Halkevleri Genel Başkanı Nebiye Merttürk, Genel Sekreteri Özgür Ersoy, Hukuk sekreteri Haktan Özkan ve Borçka Halkevi Şube Başkanı Temel Kılıç AKP Artvin Milletvekili Faruk Çelik ile ilgili “Nüfuz ticareti, görevi kötüye kullanma” suçlarına dair suç duyurusunda bulundu.

Halkevciler, suç duyurusunda bulunduklarını Halkevleri X hesabından şu şekilde duyurdu:

📍Borçka

Genel Başkanımız Nebiye Merttürk, Genel Sekreterimiz Özgür Ersoy, Hukuk sekreterimiz Haktan Özkan ve Borçka Halkevi Şube Başkanımız Temel Kılıç ile birlikte, Akp Artvin Milletvekili Faruk Çelik ile ilgili suç duyurusunda bulunduk.

Katliamdan günler önce Borçka’da bir… pic.twitter.com/EcaNBMUdXJ

— Halkevleri (@Halkevleri) September 13, 2024

Suç duyurusu ise şu şekilde:

1. 3 Eylül 2024 tarihinde, Artvin Cankurtaran’da orman parkı ve konaklamalı mesire alanı projesi için yapılacak ağaç kesimine engel olmak isteyen köylüler şirket yetkililerinin saldırısına uğramıştır. Bu saldırıda Reşit Kibar, Muhammed Ustabaş tarafından öldürülmüştür. Ersan Koyuncu ve Gökhan Koyuncu ise silahlı saldırıdan yaralı olarak kurtulmuştur. Muhammed Ustabaş’ın saldırıda kullandığı silahın YapıSoy Beton şirketinin sahibi Fikret Merttürk’e ait olduğu açığa çıkmıştır. Fikret Merttürk aynı akşam gözaltına alınmış, henüz müşteki ifadeleri tamamlanmadan adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştır. Saldırı sırasında orada bulunan köylülerin, Fikret Merttürk’ün saldırıdan hemen önce telefonla konuştuğu ve bu görüşmede duruma dair birilerinden talimat aldığını ifade ettikleri açığa çıkmıştır.
2. Madencilik faaliyetleri nedeniyle doğası talan edilen Artvin’de siyasi ilişkiler ve ticari ilişkilerin iç içeliği Artvin halkı için açıkça görülebilen bir gerçektir. Reşit Kibar’ın öldürüldüğü saldırıdan üç gün önce AKP Artvin Milletvekili Faruk Çelik’in, Kameni Balık Restoran’da, Yapısoy Betonun sahibi Yunus Merttürk, Borçka Ticaret Odası Başkanı Eşref Merttürk ve Faruk Çelik’in yanında getirdiği iki madencinin de bulunduğu yemeğe ilişkin fotoğrafları sosyal medyada paylaşılmıştır (EK1) Bu buluşmanın silahlı saldırıya zemin hazırlayan görüşmelerden biri olduğuna dair değerlendirmeler sosyal medyada gündem olmuştur. Yine bu yemek sırasında Faruk Çelik’in orman işletme şefini arayıp, “Yunus’un işlerini hemen hallet bir dediğini iki yapma” dediğine ilişkin haberler basına/sosyal medyaya yansımıştır.
3. Artvin halkının orman parkı ve mesire alanı projesine yönelik yoğun itirazları bulunmaktadır. Bu itirazlar henüz devam ederken AKP Artvin Milletvekili Faruk Çelik’in, proje ihalesi alan şirket yetkilileri ile bir araya gelmesi, yemek yemesi, bu yemeği alenileştirmesi açıkça şirket ve projeden taraf olduğunu ortaya koymak anlamına gelmektedir.
Bu yemek sırasında orman işletme şefinin arandığı ve “Yunus’un işlerini hemen hallet bir dediğini iki yapma” dediğine yönelik iddianın araştırılması gerekmektedir.
4. Faruk Çelik 28. Dönem Artvin milletvekili olması ve siyasi geçmişi ile de bağlantılı olarak Artvin ilinde ve bölgede nüfuz sahibidir.
Faruk Çelik, 21, 22, 23. Dönemlerde Bursa, 24 ve 26. Dönemlerde Şanlıurfa Milletvekili seçilmiştir. 60, 61 ve 62. Hükûmetlerde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Devlet Bakanlığı görevlerini yürütmüştür. 64. Hükûmette Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı olarak görev almış, görevini 65. Hükûmette 19 Temmuz 2017 tarihine kadar sürdürmüştür.
Aynı zamanda Refah Partisi İl Başkanlığı, Fazilet Partisi Genel Başkan Yardımcılığı, AKP Kurucular Kurulu Üyeliği ve Grup Başkan Vekilliği görevlerinde bulunmuştur.
