın oyu | Yüzde oran |
Adalar | 12,369 | 1.306 | 13,89 |
Arnavutköy | 136,298 | 14.271 | 13,69 |
Ataşehir | 291,049 | 15.235 | 7,20 |
Avcılar | 288,678 | 17.659 | 8,73 |
Bağcılar | 500,615 | 48.917 | 13,67 |
Bahçelievler | 434,089 | 31.186 | 10,45 |
Bakırköy | 173,391 | 7.799 | 6,67 |
Başakşehir | 212,289 | 18.825 | 11,90 |
Bayrampaşa | 197,412 | 5.297 | 3,76 |
Beşiktaş | 148,221 | 6.862 | 6,65 |
Beykoz | 181,749 | 6.078 | 4,62 |
Beylikdüzü | 172,949 | 7.632 | 5,95 |
Beyoğlu | 176,186 | 15.275 | 13,07 |
Büyükçekmece | 149,671 | 5.880 | 5,39 |
Çatalca | 49,879 | 1.220 | 2,95 |
Çekmeköy | 140,253 | 8.473 | 7,90 |
Esenler | 305,375 | 23.008 | 10,50 |
Esenyurt | 411,720 | 51.224 | 17,18 |
Eyüp | 258,837 | 11.221 | 5,98 |
Fatih | 309,745 | 17.755 | 8,75 |
Gaziosmanpaşa | 345,180 | 21.210 | 8,70 |
Güngören | 221,123 | 14.788 | 9,70 |
Kadıköy | 415,907 | 17.170 | 6,0 |
Kağıthane | 306,598 | 15.124 | 7,13 |
Kartal | 331,658 | 17.097 | 7,09 |
Küçükçekmece | 518,576 | 40.366 | 10,96 |
Maltepe | 351,690 | 14.737 | 5,98 |
Pendik | 447,930 | 19.794 | 6,12 |
Sancaktepe | 201,880 | 23.075 | 14,72 |
Sarıyer | 243,852 | 9.549 | 5,50 |
Silivri | 105,882 | 4.782 | 7,30 |
Sultanbeyli | 193,832 | 24.163 | 16,21 |
Sultangazi | 326,711 | 29.879 | 12,17 |
Şile | 24,292 | 849 | 4,30 |
Şişli | 209,951 | 13.714 | 9,90 |
Tuzla | 142,025 | 9.185 | 8,64 |
Ümraniye | 459,958 | 24.406 | 7,27 |
Üsküdar | 399,386 | 15.271 | 5,37 |
Zeytinburnu | 199,818 | 18.326 | 13,21 |
HDP, İstanbul’un 9 ilçesinde 20 binin üzerinde oy almış. Esenyurt, Demirtaş’ın cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 51 binle en yüksek oyu aldığı bölge olarak ön plana çıktı. Bağcılar’da 48 bin, Küçükçekmece’de 40 bin, Bahçelievlerde 31 bin oy almış. HDP’nin, Esenyurt’ta oy oranını % 17’den % 30’a, Bağcılar’dan % 13’den % 22’ye, Küçükcekmece’de % 11’den % 20’ye, Bahçelievler’den % 10’dan % 20’ye, Sultanbeyli’den % 16’dan % 25’e, Sultangazi’den % 12’den % 20’ye, Zeytinburnu’ndan %13’den % 20’ye çıkartması zorunludur.
2009-2014 arasında geçen 5 yıllık sürede Kürtlerin İstanbul’daki nüfusunda ciddi bir artış yaşanmasına rağmen bu seçim sonuçlarına yansımadı. Cumhurbaşkalığı seçimlerinde bu olumsuzluk nispeten alışmasına rağmen henüz beklenilenin çok gerisinde bulunuluyor.
Örneğin Sultanbeyli ilçesinin nüfusunun yaklaşık olarak %70’inin, Arnavutköy ve Esenyurt ilçesinin % 60’ının, Bağcılar, Esenler, Tuzla, Zeytinburnu gibi ilçelerin nüfusunun yaklaşık olarak % 50’sinin Kürt olduğu hesaplandığında, HDP’nin bu bölgelerde etkili bir güç olması gerekiyor. 4 milyon civarında Kürt ve Alevi kökenli seçmeninin bulunduğu İstanbul’da 650 bin oyun alınmış olması önemli ama bunun hedefe varmak bakımından oldukça yetersiz olduğunu belirtmek gerekir.
İstanbul’daki seçimlerin öneminin anlaşılması bakımından bazı Kürt illeriyle İstanbul ilçelerinin karşılaştırması:
İl | Seçmen sayısı | İlçe | Seçmen sayısı |
Urfa | 934 bin | Bağcılar+Bahçelievler | 935 bin |
Diyarbakır | 923 bin | Küçükçekmece+Kadıköy | 933 bin |
Mardin | 428 bin | Ümraniye | 459 bin |
Van | 577 bin | Eyüp+ Fatih | 567 bin |
Muş | 220 bin | Güngören | 221 bin |
Şırnak | 232 bin | Sarıyer | 243 bin |
Batman | 300 bin | Esenler | 301 bin |
Urfa’nın seçmen sayısı Bahçelievler ve Bağcılar seçmen sayısına, Diyarbakır’ın seçmen sayısı Küçükçekmece ve Kadıköy seçmen sayısına, Mardin’in Ümraniye’nin, Siir’in Beylükdüzü’ne, Batman’ın Esenler’in seçmen sayısına eşittir. Böylelikle 23 Kürt ilini kapsayan seçmenden daha çok fazla seçmene sahip olan İstanbul’da % 13-14 yani 1,4 milyon alınmadan ülke barajının geçilmesinde her zaman sorun yaşanabilir. Bu bir bakıma Demirtaş’ın cumhurbaşkanlığı döneminde aldığı oyların 2,5 katı anlamına geliyor.
