Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, taban maaş düzenlemesinin Öğretmenlik Meslek Kanunu teklifin yer almamasının ardından yaptığı açıklamada uzun süredir yürüttükleri mücadeleyi, mücadelede geldikleri noktayı, bu yasal düzenlemenin kendileri açısından önemini Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ve Bakan Yardımcısı Kemal Şamlıoğlu ile görüşme trafiklerini anlattı
Öğretmenlik Meslek Kanunu teklifinin Meclis’e sunulmasının ardından Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, taban maaş düzenlemesinin yasal statüye kavuşması talebiyle Meclis önünde sürdürdükleri nöbetin 33. gününde Mülkiyeliler Birliği’nde bir açıklama yaptı.
Öğretmenler uzun süredir yürüttükleri mücadeleyi, mücadelede geldikleri noktayı, bu yasal düzenlemenin kendileri açısından önemini Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ve Bakan Yardımcısı Kemal Şamlıoğlu ile görüşme trafiklerini anlattı.
Sunulan teklifte taban maaşa dair bir madde yer almadı. “Yüz binlerce öğretmene verilen söz tutulmadı” diyen öğretmenler, patron dernekleriyle de görüştüklerini, sorunlarının çözümü için öneriler sunduklarını belirtti. Bekledikleri çözümün “biz süreci takip ediyoruz”, “patronları uyardık” gibi söze dayalı ve belirsiz hamleler olmadığını ekleyen öğretmenler, “Bize söz değil, yasa lazım” dedi.
Öğretmenler Meclis önündeki nöbetlerini sürdüreceklerini açıkladı.
Öğretmenlerin yaptığı açıklama şöyle:
1. 29 Ocak tarihinde Meclis önünde yaptığımız eylem sonucunda taban maaş talebimiz ile ilgili Sayın Yusuf Tekin ile bir görüşme gerçekleştirdik. Başta Sayın Yusuf Tekin olmak üzere bakanlığın yetkili ağızları bizlere, taban ücret uygulaması ile ilgili bir çalışmanın içinde olduklarını ifade etti. Söz konusu çalışma ÖMK ile ilgili yapılacak değişikliğin içinde yer alacak ve öğretmenlik özel ve kamu fark etmeksizin bir statüde eşitlenecek denildi. Tarih olarak ise Nisan ayı işaret edildi. Bu düzenleme Maliye Bakanlığının kabul etmesi gereken formüllere dayanıyordu.
2. Bu düzenleme hayata geçmedi. Yüz binlerce öğretmene verilen söz tutulmadı.
3. Bunun üzerine 26 Mayıs’ta Ankara’ya gelindi. Eğitim nöbeti başladı ve bazı demokratik eylemlerimize polis müdahalesi gerçekleşti.
4. Devamında patron derneklerinin temsilcileri ile uzun bir süredir olması için çaba gösterdiğimiz görüşmeler gerçekleşti.
5. Bu görüşmelerde patron dernekleri taban ücret uygulamasına karşı olmadıklarını fakat kamu ile özel arasındaki brüt farkının fazla olduğunu, kendilerinin de maliyette eşitlik istediğini ifade ettiler. Kendilerinden çözüm noktasında önerilerini istedik.
6. Çözüm odaklı davrandığımızı, talebimizin hayata geçmesi noktasında bazı eşikleri atlaması gerektiğini düşünerek ve dönemin de bazı gerçeklerini hesaba katarak talepte esnedik. Asgari ücretle öğretmen çalıştırmanın önüne geçecek bir yasal düzenlemenin şart olduğunu ifade ettik.
7. Bakanlık yetkilileri ve milli eğitim komisyonu üyesi milletvekilleri yaptığımız görüşmelerde taban ücret uygulamasının hukuki sınırlar açısından ÖMK’ye dahil edilemeyeceğini ama 5580 sayılı özel öğretim kurumları kanununa dahil edilebileceğini ifade ettiler. Sorunun çözümü noktasında yasal bir düzenlemeyi işaret ettiği için buna da olur yanıtını verdik.
8. Çağrılmadığımız yerlerde olma isteğimiz ve görüşme çabamız sorunlarımızın çözümü için ne kadar istekli, samimi olduğumuzun karşılığıdır.
9. Neden taban maaş önemli. Çünkü mayıs ya da haziran aylarında bir sonraki dönem için bize sunulan teklif üzerinde herhangi bir pazarlık ve itiraz hakkımız bulunmuyor. Dayatılan ücreti kabul etmediğimizde bu istifa etmemiz anlamına geliyor. İstifa ettiğimizde geriye dönük biriken haklarımızı kaybediyoruz. Taban maaş uygulamasının olmaması tam anlamı ile kölelik ilişkisi yaratıyor.
Mayıs ya da haziran aylarında kabul edilmek zorunda olunan aylık ücret yeni eğitim-öğretim döneminin başında, Ekim ayında öğretmenin hesabına yatıyor. Bu, mevcut enflasyon koşullarında anlaşılan ücretin daha da geriye gitmesi, erimesi demek. Asgari ücret üzerinde yıl içinde yapılan değişiklikleri de düşündüğümüzde öğretmenin aldığı maaşın asgari seviyesine ya da onun altına indiğini görüyoruz. Bu bir döngü. Bu duruma son verecek olan yine taban maaş uygulamasıdır.
10.Çarşamba günü Sayın Kemal Şamlıoğlu ile yaptığımız görüşmede kendisi sendikamıza özel öğretim kurumlarında çalışan öğretmenlerin sorunlarını Bakanlığın çözülmesi gereken temel sorunlardan biri olarak gördüğünü açıklamıştır. Fakat taban maaşa dair bir düzenlemenin ne şekilde yapılacağı ve ne zaman yapılacağı konusunda herhangi bir bilgi vermemiştir. Maalesef görüşme iki gün önce Sayın Tekin ile yaptığımız görüşmedeki ilerlemenin gerisi düşmüştür. Çözüm odaklı, gerçekçi ve koşulları gözeten taleplerimizin yeninden bir muğlaklığa mahkum edilmesi bizler için kabul edilebilir değildir.
11.Özel öğretim kurumlarında çalışan yüz binlerce emekçi Milli Eğitim Bakanlığından öğretmenliğin itibarı ve güvenceli koşullar için bir hamle beklemektedir. Bu hamle asla biz süreci takip ediyoruz, patronları uyardık şeklinde belirsiz, gözlemi zor, yaptırımı olmayan adımlar değildir.
Öğretmenlerin koşullarını değiştirecek, öğretmenleri güvende hissettirecek şey apaçık ortadadır. Asgari ücret düzenini bitmesi ve insanca çalışma koşulları için bize söz değil yasa lazım!
Sendika.Org