Türk Tabipleri Birliği’nin (TTB) İstanbul’dan başlattığı “Beyaz Yürüyüş” ikinci gününde Kocaeli’nin birçok noktasındaki açıklamalarla devam etti
Türk Tabipleri Birliği’nin (TTB) İstanbul’dan başlattığı “Beyaz Yürüyüş” ikinci gününde ilk durak olan Gebze’ye ulaştı. Gebze Kent Meydanı’nda açıklama yapıldı. Oradan da İzmit’e devam etti. İzmit’te de Merkez Bankası önünde, İzmit Kent Meydanı’nda, Mimarlar Odası Taş Bina Salonunda açıklamalar yapıldı.
TTB’nin “Başka bir sağlık sistemi mümkün” diyerek başlattığı ve “Beyaz Yürüyüş” adının verildiği yürüyüşün ikinci gününde Gebze’de basın açıklaması yapıldı. Yapılan yürüyüşe Gebze Sendikalar Birliği de destek verdi. “Kurtuluş yok, tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz”, “Ücretsiz sağlık, ücretsiz eğitim” ve “Sağlıkta ticaret ölüm demektir” sloganları atıldı.
Beyaz Yürüyüşümüzün 2. Gününde Gebze’deyiz
📢 #BaşkaBirSağlıkSistemiMümkün
— Türk Tabipleri Birliği (@ttborgtr) February 26, 2025
Açıklamada Kocaeli Tabip Odası Genel Sekteri Kenan Cibaroğulları konuştu. Cibaroğulları’nın konuşması şöyle:
Yol kadar yolculuk da yolda kiminle olduğun, kimlerle yolculuk ettiğin de önemlidir. Bu yolculuktaki desteğiniz için şeref duyduk, mutlu olduk, teşekkür ediyoruz hepinize. Çok yılgınız. Bir bütünün bütün parçaları olarak çok yılgınız. Hekimler, sağlık çalışanları, artan iş yükü, iş baskısı, 5 dakikada hasta muayenesi, maddi zorluklar ve siyasette sistemin hatalarının hekime yüklenmesi nedeniyle hekime karşı, sağlık çalışanlarına karşı yapılan rahatsız edici davranışlar nedeniyle çok yılgın, bitkin, isteksiziz. Peki, bu bütünün diğer parçası siz sevgili Gebzeliler, sevgili yurttaşlar, siz mutlu musunuz? Hastanelerden bir şekilde randevu bulsanız bile modern ve daha büyük olduğu gözüken binalarda sağlık hizmeti aldığınızda sağlığınıza kavuşabileceğinizi ve bunun bir şekilde daha iyi bir sonuca geldiğini düşünüyor musunuz? Peki ya sonra, ameliyat günü alabiliyor musunuz? Mutlu musunuz özetle? Sağlık sadece fiziksel olarak değil, ruhsal olarak da iyilik hâlidir. O yüzden mutluluk da aslında sağlığımızın bir parçası. Ne yazık ki sanıyorum, çoğumuz için bu sorunun cevabı hayır olacak. Biz de yılgınlığımızı bir kenara atmak zorundayız. Bu daha başlangıç diyoruz. Sağlık sistemi çöktü. Yeni bir sağlık sistemi, başka bir hekimlik ortamı mümkün diyoruz.
Gebze Sendikalar Birliği adına konuşama yapan Birleşik Metal-İş 2 No’lu Şube Başkanı Necmettin Aydın Beyaz yürüyüşü selamlayarak şöyle konuştu:
Elbette bizler fabrikalarda sağlıkla ilgili, hastanelerle ilgili özellikle randevularla ilgili çok önemli sorunlar yaşıyoruz. Bir sağlık bakanı düşünün bakan olmuş hastaneleri var. Bir eğitim bakanı düşünün özel okulları var. dolaysıyla sizlere baktığımız zaman tamamen patronlara, tamamen ücrete dayalı bir sistemle karşı karşıyayız. Bu belirsiz hükümet sistemine karşı hep birlikte bir mücadele içerisindeyiz. Bizler fabrikalarda greve çıkarken, grevlerimiz yasaklanıyor. Doktorlar muayenehanelerde şiddete maruz kalırken, öğretmenler atanamıyor. Bütün toplum kesimleri olarak mağduriyet yaşıyoruz. Buna karşı hep birlikte mücadele içerisinde olmamız gerekiyor. Bizler Gebze Sendikalar Birliği olarak bunun farkındayız bu yürüyüşü gönülden destekliyoruz.
