Artan mal dolaşımı nedeniyle özellikle tüketimin can damarı olan kentsel alan yakınlarında sayıları giderek artan dev ikmal ambarlarının inşa edilmekte olduğunu görüyoruz. Ayrıca kent içinde özellikle e-ticarete yanıt vermek amacıyla da orta ve küçük boy ambarlar inşa edilmektedir
“Ultra liberal fareler dans ediyor ve bizi hipnotize ediyor. Biz kediler, gözü kamaşmış, karnı tok ve tümüyle uyuşmuş olarak derin bir uykuda geziyoruz.”
Philippe J.Dubois, La Grande Amnésie écologique, 2012.
Son üç yüz yılda, ülke içinde ya da ülkeler arasında olsun, küresel ekonomi üretim ve tüketim yerleri arasında giderek artan bir ayrışma gördü. Uluslararası ticaret küresel ekonomiden daha hızlı büyüdü. Sermaye hareketleri ise daha fazla artış gösterdi. Küreselleşme denilen bu olay kişi ve yerlerin daha fazla birbirine bağlanması, bu bağlantının mal ve özellikle sınır tanımayan bilgi, teknoloji ve bunları destekleyen sermaye sayesinde gerçekleşmesidir. Bu akıma engel olabilecek her türlü idari, finansal, kültürel engel de kaldırılmalıdır. Dünya Ticaret Örgütü bu akımların en iyi bekçisidir. Gittiği yerde insanı ve doğayı sömürerek toplumsal ve çevresel eşitsizlik ve felaketlere yol açtığı gibi bunalımlara neden olduğu gibi yeni kural, kültür, tüketim biçimlerini yayarak tekleşmeye de neden olmaktadır.
Joseph E. Stiglitz’in dediği gibi bu şahane iktisadi sistem sadece “yukardaki”, yani %1’lik zengin kesimin kârı için çalışır.
Sanayi kapitalizmi emekçileri bilgiden ayırır. İşleri bölerek ve mekanik ve tekrarlayıcı bir işleme indirgeyerek emeğin bilişsel boyutunu inkâr eder. Makineye emeği katarak emeği sadece bilimin basit bir uzantısı yapar. İşte ambarlardaki emek, makinelerle ya da robotlarla birlikte tekrarlanan mekanik işlerde kullanılır.
Bu küreselleşme nakliye teknikleri (örneğin dev konteynırlar), stoklama (sözünü edeceğimiz dev ikmal ambarları) ve iletişim araçlarıyla (internet, toplumsal ağlar) sınırlar ötesi akımları (insan hariç) daha hızlı ve daha ucuza yapabilmektedir ki kârını daha fazla artırabilsin.
Küreselleşme ile üretim ve tüketim yerleri arasındaki mesafe giderek artmış olup nakliye büyük ölçüde deniz ulaşımıyla (dev konteynırlar) sağlanmaktadır. Gemi ile 1000 ton taşımanın maliyeti kilometre başına 10 dolardır. Oysa bu maliyet havayolu ile 550 dolara gelmektedir. Mesafenin artmasıyla dev ambarların inşası da zorunlu hale gelip hız kazanmıştır.
Her yıl yüzde 10 artış gösteren e-ticaretin 2026 yılında cirosunun 88 milyar dolara ulaşması bekleniyor.
Fransa’da ikmal (lojistik) sektörünün 2019 yılı cirosu 200 milyar avro olup GSMH’nin yüzde 10’unu oluşturur.
Artan mal dolaşımı nedeniyle özellikle tüketimin can damarı olan kentsel alan yakınlarında sayıları giderek artan dev ikmal ambarlarının inşa edilmekte olduğunu görüyoruz. Ayrıca kent içinde özellikle e-ticarete yanıt vermek amacıyla da orta ve küçük boy ambarlar inşa edilmektedir.
Her türlü yolla teşvik edilen tüketime ambarlar acilen yanıt vermelidir. Ambarların kent içinde ya da kent yakınında olması tüketiciye olan mesafeyi azaltır.
Ambarlar ya e-ticarete dönük olarak çalışır (Amazon gibi) ya da büyük marketlerin (Carrefour gibi) ambarı olarak işlev yapar. ABD’de Walmart Arizona’da 140 bin metrekare, Target Georgie’de 185 bin metrekare, Nike Tennesse’de 260 bin metrekare ve Amazon yine Tennesse’de 355 bin metrekarelik ambar inşa etmişlerdir.
Büyük dağıtım kanalları için alandan ziyade hacim önemlidir.Yükseklik 12-30 metre arasında değişmektedir. Bugün inşa edilen ambarla XXL olup 40 bin metrekareden büyüktür.
Sanayinin işgal ettiği alanların yüzde 15’i ambarlara aittir. 2025 yılında dünya genelinde 27 milyon metrekare ambar gerekli olabileceği öngörülüyor.
Ambarlar tümüyle kapalı olup kimileri bunlara “hayalet depolar” (dark stores) adını vermektedir.
