“Sansürler, medyaya sopa olarak gösterdiği RTÜK cezaları, etki ajanlığı gibi yaptırımlarla gazeteciliği engellemeye çalışan iktidar, tüm bunlara karşı mücadeleden vazgeçmeyen gazetecilere de her türlü şiddeti uygulamaktan geri kalmıyor. Bunların ortasında halkın haber alma hakkı için gözaltına alınmayı, tutuklanmayı ve hapis yatmayı göze alan kadın ve LGBTİ+ gazeteciler, halkın haber alma hakkının engellenmemesi için iktidar erkleriyle de başa çıkmaya çalışıyor”
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla basın açıklaması yapan Kadın Gazeteciler Derneği, kadın ve LGBTİ+ gazetecilerin meslekte şiddet, mobing ve saldırıya maruz kaldığını belirterek meslekte feminist mücadelenin önemine dikkat çekti.
Kadın Gazeteciler Derneği, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla Mersin’de Özgür Çoçuk Parkı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya sadece kadın gazeteciler değil, kadın örgütleri de katılım sağlarken, Kadın Gazeteciler Derneği Başkanı Ayşenur Önal, açıklamada söz aldı.
2024 yılında kadın gazetecilere yönelik yaşanan hak ihlallerinin uluslararası hukuk ilkelerine ve basın özgürlüğüne karşı işlenmiş suçlar olduğunu belirten Önal, şunları ekledi:
Sadece 2024 yılında kadın gazeteciler olarak yaşadığımız hak ihlalleri, uluslararası hukuk ilkelerine ve basın özgürlüğüne karşı işlenmiş bir suç durumu teşkil ediyor. Mesleğini baskılar, sansürler ve şiddet sarmalı ortasında yapmaya çalışan kadın ve LGBTİ+ gazeteciler; bir de iş yerlerindeki düşük ücretler, mobbing ve cinsiyet ayrımcılığı ile başa çıkmaya çalışıyor.
İktidarın toplumun her kesimine yönelik baskı ve şiddet politikalarını sürdürdüğünü ve gazeteciliği engellemeye çalıştığını vurgulayan Önal, “Sansürler, medyaya sopa olarak gösterdiği RTÜK cezaları, etki ajanlığı gibi yaptırımlarla gazeteciliği engellemeye çalışan iktidar, tüm bunlara karşı mücadeleden vazgeçmeyen gazetecilere de her türlü şiddeti uygulamaktan geri kalmıyor. Bunların ortasında halkın haber alma hakkı için gözaltına alınmayı, tutuklanmayı ve hapis yatmayı göze alan kadın ve LGBTİ+ gazeteciler, halkın haber alma hakkının engellenmemesi için iktidar erkleriyle de başa çıkmaya çalışıyor” dedi.
Erkek egemen medya sektöründe kadın gazetecilerin sıklıkla “görünmez” kılındığını belirten Önal, mesleklerini icra ederken daha fazla baskı ve tehdit altında kaldıklarını ifade etti. Önal, LGBTİ+ gazetecilerin cinsel yönelimleri ve cinsiyet kimlikleri nedeniyle dışlandığını, görmezden gelindiğini ve tehditlerle karşı karşıya kaldığını belirterek şöyle devam etti:
Özellikle erkek egemen medya sektöründe, kadın gazeteciler sıklıkla ‘görünmez’ kılınmakta ve haberlerde yer almaktan ziyade, sekreterlik veya hizmet gibi ikincil rollerle sınırlandırılmaktadırlar. LGBTI+ gazeteciler ise cinsel yönelimleri ve cinsiyet kimlikleri nedeniyle dışlanmakta, görmezden gelinmekte hatta hedef gösterilmekte ve tehditlerle karşı karşıya kalmakta. Yaşam haklarına yönelik saldırılar nedeniyle birçok LGBTI+ gazeteci, kimliklerini saklıyor, sadece mesleki yaşamlarını değil, kişisel kimliklerini de gizli tutmak durumunda kalıyor.
Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği’nin “2024 Kadın Gazetecilere Dönük Hak İhlalleri Raporu”nu paylaşan Önal, 2024 yılında kadın gazetecilere yönelik birçok hak ihlali gerçekleştiğini dile getirdi. Önal, bu hak ihlallerini şöyle özetledi:
Rapora göre; saldırıya uğrayan kadın gazeteci sayısı 30, evine baskın düzenlenen 10, ifadeye çağrılan 8, yakalama kararı çıkartılan 3, tutuklanan 4, kötü muameleye maruz kalan 45, tehdit edilen 17, haber takibi engellenen 40 ve hapishanelerde gazetecilere yönelik ihlaller ise 8 olarak yer aldı. 2024 yılında 37 gazeteci hakkında soruşturma, 29’u hakkında dava, 25’i hakkında ise yargılandığı davada ceza istendi. Raporda 1 yılda gazetecilere verilen toplam hapis cezası ise 52 yıl 9 ay 17 gün olarak belirtildi.
Önal, Kadın Gazeteciler Derneği olarak mesleklerini yaparken karşılaştıkları erkek-devlet şiddetine karşı mücadele ettiklerini ve medya sektöründe her türlü ayrımcılığa karşı durmanın toplumun her kesiminin sorumluluğu olduğunu söyledi.
Son olarak, Akdeniz Belediyesi Eş Başkanları Nuriye Arslan ve Hoşyar Sarıyıldız, Başkan Yardımcısı Özgür Çağlar ile meclis üyeleri Neslihan Oruç ve Hikmet Bakırhan’ın sabaha karşı evlerinde gözaltına alınmasına değinen Önal, bu gözaltların demokrasiye ve halkın iradesine açık bir saldırı olduğunu ifade etti.
Sendika.Org