“Zeytini ve Zeytinlik Alanları Koruma Kanunu” olarak bilinen ve 1939 yılında yürürlüğe girmiş olan “3573 Sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun” bu güne kadar zeytinliklerin korunmasında, madencilik, enerji ve inşaat şirketlerinin zeytinlik alanları yağmalamasını engellenmekte kilit rol oynadı. AKP iktidarı da doğayı metalaştırma hedeflerini içeren neoliberal politikaları uygulayabilmesinin önünde bu kanunu hep engel olarak gördü. Bu kanunu işlevsiz kılabilmek için değişik konularda çıkarttığı yönetmeliklerle defalarca delmeye çalıştı. Bu yasayı delme çabalarından birisi de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın 1 Mart 2022 tarihinde çıkarttığı “Maden Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” olmuştu.

Çiftçiler Sendikası (ÇİFTÇİ-SEN) yönetmelik çıkar çıkmaz Danıştay’a dava açmış ve öncelikle yürütmenin durdurulmasını, ardından da yönetmeliğin Zeytinlik Alanların talanına yol açacak maddesinin iptal edilmesini talep etmişti. Danıştay 8. Daire bu talebi uygun görerek “Yürütmeyi Durdurma Kararı” vermişti. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı bu karara ve 8. Dairenin yetkisine itiraz etmişti. Dosya “Danıştay İdari Dava Daireler Kurulu”na gitti. Danıştay Sekizinci ve Onuncu Dairelerinin müşterek oluşturulan Danıştay İdari Davalar Daireler Kurulu da 13 Eylül 2022 tarihinde oy çokluğuyla “Yürütmeyi Durdurma Kararı” vermişti.

Yönetmeliğin iptaline ilişkin dava devam ediyordu. Davanın görüldüğü Danıştay 8. Daire 04/09/2024 tarihinde kararını verdi. Oy birliği ile verilen kararda Çiftçiler Sendikası’nın (ÇİFTÇİ-SEN) haklı olduğu “3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı Ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun uyarınca korunma altında bulunan zeytinlik sahalardaki faaliyetlerin Kanun ile düzenlenmesi gerektiği ve esasen davalı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın bu alanı kendi başına yönetmelik ile düzenleme yetkisi bulunmadığı”nı (Danıştay 8. Daire Esas No: 2022/1634 Karar No: 2024/4305) bir kez daha iktidara hatırlattı.

ÇİFTÇİ-SEN tarafından yapılan açıklamada şunlar söylendi:

Zeytinler ve Zeytinlikler bir kez daha yok olmaktan kurtarılmıştır.

AKP iktidarı artık Tarım Arazilerini, Zeytinleri ve Zeytinlik alanları yok etme politikalarından vazgeçmelidir. Doğayı meta olarak görmemeli, tüm canlıların yaşam alanı olarak görmelidir.

Bilinmelidir ki ÇİFTÇİ-SEN olarak tarım arazilerinin, zeytinlik alanların yok edilmesine dö-nük politikaların karşısında durmaya, mücadele etmeye devam edeceğiz. Çünkü biz BM Genel Kurulu’nda kabul edilen “Köylü Hakları Deklerasyonu”na uygun davranmaya çalışıyoruz ve siya-si iktidara da “Köylü Hakları Deklarasyonu”na uygun davranması için mücadele ediyoruz.

Sendika.Org