Türkiye’nin dört bir yanında çalışanların kaliteli, yeterli ve dengeli beslenme hakkı için yemekhane boykotları yapan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası, sorunun çözümüne dair taleplerini sıraladı
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Türkiye’nin dört bir yanında kaliteli, yeterli ve dengeli beslenmek için yemekhane boykotları yapıyor.
Boykotlara dair açıklama yapan SES, sağlık hizmeti üretimde önemli rol oynayan çalışanların sağlığı ve iş güvenliğinin; yaptıkları işe göre gerekli besinleri; miktar ve kalite olarak yeterince almaları ile mümkün olduğunu vurguladı.
İyi beslenemeyen çalışanlarının sağlığının bozulmakta, iş kazası riskinin artmakta, üretim-verimlilik ve performanslarının önemli ölçüde azalmakta olduğu söylendi. Sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin iş yerlerinde yeterli ve dengeli beslenmesinin en temel çalışma haklarından olmasına rağmen bu haklarının yıllarca gasp edilmiş ve pandemi döneminde yeterli ve dengeli beslenme olanaklarının tamamen ortadan kalkmış olduğu ifade edildi.
Sağlık emekçilerinin mali ve özlük hakları ihlal edilip emekleri sömürülürken bir taraftan hastane yönetimi/idarecilerinin hastanelerin ekonomik darlıktan çıkış yolu olarak yemeklerden tasarruf etme eğiliminde olmalarının ya da eksiklikler ve taleplere karşı duyarsız kalmalarının sağlık emekçilerini değersizleştirme ve yok sayma eğilimini ortaya koyduğu söylendi. SES, çeşitli illerde bu soruna dikkat çekmek isteyen temsilcilerinin, yemek firmaları tarafından tehdit edildiğini aktardı, bu gelişmeler olurken Sağlık Bakanlığı’nın bu duruma dair bir ses çıkartmadığını belirtti.
Sorunun asıl nedeninin yemekhane hizmetlerinin kamusal olmaktan çıkarılması olduğunu belirten SES, bu sorunun çözülmesi için taleplerini sıraladı:
- Toplu iş sözleşmeleri çerçevesinde “iş yerinde verilen yemekler çalışanların çalıştıkları işe göre gereksinim duydukları enerjinin yarısını karşılayacak yeterlilikte olmalıdır” kuralına uygun düzenlenmelidir.
- Çalışanlara işyerinde sağlanması gereken bu enerjinin tamamını içeren yemekler/ yiyecekler tek bir öğünde (genellikle öğle yemeğinde) sunulmamalıdır.
- Kaliteli beslenme koşullarının sağlanması için; yemeğin miktarında yeterlilik, çeşitlilik, öğün sayısı ve öğünlere dağılımda denge, yüksek sübjektif kalite/tüketilebilirlilik kalitesi, yüksek besin değeri korunumu, yüksek hijyenik kalitenin sağlanmasına yönelik düzenlemeler yapılmalıdır.
- Gerek işyerinde, gerekse iş dışında işçilerin sağlık riskleri ve çalışma koşulları temel alınarak, yeterli ve dengeli beslenmelerini sağlayacak beslenme programları uygulanmalı, kaliteli, yeterli ve dengeli beslenme konusunda çalışanlar, çalışan temsilcileri ve iş yeri sendika temsilcilerinin görüş ve önerileri alınmalı ve konu ile ilgili eğitim sürecine dahil edilmelidirler.
- Özellikle ağır ve tehlikeli işlerde çalışanlar için yüklü enerjinin tek bir öğünde verilmemesine dikkat edilmeli; iş yerinde işçilere verilmesi gereken beslenme hizmeti en az bir ara öğüne de paylaştırılmalıdır.
- İş yerlerinde çalışanların sağlığını ve beslenme durumunu bozan her türlü olumsuz çalışma koşulları düzeltilmeli, işçi sağlığı ve iş güvenliği ile ilgili gerekli her türlü önlem alınmalıdır.
- İş yerinde kaliteli beslenmenin sağlanabilmesi için, öğünlere dağılımı dengeli olmak koşuluyla, her gruptan, her çeşit besine gereksinim ölçüsünde yer verilmelidir. Çalışanların servis edilen yiyecek-içecekleri tüketebilmesi için; yemekler iştah açıcı, hijyenik ve sübjektif kalitesi yüksek olacak biçimde üretilmeli ve sunulmalıdır.
- Özellikle ağır ve tehlikeli işler kapsamında çalışan işçilerin sıvı alımı, susama duygusuna bakılmaksızın artırılmalıdır. Bunun için yine yapılan işin niteliğine göre artırılması kaydıyla ( güneş altında, çok sıcak ortamlarda, koruyucu ekipmanla çalışma vb. koşullarda) günde en az 12-14 bardak veya her 1000 kalori başına 1 litre kadar sıvı tüketilmesi sağlanmalıdır.
- Özellikle ağır işte çalışanlara günlük enerji ve besin öğeleri gereksinmelerinin yarısını karşılayacak nitelikte; ana ve ara öğünlü menüler planlanmalıdır. Set seçimsiz menüler uygulanıyorsa; bu menüler mümkünse 4 kap olarak planlanmalıdır.
- Bazı özel birimlerde çalışanlara, bazı besin öğeleri normal gereksinmeye ek olarak verilmelidir. Sadece karın doyurucu değil, sosyal ve psikolojik tatmin sağlayan, eğitici ve çalışanların beslenme alışkanlıklarına uygun bir beslenme programı uygulanmalıdır.
Sağlıklı, hijyenik ve doyurucu #HastaneYemekleri
için boykottayız!📍Diyarbakır Selahaddin Eyyübi Devlet Hastanesi pic.twitter.com/c7VXEuCEmA
— SES Genel Merkezi (@sesgenelmerkezi) September 29, 2023
İş yerlerinde yetersiz ve dengesiz beslenme bir halk sağlığı sorunudur. #HastaneYemekleri
📍Mardin Kızıltepe Devlet Hastanesi pic.twitter.com/mcgeetyUjB
— SES Genel Merkezi (@sesgenelmerkezi) September 29, 2023
Çalışırken hak ettiğimiz değeri görmek istiyoruz;
kaliteli, yeterli ve dengeli beslenmek istiyoruz. #HastaneYemekleri📍İstanbul Sağlık Bilimleri Üniversitesi Fatih Sultan Mehmet Eğitim ve Araştırma Hastanesi pic.twitter.com/V6yPkzL5DM
— SES Genel Merkezi (@sesgenelmerkezi) September 29, 2023
Yeterli ve dengeli beslenmeye yetecek kalitede ve hijyenik koşullarda #HastaneYemekleri için boykottayız!
📍Çanakkale Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesi pic.twitter.com/RFLHnPms57
— SES Genel Merkezi (@sesgenelmerkezi) September 29, 2023
İzmir’deki hastanelerde yemek boykotu başladı.
Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Yemekhaneyi boykot eden emekçiler sendikamızın kurduğu ‘Emekçi Sofraları’nda buluştu. pic.twitter.com/yMAyCOsdTT— Ses İzmir (@sesizmir) September 29, 2023
Sendika.Org