Malatya’da depremden yıkılan binaların molozları köylere çok yakın mesafede tarım arazilerine, su kaynaklarının ve otlak alanların yakınlarına dökülüyor. Malatya Çevre Platformu yaptığı açıklamada asbest gibi kimyasallara dikkat çekerek “Bu karardan vazgeçilmeli, bu toplu katliam devlet eliyle gerçekleşmiş olacak” dedi
Malatya’da depremden yıkılan binaların molozları köylere çok yakın mesafede tarım arazilerine, su kaynaklarının ve otlak alanların yakınlarına dökülüyor. Köylüler, hem kendilerine hem de tarım arazilerine ve hayvanların otlak alanlarına zarar verecek bu işleme karşı dün Malatya Çevre Platformu’yla birlikte bir basın açıklaması yaptı. CHP Milletvekili Veli Ağababa da açıklamaya katıldı.
Yapılan açıklamada asbest gibi kimyasalların yaratacağı risklere de dikkat çekilerek “Bu karardan vazgeçilmeli, bu toplu katliam devlet eliyle gerçekleşmiş olacak” dendi.
Malatya'da kaldırılan asbestli molozların tarım arazilerine ve otlak alanlara dökülmesine karşı köylüler ve Malatya Çevre Platformu açıklama yaptıhttps://t.co/rb2VtvCadV pic.twitter.com/iK4PRJ38ww
— sendika.org (@sendika_org) March 10, 2023
Malatya'da kaldırılan molozlar tarım arazilerine dökülüyor: "Vazgeçilmezse devlet eliyle toplu katliam gerçekleşecek"https://t.co/XeqixLAFcN pic.twitter.com/Wxx7oSueT8
— sendika.org (@sendika_org) March 10, 2023
Malatya Çevre Platformu’nun yaptığı açıklama şöyle:
6 Şubat 2023’te dokuz saat arayla meydana gelen, merkez üsleri sırasıyla Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Ekinözü ilçesi olan deprem, Malatya’da da yoğun biçimde hissedilmiş, büyük can ve mal kaybına sebep olmuş, depremin olumsuz etkisi her biçimde gözlenmekte ve yaşanmaktadır.
Binaların yıkılması veya enkaz kaldırma, taşıma ve stoklama alanlarında metalik envanterin ayrıştırılması sırasında meydana gelecek yoğun asbest ve kimyasal tozların yayılması ile oluşacak yoğun kirlenmenin yaşamın her alanını yoğun şekilde etkileyeceği gerçeği ile karsı karsıyayız. Bundan doğacak ağır sağlık sorunları, evcil ve yaban hayvanlarını en ağır biçimde etkileyeceği doğacak ekolojik tahribat onarılmaz derecede ağır olacaktır.
Malatya ilinde enkazlar ve hafriyatlar Yeşilyurt ilçesine bağlı Mamurek Köyü’ne dökülmektedir. Enkaz alanının Bulgurlu Köyü’ne mesafesi 4,94 km, Yukarı Balıkdere’ye mesafesi 4,69 km, Hacıhalil Çiftliği’ne mesafesi 3,54 km, Yeniceye mesafesi 3,73 km, Yaygın’a mesafesi 4,40 km, Elmalı’ya mesafesi 3,97 km, Söğüt’e mesafesi 3,01 km, Onaylar Küme Evlerine mesafesi 1,86 km, Tilkidere’ye mesafesi 2,23 km, Sarıtaşlar Sokak’a mesafesi 1,70 km, Afetevleri Beydağı 2. Sokak’a mesafesi 1,12 km, Kızılmağara’ya mesafesi 1,29 km, Pesenler Küme Evlerine mesafesi 490 metre, Yapraklıpınar’a mesafesi 1,57 km, İnönü Üniversitesi Kampüsü’ne mesafesi 3,78 km, Üzümlü’ye mesafesi 1,92 km, Üzümlü Küme Evlerine mesafesi 667 metredir.
Hafriyatın döküldüğü stok alanlarının yerleşim alanlarına, tarımsal üretimde kullanılan tarla ve bahçelere, hayvan otlatma alanlarına, dere yatağına yakınlığı ortadadır.
Doğayı, insan ve yaban hayatını, kaynak ve akarsuları ile baraj ve sulama göletlerini yakından etkileyecek bu keyfi uygulamaya son verilmelidir.
Moloz hafriyat ve kimyasallar yaşam alanlarından, tarım arazilerinden, sulak alanlardan, yeraltı ve yer üstü kaynak sularından, otlaklardan uzağa dökülmeli, yöneticiler hafriyatların Mamurek’e dökülmesi kararından bir an önce vazgeçmelidir. Aksi taktirde bu toplu katliam devlet eliyle gerçekleşmiş olacaktır.
Biz haklı çıkacağız ama haklı çıkmak istemiyoruz. Bizim haklı çıkmamız demek bir çok insanın ölmesi, toplu katliamın karar alıcılar tarafından gerçekleştirilmesi demektir.
Mamurek Köyü hafriyat döküm ve stok alanı olarak belirlenemez, yerel yöneticilerin verdiği karardan geri dönemlerini, insanlık suçu ve anayasal suçun devlet mekanizmaları aracılığıyla işlendiğini, gerekli duyarlılığı ilgili kurumun göstermesini, aksi taktirde hukuki yollara başvuracağımızı kamuoyu ile paylaşıyoruz.
Sendika.Org