Malların ambarlarda teslim alınmasından stoklanması ve tüketiciye ulaştırılmasına kadar zaman ve emekten tasarruf edilmeye çalışılır. Gerekirse taşeron firmalarla ve işçilerle işbirliğine gidilir.
İaşenin hızla sağlanması için tüketici verileri mevsime ve piyasa eğilimlerine göre düzenlenerek stokların en az düzeye indirilmesi sağlanmaya çalışılır.
İşlerin yürümesi için tüketicinin tercihi önce saptanmalıdır. Toplumsal ağlar bu tercihler için en iyi yoldur. Tüketim alışkanlıklarından hareketle ambarın ne kadar alana sahip olacağı, nerede ve nasıl inşa edileceği saptanır. Dev ambarların kent yakınında, örneğin tarım arazilerinde inşası sorun yaratabilir. Zaten kent yakınlarındaki arsalar da çok pahalıdır. Ulaşım ağları yakınında olması gerekir. Ambarın inşasında tüketiciye ya da yerel yönetime hoş görünmek için “yeşil depo” ya da “sürdürülebilir depo” kavramları da sıkça kullanılır. Çatılar bitki ile örtülmeye çalışılır ya da güneş panelleri ile. İnşası tamamlanan ambarın iç düzenlemesi önem kazanır. İçsel mekanın optimize olması gereklidir.
Malların hazırlanması için ambar içi tümüyle teknoloji ile donatılmış olup görevler otomatik hale gelir. Ambarın kendini yönetmesine çalışılır. Yerden kazanmak gereklidir. Mal ambalajları geri dönüşümlü olarak kullanılır. Tekrarlanan, zor işler ve insan hatasını azaltmak için genelde taşıyıcılar, yük arabaları, alıcılar, robotlar kullanılır ve anında siparişi hazırlarlar. Zamandan kazanmak kârı yükseltir. Bu alanda rekabet acımasızdır.
Ambar içinde kulvarlar geniştir, işaretlidir ve sürekli hareket halinde olan taşıyıcılar görürsünüz.
Yapay zeka kullanılır. Ağır işler için çalışana dış iskelet sağlanarak korunduğu hissi verilir. Aydınlatma (Led lambalar ile sağlanır ve önemlidir), hava niteliği, sıcaklık çalışma ortamı için otomatik olarak ayarlanır.
Teslimat 24-48 saat içinde yapılmalıdır. Gece yarılarına kadar çalışılır. Hazırlanan malların teslimatı için son zamanlarda insansız hava araçları (dron) kullanılmaya başlanmıştır. Sipariş ettiğiniz ayakkabı, şampuan, alkol ya da pizza kapınızın önüne bırakılır. Motorlu kuryeler ise canlarını tehlikeye atarak dur durak bilmeksizin asgari ücret peşinde koşarak teslimatı sağlamaya çalışırlar. Mallar müşteriye ambar yakınında teslim edildiği gibi belirli mekanlara bırakılarak (örneğin market ya da otogar yanındaki küçük depolar) müşterinin gelip alması sağlanır.
Ambardan büyük marketlere gidecek mallar için ise kamyonlara yükleme yapılır ve yine son zamanlarda elektrikli kamyonlar kullanılmaya başlanmıştır. En son olarak 40 metre uzunluğunda 1-2 römorka sahip kamyonların taşımada kullanılıp kullanılmaması tartışılmaktadır.
Tüketimi kamçılayan kapitalist üretim ile bu tür ambarların daha fazla inşa edileceği öngörülüyor. Bunun için de kimi yönetmeliklerin hazırlanması bekleniyor. Çevreye olan etkisi dışında yerel yönetime istihdam (otomatikleşme nedeniyle az) ve vergi açısından katkısı da ele alınıyor. 20-30 yıl ömrü olan ambarlara süresi dolunca ne yapılacağı da düşünülüyor.
Ambarlar küreselleşen ticaretin can damarı olup yerel ticareti de etkilemektedir ve bakkallar, küçük ticarethaneler, esnaflar maalesef kapanmaktadır. Bakkaldan ya da pazardan alışveriş yapmak ve kişilerle iletişim kurmak yerine robotlarla uğraşırsınız.
Seçim size ait ve yerel üretimi de yaşatacak sizlersiniz. E-ticarete gereksiniminiz olup olmadığını düşünün.
Sendika.Org, yayın hayatına başladığından bu yana işçi sınıfı hareketinin, solun ve genel olarak toplumsal muhalefetin gündemine ilişkin, farklı politik perspektiflerden düşünsel katkılara açık bir tartışma platformu olagelmiştir. Sitemizde yayımlanan yazılar yayın kurulunun politik perspektifiyle uyumluluk göstermeyebilir. Amacımız, mücadelenin gereksinim duyduğu bilimsel ve politik bilginin üretimini zenginleştirecek tüm katkılara, yayın ilkelerimiz çerçevesinde, olabildiğince yer verebilmektir.