Yaklaşık 7 milyon nüfuslu, halkın çoğunluğunun kırsal bölgelerde yaşadığı, neoliberal ve militarist politikaların yarattığı ağır yoksulluk, işsizlik ve ülkeden göç gibi sosyal problemlerine çözüm arayan, küçük bir Orta Amerika ülkesi Honduras. Zelaya liderliğindeki Honduras yaklaşık bir yıldır, kıtada ABD’nin ekonomik ve politik alanını gittikçe daraltan Fidel Castro ve Hugo Chavez önderliğindeki Latin Amerika için Bolivarcı […]
Yaklaşık 7 milyon nüfuslu, halkın çoğunluğunun kırsal bölgelerde yaşadığı, neoliberal ve militarist politikaların yarattığı ağır yoksulluk, işsizlik ve ülkeden göç gibi sosyal problemlerine çözüm arayan, küçük bir Orta Amerika ülkesi Honduras.
Zelaya liderliğindeki Honduras yaklaşık bir yıldır, kıtada ABD’nin ekonomik ve politik alanını gittikçe daraltan Fidel Castro ve Hugo Chavez önderliğindeki Latin Amerika için Bolivarcı Alternatif (ALBA) üyesi ve kıtada Chavez önderliğinde genişleyen ABD ve neoliberalizm karşıtı entegrasyon sürecinin bir parçası.
Muhalif ve güçlü bir halk hareketinin desteğine sahip olan Honduras’ın solcu cumhurbaşkanı Manuel Zelaya, görev süresinin 4 yıl daha uzatılmasını da içeren anayasal reform için referandum yapma sözü vermiş ve geçen hafta “referanduma gidilmesi durumunda Honduras askerinin görevini yapmayacağını” açıklayan genelkurmay başkanını görevden almıştı.
Güney Amerikada yaşadığı ekonomik ve politik gerilemeyi, Orta Amerikada da yaşamaya tahammülü olmayan, ekonomik krizin tam ortasındaki ABD emperyalizmi, 70’li yıllardan ezberine aldığı ‘darbeler ile iktidarı ele geçirme’ denemesini bu kez Honduras’ta gerçekleştiriyor.
Bu müdahale ABD’nin kıta politikası açısından, Chavez önderliğinde genişleyen entegrasyon sürecine, Orta Amerika’da jeopolitik bir sınır çekme ve entegrasyon sürecinin bileşenlerine gözdağı verme denemesi olarak da okunabilir.
Latin Amerika’nın solcu cumhurbaşkanları ise Honduras’taki demokrasi karşıtı darbeyi, yaptırımlar uygulama olasılığını da açık bırakarak kınadıklarını bildirirlerken, başta Venezüella, Nikaragua ve Küba olmak üzere birçok Latin Amerika ülkesinde darbe karşıtı halk gösterileri düzenleniyor.
Şu anda Honduras’ta on binlerce kişi ülkede ekonomik-politik gücü ve medyayı elinde bulunduran oligarşinin önderliğindeki ABD destekli askeri darbeyi sokakta protesto ediyor. Binlerce kişiden haber alınamıyor. Başkentteki göstericilerin bir bölümü Başkanlık Sarayı’na ulaştı, güvenlik kuvvetleri silah kullanarak halkın Başkanlık sarayına yaklaşmasını önlemeye çalışıyor ancak tüm tehditlere rağmen protestolar sürüyor. Diğer şehirlerden binlerce kişi başkente (Tegucigalpa) ulaşmak üzere harekete geçti. Honduras’taki çeşitli halk hareketleri de ortak bir bildiri yayımlayarak, darbeye izin vermeyeceklerini ve mücadele edeceklerini deklere ettiler.
11 Nisan 2002 darbesinde Chavez’i darbecilerin elinden almayı başaran Venezüella halkı, birleşen halkın bu güce sahip olduğunu Latin Amerikalı kardeşlerine ve dünya halklarına “yeniden” göstermişti.
Şimdi de diğer Latin Amerikalı kardeşleri ve onların iktidara getirdikleri cumhurbaşkanlarıyla birlikte ABD emperyalizmi ve Honduras oligarşisinin karşısında, Honduras halkının haklı ve dönemsel olarak tarihsel mücadelesini destekliyorlar.
Kübadan Bolivya’ya, Ekvatordan Honduras sokaklarına kadar söyledikleri şu;
Birleşen halk yenilmez!
Caracas-Venezüella / Mustafa Özdemir