Türkiye Komünist Gençliği; Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’ne Ensarcı Osman Raşit Işık’ın dekan olarak atanmasına tepki gösterdi. TKG; mücadelelerini bilimsel eğitimin kamusal bir hizmet olarak tanındığı, yobazlardan kurtulunan aydınlık bir Türkiye kurana kadar sürdüreceklerini belirtti
Türkiye Komünist Gençliği; Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’ne atanan Ensarcı dekana tepki gösterdi.
Kampüsten Ensarcı dekanı istemediklerini hayrıkan TKG Karaman’da 45 çocuğa tecavüz ile gündeme gelen Ensar Vakfı’nın eski Muğla Şube Başkanı’nın fakülteye dekan olarak atandığını belirterek sıra arkadaşlarını yapacakları basın açıklamasına çağırdı. Yapılan basın açıklamasında şunlar söylendi:
Osman Raşit Işık’ın eğitimci yetiştirecek ehliyeti yoktur. Bu alanda bir liyakatı bulunmadığı doğru olmakla birlikte, sorun tek başına bir liyakat sorunu değildir. Aksine bu atamayı yapanlar açısından son derece tutarlıdır. Osman Raşit Işık ülkenin karanlığa mahkum olmasında kendisine görev biçilen bir gericiden ibarettir. Sorun göründüğünden daha derin bir sorundur. Üniversitemize liyakatsiz bir şekilde atanmış, tarikatlarla açık bir şekilde bağı bulunan vakfın eski yöneticisi Osman Raşit Işık tepesinde sermaye sınıfının durduğu bir saadet zincirinin sonucudur. Zincirin bir halkasına takılıp kalmayacak zincirin bütün halkalarının parçalanmasının yollarına bakacağız.
Önerenlere kimin tavsiye ettiğini, tavsiye edenlerin önünü kimlerin açtığını çok iyi biliyoruz. Bu rezaletin faili memleketin ve eğitimin gericileştirilmesinde doğrudan sorumluluk alan siyasal iktidar olsa da mimarı gericilikten çıkarı olan sermaye sınıfının bizzat kendisidir. Siyasi iktidarın amacı, laiklik ve cumhuriyet düşmanı nesiller yetiştirerek; halkı açlık ve yoksulluğa mahkûm eden sermaye sınıfının ihtiyaçlarına yönelik bir toplum yaratmaktır. Sermaye sınıfının işbirlikçisi AKP iktidarının üniversitelerimize yaşamın her alanında yaymaya çalıştıkları karanlığa geçit vermeyeceğiz. Üniversiteye bilim üretmeye gelmiş, laiklikten vazgeçmeyen, ülkenin aydınlık geleceği için mücadele eden öğrenciler olarak geçmişinde istismarlar ve açık tarikat bağlantıları olduğu bilinen vakıf adı altındaki gerici yapılarda görev almış kişilerin kampüslerimizde görevlendirilmesini reddediyoruz.
Bizler, üniversitelerimize ‘ziyaret’ başlığı altında gelen siyasilere ya da ‘seminer’ başlığı altında gelen patronlara el pençe divan duran rektörler, dekanlar ya da akademisyenler değil; bizlere bilimin ve aydınlanmanın yolunu açan, biz öğrencilerin insanca yaşama hakkını savunan, laik ve bilimsel eğitimden yana olan eğitimci kadrolar istiyoruz. Türkiye Komünist Gençliği olarak üniversitelerimizde gericilikle mücadele ederken yobazların iplerini elinde tutanları unutmayacağız. Mücadelemizi eşit ve parasız, bilimsel eğitimin kamusal bir hizmet olarak tanındığı, yobazlardan kurtulduğumuz aydınlık bir Türkiye kurana kadar sürdüreceğiz.
TKG; Eğitim Fakültesi’nde yapılan açıklama ardından “Tarikatçı dekan istemiyoruz”, “Bilimsel eğitimden vazgeçmeyeceğiz”, “Ensarcılar dışarı üniversiteler bizimdir” “Şeriata faşizme, karanlığa geçit yok” sloganları ile dekanlığa yürüdü.
Dekanlığa yürüyen TKG, eylem pankartını ve “Tarikatçı dekan istemiyoruz”, “Bilimsel eğitimden vazgeçmeyeceğiz”, “Ensarcılar dışarı üniversiteler bizimdir” yazılı kağıtları dekanlığın kapısına astı.
Sendika.Org