Söğütlüçeşme’deki viyadük inşaatı yola taştı, yayalar yola çıkmaz zorunda kalıyor. Kadıköy Kent İnisiyatifi bu duruma tepki göstererek projenin asıl gerekçesinin rant sağlamak olduğunu söyledi
Kadıköy Kent İnisiyatifi, Söğütlüçeşme’de yapılan AVM projesine karşı bu kez de şantiye girişinde eylem yaptı. Kadıköylüler “Bu kaldırımda rant var, can güvenliği yok” yazılı pankart açarak eylem yaptı.
Kadıköy Kent İnisiyatifi, Söğütlüçeşme’de AKFEN Holding iştiraki Fıratcan İnşaat tarafından TCDD işbirliği ile yapılan AVM projesini protesto etmek için holdingin şantiye girişinde basın açıklaması yaptı. Kadıköylüler “Söğütlüçeşme istasyon, Haydarpaşa gardır” ve “Sermaye defol Kadıköy bizim” sloganları attı.
Kadıköy Kent İnisiyatifi adına konuşan Cihan Uyanık, “Burası Kadıköy’e ve İstanbul’a işlenen bir suç merkezi. Biz bu proje Kadıköy’ü yaşanamaz kılacak. Burada can güvenliği yok. Yapacakları 108 dükkanla milyarları bulacak rant için bunu yapıyorlar” dedi. Kadıköylüler, şantiye girişinden Marmaraya yürüdü.
Polis ve Kadıköylüler arasında yürüyüş öncesi pankart açılmaması gerekçesiyle tartışma yaşandı. Marmaraya yürürken kaldırım olmaması sebebiyle ilerlemekte zorlanan HDP İstanbul Milletvekili Musa Piroğlu ile polis arasında tartışma çıktı. Piroğlu, “Yolu biz kapatmıyoruz. Yolu bu şirket ve devlet kapatıyor. İnsanların can güvenliği tehlikeye atılıyor” ifadelerini kullandı.
Cihan Uyanık, projede kamu yararı olmadığını ve amacın, “AKP’li bürokratların cebini doldurmak” olduğunu dile getirdi.
Basın açıklaması Marmaray girişi önünde yapıldı. Açıklamayı Kadıköy Kent İnisiyatifi adına Gülsün Gökalp okudu. Gökalp, “Kadıköylünün yeşil alanına, ağaçlarına, oksijenine, toprağına, buradan geçen insanların sağlığına, can güvenliğine, ulaşım haklarına ve temel ihtiyaçlarına, bölge esnafının geleceğine, olası felaketlerde Kadıköy’de yaşayan ya da burayı ulaşım uğrağı olarak kullanan kişilerin can güvenliğine dönük bir tehdit anlamına gelen vahşi bir rant projesiyle karşı karşıyayız” dedi.
Açıklamanın devamında şunlar söylendi:
Aylardır bu inşaatın durdurulması için uyarılar yapıyoruz; mücadele ediyoruz; konuyu Kadıköy ve İstanbulluların gündemine sokmaya çalışıyoruz. Buna devam edeceğiz; halkın talep ve çıkarlarına tamamen karşı olan bu projeyi buradan uzaklaştırana kadar her saldırganlığı karşımıza alacağız ve bunları da kayıt altına alacağız. Bu projenin sorumluları ve suç ortakları; doğrudan rantına göz dikmiş merkezi yönetimler ve bu saldırganlığa karşı halkın çıkarlarını savunma konusunda kayıtsız kalan yerel yönetimler er ya da geç hesap verecek.
Söğütlüçeşme’de aylardır insan yaşamına tehdit olan “Viyadük inşası ve çevre düzenlemesi”, proje alanındaki inşaatın hızlanmasıyla birlikte, 2022 Aralık ayının son haftasında kaldırım işgaliyle alanını genişletmesine tanık olduk. Daha sonra işgal edilen alan daha da genişledi, Bağdat caddesinden Hasanpaşa tarafına dönüş yolunun bir şeridi daha hızlıca işgal edildi ve inşaat alanı yola doğru taştı. Bu tarafta da kaldırım kapatıldı ve bir aya yakın süre bu işgal devam etti. Geçen hafta itibariyle, belediye tarafındaki kaldırım kısmen açılmış olsa da işlek dönüşün olduğu yol işgali devam ediyor ve buraya gelirkenki kaldırım da hâlâ can güvenliğini tehdit edecek şekilde işgal altında. Söğütlüçeşme’de hukuki süreci devam eden ve daha önceki iptal kararı sonrasında ihtiyaç duyulan düzenlemeleri yapmadığı için yasa dışılığı süren; kamusal gerekliliği tartışmalı ve rant kaygılarının öncelikli olduğu aşikâr olan; bunu saklamaya ve yalanlarla örtmeye çalışan; bu haliyle yangından mal kaçırırcasına bir an önce inşası bitirilmeye çalışılan ve bu nedenle de kamusal gereklilikleri ve insan hayatını yok sayan bu projenin sahipleri arsızlıkta sınır tanımıyor.
