CHP Genel Başkanı Özgür Özel olağanüstü MYK toplantısı sonrasında basın toplantısı yaptı. Özel, CHP’li belediyelere yönelik operasyonların hukuki bir yanının olmadığını ifade etti. Aziz İhsan Aktaş’ın AKP’li belediyeler ve kamu kurumlarıyla da ilişkili olduğunu ancak sadece CHP’li belediyelerin yargılamaya konu olduğunu ifade eden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’e de seslenen Özel şunları söyledi:

Bu operasyon kirli operasyondur. Bunun başında bir siyasetçi vardır. Akın Gürlek eski bakan yardımcısı, buz gibi siyasi makamı vardır. Maaşı ile alamayacağı yat ile gezip villada kalan adamın hesap soracağını kimse düşünmesin. Tuzla’da yazlık bir villa var mı? Aileden Vanlı bir iş adamı borçları ödüyor mu? Üsküdar’da bir daire alınıp bir yakına verildi mi? Soruyorum. Kolay iş o raddeye gelince önceki gibi kaçarım diye düşünüyor. Zekeriya Öz elbette gelmez onlar ortaktı. Kırmızı bülteni çıkartıp teker teker hesap soracağız. Gişeden yatırılan kredi kartı ödemelerinin bulunmayacağını mı sanıyorsun? Bu kadar pisliğin içinde hava yaratıyor.

Erdoğan’a meydan okudu

Özel, Tayyip Erdoğan’a da meydan okuyarak erken seçim çağrısı yaptı. Erdoğan’ın anketlerde birinci parti oldukları yönündeki açıklamalara cevap veren Özel, “madem birinci partisin gel sandığa gidelim” dedi. 2 Kasım’a erken seçim çağrısı yapan Özel, “Bu millet sandık kurulsun diye ne mücadele verdiyse, sandık konulsun diye de o mücadeleyi verir. Ondan sonra Mısır’daki meydanı izlediğiniz gibi TV’den izlersiniz demokrasi meydanlarını” dedi.

Özel şunları söyledi:

Erdoğan’a soruyorum uçaktaki gazetecilere de söylüyorum. Sorular belli cevapları Erdoğan veriyor. Bir tane kayıt var mı o soru cevapların? Soruya bak CHP anketlerde önde olduğunu iddia ediyor diyorlar o da cevap veriyor AKP anket yaptırıyor biz birinci partiyiz diyor. Hodri meydan gel madem birinci partisin gel sandığa gidelim. Allah’ın korkağı sen birinci parti olsan parende atarak sandığa gidersin.

Günlerdir yalvarıyor bana. ‘Gel Ankara’da otur.’ Güya mitinglerden rahatsız değilmiş. ‘Ankara’da otur, İstanbul’da miting yapma.’ Açık açık söylüyor. ‘Ekrem’i bırak.’ Orada bir tane de kılıç koymuş tepeme. Yok 30 Haziran, yok 8 Eylül. ‘Gel partinin başına geç.’ Senin icazetinle partinin başında oturacağıma namusumla Silivri’de Ekrem Başkanın yanında yatarım seçime kadar. Yok öyle şey. Bu akşam Amasya siyaseti yapıyorum Orada oturacağıma ilk seçimlerde siz sepetlenene kadar hapiste yatmayı göze almışım ben. Bir yolu var susturmanın. Onu da anam, babam, evladım üzülmesin diye ben söylemiyorum. Yiyorsa sustur. O zaman da bu millet sana ne yapacağını bilir. Ben susmayacağım bir yolu var susmanın onu da demeyim anam babam üzülür. Korku filmini size izletmeyen ne olsun. 2 Kasım’a sen sandık koymazsan ben kasıma sandık koyacağım. Sandığı hangi ellerle kurduysak bunu kaldırmaya çalışırsan kuran ellerle kurtarırız. Sandık korunsun diye mücadele veririz. Ondan sonra Mısır’daki meydanı izlediğiniz gibi izlersin. Kimseyi darbe ile tehdit etmiyoruz ama sandığı almaya kalkarsanız millet kendi eliyle o sandığı geri getirir. 2 Kasım’da yüreği yeteni seçime bekliyorum. Kasımpaşa delikanlısıysan gel.

Halkı sokağa değil demokrasi eylemlerine davet ediyorum. Sokağa davet edeceğim günü ben biliyorum. Bana bu milleti sokağa davet ettirme aklını başına topla.

Erdoğan’a son sözüm seni yüzde 29’la orada oturtmayacağız Erdoğan. Hiç rahat etme aparatlarına güvenme.

Sendika.Org