Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yayımlanan Temmuz 2024 dönemine ait işçi sendikaları istatistiği verilerinde ilk dikkati çeken ilk unsur sendikalı işçi oranındaki azalma oldu. Ancak taban maaş mücadelesiyle öne çıkan Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası (Öğretmen Sendikası) üye artışını sürdürdü. Yine bağımsız bir sendika olan Çağrı-İş, işkolu barajını geçti. İBB’ye bağlı Ağaç A.Ş.’deki örgütlenmesiyle öne çıkan DİSK’e bağlı BTO-Sen de yüzde 1’lik işkolu barajını geçti. 2022 Ocak’ta işkolu barajını aşan DİSK/Enerji-Sen de pozisyonunu korumaya devam etti
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından Resmi Gazete’nin 24 Temmuz 2024 tarihli sayısında yayımlanan Temmuz 2024 dönemine ait işçi sendikaları istatistiği verilerinde ilk dikkati çeken ilk unsur sendikalı işçi oranındaki azalma oldu.
İstatistikteki verilere göre, 20 işkolundaki işçi sayısı toplam 16.973.61 kişi olarak gösterilmiş. Ancak yayımlanan veri bu haliyle hatalı. Doğrusu ise 16,973,613. olarak yazılmış. Aynı hata sendikalı işçi sayısında da var.
Bakanlık öncelikle en azından veriyi doğru yazamıyor.
Tüm işkollarında çalışan İşçi sayısı bir önceki döneme oranla yüzde 3,5 artış göstermiştir. İşkollarına göre ayrı ayrı bakıldığında ise bazı işkollarında işçi sayısında belirgin düşmeler gözlenmektedir. Bunlar dokuma, ağaç işkollarıdır.
İstatistikte sendikalı işçi sayısı 2,512,33 olarak (doğrusu 2.512.332) açıklanmıştır. Örgütlük düzeyine bakıldığında ise bir önceki dönem (Ocak 2024) sendikalı işçi oranı yüzde 15,22 iken, bu oran Temmuz 2024 istatistiğinde yüzde 14,80 olarak açıklanmıştır.
İşkollarındaki örgütlenme düzeyinde azalmanın geniş bir kesimi kapsadığı anlaşılmaktadır. Önceki döneme kıyasla örgütlülük oranı yalnızca dört işkolunda artmıştır. Bunlar; basın-yayın, büro-ticaret-eğitim, metal ve taşımacılıktır.
Üye sayısı bakımından işkolları içinde en fazla artışı gerçekleştirenler ise metal ve sağlık olarak karşımıza çıkmaktadır. Metalde sendikalı işçi sayısı artışı 13 bin 117 iken sağlıkta bu sayı 6 bin 087 kişi olmaktadır.
Konfederasyonların üye sayılarına bakıldığında, önceki döneme kıyasla Türk-İş ve DİSK üye artışı yaşarken Hak-İş’te üye azalması görülmektedir. DİSK’te 29 binin üzerinde, Türk-İş ise 2 bin 800’ün üzerinde üye artırmıştır. Hak-İş’teki üye kaybı ise 32 binin üzerinde meydana gelmiştir.
Türk-İş’e üye 17, Hak-İş’e üye 12 ve DİSK’e üye 3 sendikada farklı oranlarda üye kayıpları gözlenmektedir.
Sendika sayılarında ise kayda değer bir değişiklik yok. Ocak döneminde listede tüm işkollarında 232 sendika bulunurken, Temmuz döneminde sendika sayısı 231’e inmiştir. İşkollarına göre sendika dağılımına baktığımızda Temmuz döneminde 29 sendika ile büro-ticaret-eğitim, 21 sendika ile genel işler, 18’er sendika ile dokuma, sağlık ve savunma işkolları öne çıkmaktadır. Petrol işkolu 5 sendika ile en az sendikanın kurulu olduğu işkoludur.
231 sendikadan Temmuz 2024 döneminde toplu iş sözleşmesi için aranan yüzde 1 işkolu barajını aşan sendika sayısı 62 olmuştur. Bunların konfederasyonlara göre dağılımı ise şu şekildedir. Türk-İş 31 sendika, Hak-İş 17 sendika, DİSK 9 sendika ve diğerleri ise 4 sendika.
Bağımsız sendikaların üyelerinde de 5 bin dolayında bir artış olmuştur. Geçtiğimiz dönemde özellikle taban maaş mücadelesiyle öne çıkan Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası (Öğretmen Sendikası) üye artışını sürdüren sendikalar arasında yer almaktadır. Öğretmen Sendikası, bu dönemde yüzde 30’a yakın bir artışla üye sayısını 11 bin 662’ye ulaştırmıştır.
İletişim işkolundaki Çağrı-İş de üye sayısını 6 ayda 369’dan 2051’e çıkararak yüzde 1’lik işkolu barajını geçti.
İBB’ye bağlı Ağaç A.Ş.’deki örgütlenmesiyle öne çıkan DİSK’e bağlı BTO-Sen de yüzde 1’lik işkolu barajını geçti.
2022 Ocak’ta işkolu barajını aşan DİSK/Enerji-Sen de pozisyonunu korumaya devam etti.
Türkiye’deki sendikal hakların durumunu rakamsal olarak ortaya koyan Temmuz istatistiklerine göre, karnenin olumsuz olduğu rahatlıkla söylenebilir. Resmi verilere yönelik şüphelerin giderek artığı bir dönemde, bakanlığın yayımladığı bu verilerin ne kadar sağlıklı olduğu da ayrı bir tartışma başlığıdır. Örneğin DİSK üyesi Dev Sağlık-İş’in tam da barajı aşacağı bir dönemde, bir anda işkolunda çalışan sayısının artması gibi daha önce birçok örneği görülen şüpheli haller sürmektedir.
Bunun yanı sıra örgütlenme oranını düşürecek nedenler de varlığını sürdürüyor. İşyerlerindeki baskılar, sendikal haklara yönelik saldırıların zeminini kuvvetlendiren hukuk sistemi… Tablo olumsuzdur ama işçiler için örgütlenmekten başka çıkar yol da yoktur.
Özellikle asgari ücretin ortalama ücret haline aldığı, asgari ücretin de iktidarın keyfince artırılmadığı bir dönemde yoksullaştırma politikalarının karşısında işçi sınıfının caydırıcı bir güç olarak dikilmekten başka bir çaresi de yoktur.
Sendika.Org