Projenin daha inşaat izni çıkmamışken ağaçların kesildiği, “taşıma” adı altında yok edilmeye başlandığı; hızlandığı aşamadaysa tüm alanda topyekûn bir ağaç katliamına sebep olduğunu biliyoruz. Kadıköy’ün hava kirliliğinde rekora koştuğu haberleri medyada yer tutarken az sayıda oksijen üretim merkezinden biri olan Söğütlüçeşme istasyonunda yüzlerce ağaç acımasızca yok edildi.
Bugünlerdeyse imar ihtiyaçları gereği, vahşi projenin alanı genişletiliyor ve kaldırımlar işgal ediliyor. Nasıl bir ihtiyaçtır ki, İstanbul’un en önemli ulaşım bağlantılarından biri olan Kadıköy’ün en yoğun yaya akışının olduğu güzergahta, insanların yollara taşması ve büyük bir can güvenliği tehdidi oluşması dikkate bile alınmıyor.
İnşaat sahasında çalışan görevliler “inşaat böyledir” diyor; “devletin inşaatı burası” diyor; çok zorlayınca “biz istemedik UKOME yapıyor” diyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi proje konusunda “yetkisizim” diyor. Kadıköy Belediyesi “biz onlara bir şey yapamıyoruz” diyor. Soruyoruz: Bu nasıl bir kudrettir ki, halkın oylarıyla seçilmiş ve bunu gerektiğinde bir siyasi meydan okuma olarak öne süren İBB ve Kadıköy Belediye Başkanları bu proje karşısında çaresiz kalmaktadır?
Bu alanda yaya kaldırımı kapatılmışken, can güvenliği hiçe sayılırken Kadıköy Belediyesi, büyük bir tantana kopararak yaya kaldırımlarını temizliyoruz duyurusuyla scooter’ları toplattı. Burunlarının ucundaki tehlikeyi görmezden gelerek…
Bu “insana düşman” projenin, viyadük bahane edilerek 108 dükkan için yapıldığını biliyoruz. Dahası, viyadük inşasında bu alanın zemin özellikleri gözetilerek alınması gereken asgari önlemlerin de alınmadığını… Pek çok rapor ve değerlendirmede alandaki zeminin “önlemli bölge” olmasından kaynaklı güçlendirme ya da başka önlemlerin gerekli olduğu vurgulanırken; mevcut viyadükün bakımdan geçmesi gerekliliği üzerinde durulurken dükkanları bir an önce açma dışında başka bir önceliğin olmadığını… Güçlendirilme ve bakımdan geçme önlemleri bir yana, bir kez daha burada 35 metre derinliğe viyadük ayaklarının dikildiğini ve hali hazırda kullanılan viyadük’ün daha da büyük bir tehlike arz etmeye başladığını hatırlamak zorundayız.
Bu proje Marmaray ve Yüksek Hızlı Tren’in halihazırda kullandığı viyadük için büyük bir tehdit yaratmaktadır ve bu tehdit olanca güncelliğiyle bu ulaşım araçlarını kullananların canına kastediyor. Birilerinin bu projenin vahşetini ve insan hayatına kasteden bu durumunu fark etmesi için; mutlaka bir facianın yaşanması mı gerekiyor? Yakında bu da olacaktır. Aylardır bu sürecin takipçisi olan ve durdurulması için her yolu zorlayan bizler; facialar yaşanmadan bu vahşet bitsin diye buradayız. Kadıköy oksijensiz kalmasın diye… İnsanlar kaldırımsız bırakılıp yollarda telef olmasın diye… “Söğütlüçeşme’de viyadük çöktü” haberi gelmesin diye…
Açıklamanın sonunda “Söğütlüçeşme rant için değil kent için olana kadar mücadele edeceğiz” denildi.
Sendika.Org