DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü ve Diyarbakır Milletvekili Halide Türkoğlu, Cankurtaran mevkisinde yapımı planlanan Konaklamalı Mesire Alanı Projesi’ne karşı çıkan köylülerden birinin katledilmesine iki kişinin yaralanmasına ve azmettiriciler serbest bırakılmışken doğasını savunan üç kişinin tutuklu bulunmasına karşı Meclis’e araştırma önergesi ile Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un yanıtlaması istemiyle soru önergesi sundu
Artvin Hopa ve Borçka ilçeleri arasında bulunan Çifteköprü Köyü Cankurtaran mevkisinde yapımı planlanan Konaklamalı Mesire Alanı Projesi’nin doğalarına zarar vereceği nedeniyle karşı çıkan köylüler, alana iş makinelerinin gelmesi ile birlikte tepkilerini dile getirdi.
DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü ve Diyarbakır Milletvekili Halide Türkoğlu; Yapısoy Beton’a ait projeye ve ağaç kesimine karşı çıkan Reşit Kibar’ın, Fikret Mertürk’e ait silahla Muhammet Ustabaş tarafından vurularak yaşamını yitirmesi ve iki kişi yaralanmasına ilişkin Meclis’e Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesi ve araştırma önergesi verdi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un yanıtlaması istemiyle verilen soru önergesinde şunlar ifade edildi:
Artvin Hopa ve Borçka ilçeleri arasında bulunan Çifteköprü köyü Cankurtaran mevkisinde yapımı planlanan ‘Konaklamalı Mesire Alanı Projesi’ne” karşı çıkan köylüler, alana iş makinelerinin gelmesi ile birlikte projenin doğalarına zarar verdiği gerekçesiyle tepkilerini dile getirerek, iş makinalarının geri çekilmesini istemişlerdir.
Yapısoy Beton’a ait projeye ve ağaç kesimine karşı çıkan Reşit Kibar 3 Eylül 2024 tarihinde Fikret Mertürk’e ait silahla Muhammed Ustabaşı tarafından vurularak yaşamını yitirirken iki kişi yaralanmıştır. Reşit Kibar’ın dosyası hakkında ise gizlilik kararı verilmiştir.
DEM Parti Artvin il örgütümüz ile birlikte Reşit Kibar’ın ailesine yaptığımız taziye ziyaretinde Reşit Kibar’ın eşi Rukiye Kibar’ın tarafımıza; günlerdir tesis yapılacak yerde söz konusu firmanın nöbet tuttuğu, ağaçların işaretlendiğini bunun üzerine oraya gittiklerini söylemiştir. Rukiye Kibar; ağaçların kökünden söküldüğünü gören eşi Reşit Kibar’ın bağırarak kesimi durdurmalarını istediğini, o esnada arbede yaşandığını, kendisinin de her iki tarafa durun diye seslenmesine rağmen eşi Reşit Kibar’a ve 2 arkadaşına şirket yetkililerinden biri olduğu iddia edilen Muhammed Ustabaş tarafından ateş açıldığını söylemiştir. Rukiye Kibar jandarmanın orda olmasına rağmen müdahale etmediğini de belirterek “silah tutukluluk yaptı ya da mermisi bitti. Şayet bu olmasaydı birçok kişi hayatını yitirebilirdi bu saldırıda. Çünkü saldırgan Muhammed Ustabaş’ın kişileri hedef alarak silahı sıkmaya devam ettiğini” özellikle vurgulamıştır.
Reşit Kibar’ın kardeşi Şükrü Kibar ise kamuoyuna yaptığı açıklamada; “Abim çok doğasever bir insandı. ‘Orada bir ağaç kesilirse benim selam okunur’ diyordu. Köyde zaten kutuplaşma yaptılar. O katil benim abimin arkadaşıydı. Oturup çay içtikleri adam. Kapı komşumuzdu. Bu projeye imza atan herkes sorumludur. Hepsi katildir” diyerek beyanda bulunmuştur.
Saldırıda yaralananların ve tanıkların basına verdiği bilgiye göre; Fikret Merttürk ve Muhammet Ustabaş, köylülerin ormanlık alana geleceklerini bilerek araçlarını çekmiş ve beklemişlerdir. Köylüler geldiğinde ağaç kesimine itiraz etmiş, bu sırada kısa süreli bir arbede yaşanmıştır. Arbede sırasında Muhammet Ustabaş telefonla birini arayarak “Buralar karıştı, ne yapmamızı istiyorsunuz?” diyerek telefonla konuşmuştur. Hemen akabinde Muhammet Ustabaş, Fikret Merttürk’e ait olan aracın içinden yine Fikret Merttürk’e ait olan silahı almıştır. Köylüler Ustabaş’a “Bizi mi vuracaksın?” dediğinde Fikret Merttürk “Silah benim, ben kime istersem ona sıkar” diye cevap vermiştir.