HDP’nin, Kürt illerinde almış olduğu oy, en yüksek oranı oluşturuyor. Bu nedenle, örneğin Diyarbakır’da veya Mardin’de % 2’lik bir artışın ülke barajı üzerinde ciddi bir etkisi olmaz ama İstanbul’da bu düzeyde bir artış, baraj sorununun aşılmasında oldukça önemli bir rol oynar.
İstanbul’a yerleşen Kürtlerin çok önemli bir kesimini, savaş mağdurlarının, yani devletin baskısı sonucu köylerini terk etmek zorunda kalanların oluşturduğu biliniyor. Ancak İstanbul’a gelen ve milyonlarla ifade edilen Kürt toplumunun HDP’ye yeterli düzeyde yönelmemelerinin nedenleri iyi analiz edilmediği sürece beklenen oy artışının sağlanması oldukça zordur.
Kürtlerin nüfus olarak yoğun olduğu ilçelerde AKP’nin oy oranının % 50’nin üzerinde olması tesadüf değildir. Bunun sosyolojik ve sosyo-politik nedenleri açığa çıkartılmadan ve buna uygun politikalar oluşturmadan İstanbul’daki Kürtlerin toplumsal bir güce dönüştürülmesini beklemek yanıltıcı olacaktır.
Kürtlerin daha çok AKP’nin, Alevilerin ise CHP’nin toplumsal dinamiğini oluşturmasının sosyo-politik nedenleri bulunuyor. Kürt coğrafyasında bulunan bir Kürt veya Alevinin sorunlarıyla, İstanbul’da yaşalan bir Kürt ve Alevinin sosyal talepleri ve öncelikleri değişmiştir. Özellikle 30 yıldan fazladır İstanbul’da yaşayan ailelerin çocukları yeni bir jenerasyonu oluşturduğu ve bunların toplumsal ve gündelik yaşama bakışlarında önemli farklılıklar meydana geldiğini bilerek hareket etmek son derece önemlidir.
Ekonomik, politik ve toplumsal gelişmelerin merkezini oluşturan İstanbul’a özgü bir seçim stratejisinin oluşturulması zorunludur/gereklidir. Bunu yaparken çok daha somut öneri ve taleplerin ileri sürülmesi, her bölgenin ihtiyaçlarını ve sorunlarını belirleyecek bir bildirgenin kamuoyuna açıklanması gerekiyor. Trafikten toplu ulaşıma, kentsel dönüşümden ekolojiye su sorunundan elektirik sorununa, eğitimden sağlığa kadar birçok alanda somut çözüm önerileri geliştirilmelidir.
HDP, toplumun yoksul kitlelerini kazanmak ve daha çok onlardan oy almak zorunda olduğunu biliyor. Bu nedenle seçim çalışmalarının merkezine Şişli, Kadıköy, Beşiktaş, Bakırköy gibi GSMH’deki payı 23 bin doların üzerinde olan bölgeler değil, daha çok toplumun alt katmanlarının yaşadığı Esenyurt, Bağcılar, Pendik, Küçükçekmece, Sultanbeyli, Sarıgazi, Kartal, Esenler gibi bölgeleri esas almak zorundadır. Bu bakımdan HDP’nin rakibi, özellikle yoksul kitlelerin yaşadığı ilçelerde güçlü olan AKP’dir.
Hükümet devlet olanaklarını kullanarak seçimlere gidecektir. Bu bir avantaj olarak görülebilir. Ancak süreç hızla değişiyor. Türkiye’nin içine sürüklendiği ekonomik krizin derinleşmesinin özellikle İstanbul gibi mega kentlerde sosyal ve politik yansımaları çok daha erken ve ciddi oranda hissedilecektir. Bu bakımdan HDP somut halkın çok daha net anlayabileceği politikalar oluşturur ve topluma aktaracak örgütlenme ve propaganda araçları yaratibilirse tahmin edilenden çok daha etkili olabilir.
Sendika.Org, yayın hayatına başladığından bu yana işçi sınıfı hareketinin, solun ve genel olarak toplumsal muhalefetin gündemine ilişkin, farklı politik perspektiflerden düşünsel katkılara açık bir tartışma platformu olagelmiştir. Sitemizde yayımlanan yazılar yayın kurulunun politik perspektifiyle uyumluluk göstermeyebilir. Amacımız, mücadelenin gereksinim duyduğu bilimsel ve politik bilginin üretimini zenginleştirecek tüm katkılara, yayın ilkelerimiz çerçevesinde, olabildiğince yer verebilmektir.