TTB Merkez Konseyi 2. Başkanı Pınar Saip Gebze’nin bir işçi bölgesi olduğunu hatırlatarak şöyle konuştu:
Kendileri taşeronlar aracılığıyla iş yeri patronlarının emri altında çalışmak zorunda. Oysa bağımsız bir iş yeri hekimliği mümkün. Sağlıklı koşullarda işçilerimizin çalışması mümkün. İş cinayetleri, önlenebilir ölümler arasında. Gebze’de diğer bir önlenebilir ölüm hava, sanayi kirliliği ve bunların yol açtığı hastalıklar. Biz bunları biliyoruz. Ülkemizde maalesef Sağlık Bakanlığı, hastaların çok fazla olmasıyla övünüyor. Yılda 1 kişi 11 kez hastaneye başvuruyor. Bu övünülecek bir şey değil. Mühim olan halkımızın hastalanmaması, bunun için de iş yeri güvenliğinin önlemlerinin alınması, halk sağlığı önlemlerinin alınması, parasız eğitim ve sağlık hizmetinin alınması, ulaşılabilir olması, bunlara nitelikli yetişmiş hekimlerin olması, sağlık çalışanlarının olması, yeterince beslenmemiz gerekli ancak böyle sağlıklı olabiliriz. Koruyucu hekimlik böyle olabilir. Birinci basamak sağlık hizmetlerinin özellikle güçlendirilmesine büyük bir ihtiyaç var. Biz başka bir sağlık sistemi mümkün diyoruz. Bunların hepsi olabilir. Yeter ki bütçeden buna daha fazla pay ayrılsın. Tüm basamaklara gerekli destek verilsin. Bizler hastalarımıza yeterince zaman ayırabilelim, onların dertlerini dinleyelim. Bir set zinciri kurulsun ve onları sağlıklı bir şekilde sürecek katabilelim. Bu daha başlangıç diyoruz. Daha iyi bir Türkiye’yi kurmak için de hep birlikte mücadelemize devam edeceğiz.
Tarihi Fevziye Camii önünde bir araya gelerek Kent Meydanı’na doğru yürüyüşe geçen hekimler, “Sağlık haktır, satılamaz”, “Sağlıkta şiddet sona ersin” “Örgütlü emek, sağlıklı toplum” yazılı dövizler taşıyarak, “Herkese eşit ücretsiz sağlık”, “Sağlıkta ticaret ölüm demektir”, “AKP sağlığa zararlıdır” sloganları attı.
Yürüyüşün ardından hekimler Kent Meydanı’nda basın açıklaması yapıldı.
Beyaz Yürüyüşümüzün 2. Gününde İzmit’teyiz
📢 #BaşkaBirSağlıkSistemiMümkün
— Türk Tabipleri Birliği (@ttborgtr) February 26, 2025
Kocaeli Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Ayşe Engin Arısoy, ‘Başka bir sağlık sistemi mümkün’ seslenişiyle İstanbul’dan yola çıktıklarını belirterek şöyle konuştu:
Bugün bu yürüyüşü başlatma nedenimiz bu sağlık sistemindeki çöküş ve bunun karşılığı olarak ‘Başka bir sağlık sistemi mümkün’ seslenişiyle İstanbul’dan dün yola çıktık. Öyle bir sağlık sistemi ki şu anki bize dayatılan dünyada eşi ve benzeri yok. Öyle ki bir yanda siyasal erkin destek ve her yönden yanında olduğu özel hastaneler, özel ticari sağlık sektörü, öte yanda artan hasta talebi yüzünden giderek eriyen sağlık hizmeti almış insan gücünü giderek kaybeden kamu sağlık sistemi. Bu iki sistem arasında kalan hasta derdine derman aramaktan yoruluyor ve çoğu kez de dermanını bulamıyor. İşte biz bunun için buradayız. İstiyoruz ki herkese ulaşılabilir bir sağlık hizmeti sunalım.
Arısoy’un ardından söz alan Türk Tabipler Birliği Başkanı Prof. Dr. Alpay Azap ise, hekimlerin son derece kötü ve dayanılmaz koşullarda hizmet vermeye çalıştığını ve bunun karşılığını da hiçbir şekilde alamadıklarını ifade ederek şunları söyledi:
Bizim beklediğimiz karşılık manevi bir karşılıktır. Biz öncelikle hizmet verdiğimiz hastamızın yüzünün gülmesini bekleriz. Ona faydalı olduğumuzu görmek isteriz. Ama ne yazık ki bizim çalışma ortamlarımız, bizim bu zevkten mahrum ediyor diyebilirim. Çünkü, çok az zamanımız var. Çok fazla sayıda hastaya bakmamız istendiği için polikliniklerde, aile sağlığı merkezlerinde neredeyse tuvalete gitmeden, bir damla su içmeden, çay içmeden, aralıksız çalıştığımız halde, hastalarımızın yüzünü güldüremiyoruz. Çünkü bir hastayı ayırabildiğimiz en uzun süre beş dakikayı geçmiyor. Beş dakikada sağlık olmaz. Beş dakikada bir insanın sağlık sorununu anlayıp çözebilmek mümkün değildir. Dolayısıyla bu bize ciddi bir tükenmişlik getiriyor. Mesleğimizi yaparken mutlu değiliz. Karşılığını ne manevi olarak alabiliyoruz ne de maddi olarak. Kamu hastaneleri de özelleşti. Çünkü kamu hastanelerinde performans var artık. Yani kamu hastanesinde çalışan hekimler, sağlık emekçileri de ay sonunda ne kadar ücret alacaklarını bilmeden çalışıyorlar.
Beyaz Yürüyüşümüzün 2. Gününde İzmit’teyiz
Beyaz Yürüyüş Konuşması – TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Alpay Azap
📢 #BaşkaBirSağlıkSistemiMümkün
— Türk Tabipleri Birliği (@ttborgtr) February 26, 2025
Sendika.Org