Faruk Çelik’in bölgede faaliyet yürüten bir şirket yetkilisi ile yediği yemek siyaset ile iç içe geçen rant ilişkilerinin küçük bir görünümüdür.
5. Uzun bir siyasi geçmişi olan ve bu sürecin tamamında iktidar partisinde etkin görevlerde yer alan Faruk Çelik’in yan yana olduğu şirket yetkililerinin karşı tarafında ise ormanlarının yağmalanmasına itiraz eden köylüler bulunmaktadır.
Cankurtaran ve bölge halkı mesire alanı projesinin bilgisini aldıkları andan itibaren, ormanlarının yağmalanması anlamına gelen bu projeye itiraz etmiş, bu projenin asıl amacının bölgede daha önce halkın itirazlarıyla iptal edilen maden projesini hayata geçirmek olduğunu dile getirmiş, itirazlarını Orman Bölge Müdürlüğü başta olmak üzere ilgili kamu kurumlara verdikleri dilekçelerle ifade etmişlerdir. Dursun Ali Koyuncu ve Reşit Kibar tarafından Orman İşletmesi Müdürlüğüne, Borçka Savcılığına ve Borçka Kaymakamlığına dilekçe yazılmıştır.
Ancak bu itirazlardan sonuç almadıkları gibi saldırının gerçekleştiği 3 Eylül tarihinde Jandarmayı aradıklarında da saldırının önlenmesini sağlayacak bir müdahalede bulunulmamıştır.
Siyasi iktidar temsilcilerinin ve bölgedeki ticari çıkar ağlarının tarafı ihale alan şirketten yana olunca Cankurtaran ve bölge halkının başvuruları sonuçsuz kalmıştır.
6. Reşit Kibar’ın öldürülmesine neden olan somut koşulların Karadeniz ve Türkiye genelinin maden şantiyesine çevrilmiş olmasından, Karadeniz’de HES’lerin ardından maden talanından bağımsız değerlendirilmesi mümkün değildir. Doğa çeşitli ihalelerle yağmalanırken bu ihaleleri alan şirketler karlarına kar katmaktadır. Bu ihalelerle zenginleşen, doğayı yağmaladığı gibi kamuyu zarara uğratan pek çok şirket olduğu, bu şirketlerden birinin Yapısoy Beton olduğu ve devleti 600 milyon TL zarara uğrattığı, ayrıca Yunus Merttürk’e ait bir şirketin ruhsatsız maden ocağı işlettiği Kocaeli yerel basınına yansımıştır. Bu şirketlerin siyasi iktidara yakın durarak büyüdükleri bilinmektedir.
7. Tüm bu gerçeklik değerlendirilerek, Reşit Kibar cinayetinin tüm sorumlularının yargı önünde hesap vermesini sağlamak üzere savcılık tarafından şikayetimizle ilgili olarak etkili bir soruşturma yürütülmesi;
Cankurtaran’da orman parkı ve konaklamalı mesire alanı projesi ihalesini alan Yapısoy Betonun sahibi Yunus Merttürk, Borçka Ticaret Odası Başkanı Eşref Merttürk ile yemekte buluşan Faruk Çelik’in Yapısoy Beton ve bölgede kamudan ihale alan diğer şirketlerle ilişkilerinin araştırılması;
Reşit Kibarın katledilmesinden 3 gün önce gerçekleşen buluşmadan Faruk Çelik’in orman işletme şefinin aradığı ve “Yunus’un işlerini hemen hallet bir dediğini iki yapma” dediğine yönelik iddianın araştırılması, Orman İşletme Müdürlüğü yetkilileri ile Faruk Çelik arasında telefon görüşmesi yapılıp yapılmadığının, Faruk Çelik’in kamu görevlileri ile telefon görüşmesi yapıp yapmadığının tespit edilmesi;
Reşit Kibarı katleden, iki kişi yaralayan Muhammed Ustabaş’ın cinayetten önce kimlerle görüşme yaptığının ve kimler tarafından azmettirildiğinin tespiti,
Gerekmektedir.

DELİLLER :Ekteki deliller, haberler, HTS kayıtları, tanık ve her türlü yasal delil

SONUÇ ve İSTEM : Yukarıda açıklanan ve Savcılığınızca re’sen gözetilecek nedenlerle;
Faruk Çelik ve kimlikleri tespit edilecek diğer şüphelilere ilişkin gerekli soruşturma yapılarak fiillerine denk düşen suçlardan haklarında iddianame düzenlenmesi ve cezalandırılmalarını talep ederiz.

Sendika.Org