Bu süre zarfında köylüler jandarmaya da haber vererek kendilerine yönelik saldırı olduğunu belirtip ihbarda bulunmasına rağmen olay yerine sadece iki jandarma gelmiştir. Onlar da saldırı boyunca araçlarından aşağı inmemiştir. Muhammet Ustabaş, Reşit Kibar’ı hedef alarak ateş etmeye başlamış Reşit Kibar’a defalarca kez kurşun sıkmıştır. O sırada orada bulunan Dursun Ali Koyuncu ve Murat Koyuncu’ya sıra geldiğinde ise mermi bitmesi ya da tutukluk meydana gelmesi sebebiyle vuramadığı bilgisi tanıklar tarafından verilmiştir.
Köylüler, Reşit Kibar’ı hastaneye götürmek için jandarmaya “Ambulans yetişemez, sizin araçla götürelim” dediklerini ancak jandarmanın hiçbir şey söylemeden olay yerinden uzaklaştığı bilgisini de kamuoyuna vermiştir.
Yaşanan olayda saldırgan Muhammed Ustabaş tutuklanırken tüm sürecin içerisinde olan Fikret Merttürk adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştır. Köylüleri tehdit eden, Reşit Kibar’ın ölümüne neden olan silahın sahibi Fikret Merttürk serbest bırakılırken doğasını savunan Dursun Ali Koyuncu, Mutlu Akyüz ve Yıllar Kibar tutuklanmıştır.
Tunç’un yanıtlaması istenen sorular şöyle:
- Bakanlığınız Reşit Kibar davasına ilişkin kamuoyunu bilgilendirecek bir açıklama yapacak mı?
- Reşit Kibar dosyasına gizlilik kararının getirilmesinin yasal gerekçesi nedir?
- Köylüleri tehdit eden, Reşit Kibar’ın vurulduğu silahın sahibi Fikret Merttürk neden tutuklanmamıştır? Reşit Kibar’ın yaşamını yitirmesine neden olan bu olayın arkasında kimler vardır?
- Olay esnasında Muhammet Ustabaş’ın telefonla birini arayarak “Buralar karıştı, ne yapmamızı istiyorsunuz? Diye sorduğu bilgisi doğru mudur? Doğru ise Fikret Merttürk kiminle konuşup talimat istedi?
- Olayın yaşandığı yerde karakol olmamasına rağmen jandarmanın kısa bir sürede olay yerine gelmesini nasıl açıklıyorsunuz? Jandarmanın olayların yaşanacağına dair önceden bilgisi var mıydı? Var ise neden gerekli tedbirler alınmadı? Olay yerine gelen jandarma neden olaya müdahale etmedi? Köylüler “Ambulans yetişemez, sizin araçla götürelim” demesine rağmen jandarma neden bu talebi yerine getirmedi? Jandarmanın olay yerinden aniden uzaklaştığı bilgisi doğru mudur?
- ‘Konaklamalı Mesire Alanı Projesi’nde” imzası olan kişiler, kurumlar kimlerdir? Reşit Kibar’ın ölümüne neden olan bu projede imzası bulunan kurum ve kişiler hakkında yasal soruşturma başlatılmış mıdır?
- Saldırı anında orada bulunan iki jandarmanın ifadesi alınmış mıdır? Jandarmalarının ifadesi alınmışsa neden Muhammet Ustabaş’ı etkisiz hale getirilmediği sorusu sorulmuş mudur? Sorulduysa jandarmalar cevabı ne olmuştur?
- Doğa savunucusu Dursun Ali Koyuncu, Mutlu Akyüz ve Yıllar Kibar neden tutuklanmıştır? Doğasını, deresini, ormanını savunmak suç mudur? Dursun Ali Koyuncu, Mutlu Akyüz ve Yıllar Kibar’ın serbest bırakılması için Bakanlığınızın bir girişimi olacak mıdır?
- Köylülerin söz konusu projeye karşı çıkmalarına rağmen bu projenin ısrarla yapılmak istenmesinin gerekçesi nedir?
- Reşit Kibar cinayetinin aydınlatılması, suçluların açığa çıkarılarak yargılanması ve hak ettikleri cezaya çarptırılması için Bakanlığınız bu davaya müdahil olacak mıdır?
Araştırma önergesinde olayın arkasındaki güçlerin açığa çıkarılıp yargılanması için Meclis araştırması açılması teklif edildi.
Araştırma önergesinde “Reşit Kibar’ın cinayetinin detaylıca araştırılması, konu ile ilgili etraflıca incelemelerin yapılması, bu olayın arkasındaki güçlerin açığa çıkarılıp yargılanması ve hak ettikleri cezayı almalarını sağlayarak kamuoyunun vicdanını rahatlatmak amacıyla Anayasa’nın 98’inci İçtüzüğün 104’üncü ve 105’inci maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını arz ve teklif ederim” denildi.
Sendika.Org