Hatay’ın Antakya ilçesine bağlı Akevler Mahallesi’nde evleri yıkılmak istenen mahalle halkı eylemdeydi. Daha önce rezerv alan içerisindeki evlerinin yıkımına karşı dava açan ve yürütmeyi durdurma kararı alan mahalle sakinleri, evlerin sağlamlık testine tabii tutulması için karot örneği almak isteyen yıkım şirketi görevlilerine izin vermedi. Alınan örneklerin objektif şekilde değerlendirilmeyeceğini, alınan örneklerin evlerinin yıkılması için gerekçe yapılacağını ifade eden mahalleliler hem hukuki hem de fiili direnişlerinin devam edeceğini aktardı.

Rezerve Hayır Platformu adına söz alan Hasan Özgün konuşmasında şöyle konuştu:

Evlerimize asılan tebligatlarla süreç başladı. Henüz evlerin içindeyken yıkım ekipleri, ayrıştırma ekipleri buradan kaç kilo plastik ya da kaç kilo demir alacaklarının hesaplarını yapmak için geldiler. Onları gönderdiniz. Ölçümcüler geldiler, fotoğraflamaya geldiler, yıkmaya geldiler, kepçeler geldiler. Geldiler de geldiler, sizi bu mahalleden göndermeye geldiler. Ama Akevler halkı, Akevler mahallesi sakinleri hala Akevler’de duruyor, durmaya devam edecek. Çünkü bu mahalle bizim dedik. direnerek, nöbet tutarak, omuz omuza dayanışarak, mücadele ederek bu mahalleye sahip çıkan bütün mahalle sakinlerini tebrik ediyorum. İyi ki varsınız. Hepimizin yolu açık olsun. Yakın bir zamanda toplu açtığımız davanın ilk sonucu ara kararı geldi. Ve bu karar hepimizin yüzünü güldürdü. Hak yerini buldu dedik, yürütmeyi durdurma kararı aldık. Fakat bu yürütme durdurma kararını tanımayan birileri var. Mahkeme kararını tanımayan, mahkeme kararına rağmen bildiklerini okumaya çalışanlar var. Birkaç haftadır fiili olarak direnerek, nöbet tutarak bu keyfi, hukuksuz, yasa dışı, kuralsız uygulamayı engellemeye çalıştık. Şimdi bunu bütün dost düşman bilsin. Kamuoyuna duyurmak için buradayız ve ardından da heyetler kuracağız. Bütün yetkili makamlara o heyetle gidip görüşmeler yapacağız.

Yaşanan olayı anlatan mahalle derneği başkanı Yılmaz Özgün konuşmasında gelen şirket yetkililerinin kendilerini önce valilik görevlisi olarak tanıttıkları, buna dair bir belge veya kimlik istendiğinde ise Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan geldiklerini iddia ettiklerini söyledi. Özgün konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

Bizim mahallemiz komple yürütmeyi durdurma kararı aldı ama bazı insanlar bazı arkadaşlar bu kararı tanımıyorlar. Nasıl tanımıyorlar? Smart isimli bir şirkete ait personeller geldiler ve dediler ki biz bu size verilen kararları tanımıyoruz. Sen kimsin, neye istinaden tanımıyorsun diye sorduğumuzda valilikten geldiklerini söylediler ancak valilikten geldiğine dair bir belge veya kimlik göstermelerini istediklerimizde Çevre ve Şehircilikten geldiklerini iddia ettiler. Nereden geldikleri  belli değil. Geliyorlar ve burada ahkam kesiyorlar. Mahkemenin, hakimlerin bana vermiş olduğu kararı sen nasıl tanımazsın dedim onlar sizi avutuyorlar dedi. Biz her şekilde burayı yıkacağız dedi. Herkes şahit bu işe. Siz eğer bu şekilde bu mahalleyi yıkacaksanız biz de sizlere yıktırmayacağız biz buradayız, gelin bakalım nasıl yıkacaksınız dedik. O zaman da sizinle uğraşacağımıza biz polisleri getiririz, polis gücüyle sizi, bu mahallenizi boşaltırız dediler. Bunlar çevre ve şehircilikte çalışan şefim diyebiliyor, gelip bize burada ahkam kesiyor. Bir nevi terör estiriyor mahallede. Yani diyor ki kardeşim ben senin evinden karot almaya geldim. Benden izinsiz evime giriyor. Bütün taşıyıcı kolonlarımı delik deşik ediyor. Yani benim hasarsız olan binama resmen hasar veriyor. Biz buna karşıyız. Biz ne pahasına olursa olsun biz evlerimizi boşaltmayacağız ve o karotu o insanlara vermeyeceğiz. Herkes bunu bilsin.

Sendika.Org/Hatay