Şişli Belediyesi kayyumu Cevdet Ertürkmen’in hafta sonu mesailerini kaldırarak vardiya sistemine geçme kararı almasına karşı belediye işçileri direnişe dört gündür direniyor. Sendika.Org’a konuşan ve dört gündür açlık grevinde olan DİSK/Genel-İş İstanbul 3 No’lu Şube Başkanı Zeynel Yiğit “Bu saldırılara boyun eğersek, ileriki toplu sözleşme dönemlerinde daha büyük hak kayıplarıyla karşı karşıya kalabiliriz. Bu süreci bir psikolojik savaş olarak görüyoruz” dedi
Şişli Belediyesi kayyumu Cevdet Ertürkmen’in hafta sonu mesailerini kaldırarak vardiya sistemine geçme kararı almasına karşı belediye işçileri direnişe dört gündür direniyor.
HAFTA SONU TATİLLERİ İÇİN DİRENEN ŞİŞLİ BELEDİYESİ İŞÇİLERİ, DİRENİŞİN DÖRDÜNCÜ GÜNÜNDE
Yapılmak istenen düzenlemeye karşı dört gündür açlık grevinde olan DİSK/Genel-İş İstanbul 3 No’lu Şube Başkanı Zeynel Yiğit, Sendika.Org’a konuştu.
Zeynel Yiğit, temizlik işçileri ve şoförlerin üç vardiyalı çalıştıklarını belirtirken işçilerin hafta sonu tatilinin kazanılmış bir hak olduğunun altını çizdi. Toplu iş sözleşmesinde 25. maddeyle işçilerin hafta sonlarında çalışmamalarını ve mesai saatlerinin korunduğunu hatırlatarak çalışma saatlerine de ciddi müdahalelerde bulunulduğunu aktardı. Yiğit, konuşmasına “Bu müdahale, işçileri köle gibi çalıştırmaya yöneliktir” diye konuştu.
Memleketteki ekonomik krize dikkat çekerek konuşmasına devam eden Yiğit, “Ülkede ciddi bir ekonomik kriz var. Ancak bu krizin sebebi işçiler, emekliler ya da gençler değil. Sorumlular, bu ülkeyi yöneten siyasetçilerdir. Belediyelerdeki krizlerin arkasında da yolsuzluklar yatıyor. Kayyumlar bu yolsuzlukların üzerini örtüp, faturayı işçiye kesmeye çalışıyor” ifadelerini kullandı.
Yiğit, yapılmak istenen düzenlemenin hafta sonu tatillerini iptal edip işçileri uygun olmayan saatlerde çalıştırarak mesai ücretlerinden tasarruf ettirme hesabının yapıldığını söylerken bu yöntemin doğru ve adil olmadığını ve “Çalışandan değil, çalandan hesap soralım” sloganıyla karşı çıktıklarını dile getirdi.
Hafta sonu tatilinin hak olduğunu tekrar eden Yiğit, bu düzenlemenin sosyal hakkı gasp ederek, işçileri sessiz köleler haline getirmek olduğunu ve bu yaklaşımın demokrasiye ve insan haklarına aykırı olduğunu vurgulayarak konuşmasına şöyle devam etti:
Ülkenin cumhurbaşkanı 2025’i “Aile Yılı” ilan etti. Ancak onun atadığı kayyumlar, işçilerin aile bağlarını zayıflatmakla meşgul. Aile birliği mi, yoksa kölelik düzeni mi? Bu sorunun cevabı meydandadır…
Yiğit, kayyumun yapmak istediği uygulamalar, önceki belediye başkanının da hedefinde olduğunu ifade ederek Maltepe’den gelen yeni yönetim ekibinin, aynı emek düşmanı zihniyetle hareket ettiğini ayrıca bu ekibin, dört ay önce de benzer adımlar atmak istediğini ve “Cumartesi-pazar tatilimizi size yedirmeyeceğiz” diyerek engellediklerini aktardı.
“2024’te çıkan yasayla birlikte birçok işçi emekli oldu. Yerlerine yeni işçi alınmadı. Şimdi iki kişinin yaptığı işi tek kişi yapıyor. Buna rağmen belediye yönetimi işçilerin fedakârlığını görmezden geliyor” diye konuşan Yiğit, konuşmasına şöyle devam etti:
Bu yapılanlar açıkça mevcut toplu iş sözleşmesine bir saldırıdır. Bizim sözleşmemiz birçok belediyeye kıyasla daha avantajlı maddeler içeriyor. Örneğin, biz vergi dilimine tabi değiliz. Maaşlarımız net üzerinden hesaplanır. Bu, Türkiye’de nadir görülen bir uygulamadır ve şimdi bu hakka da göz dikilmiş durumda.
Bu saldırılara boyun eğersek, ileriki toplu sözleşme dönemlerinde daha büyük hak kayıplarıyla karşı karşıya kalabiliriz. Bu süreci bir psikolojik savaş olarak görüyoruz.
İşçiler üzerinde ciddi baskılar var. Amirler bile bu baskıların dışında kalamıyor. Ancak biz işçilere şunu söylüyoruz: Haklarınızı savunun, rıza göstermeyin. Çalışma saatleri değiştirilecekse işçinin rızası şarttır…
Açlık grevinin dördüncü gününde belediyenin önünde 7/24 nöbette olduklarını, daha öncede benzer grevler yaptıklarını yine yapacaklarını ve toplu iş sözleşmesini deldirtmeyeceklerini ifade eden Yiğit, “Eğer bu gidişat sürerse, 2025 yılı işçiler için bir ‘direniş yılı’ olacak. Sadece biz değil, demokrasiye ve emeğe saygı duyan tüm yurttaşlar bu mücadelede yer alacaktır” dedi.
Sendika.Org