Eğitim Sen’den YÖK’ün ‘sürgün projesi’ne karşı açıklama: “Gönüllülük esasına dayanmayan her görevlendirme sürgündür”

Yükseköğretim Kurulu'nun (YÖK), 'sürgün projesi' olarak da anılan 'Akademik Hareketlilik Programı'na dair açıklama yapan Eğitim Sen, "Gönüllülük esasına dayanmayan her görevlendirmeyi sürgün olarak kabul edeceğimizin, dolayısıyla da sürgün pratikleri karşısında hukuksal her türlü adımı atacağımızın bilinmesini isteriz" dedi

Eğitim Sen’den YÖK’ün ‘sürgün projesi’ne karşı açıklama: “Gönüllülük esasına dayanmayan her görevlendirme sürgündür”

Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK), ‘sürgün projesi’ olarak da anılan ‘Akademik Hareketlilik Programı’nın ilk uygulanacağı üniversiteler de Boğaziçi Üniversitesi ve ODTÜ oldu. YÖK, Boğaziçi Üniversitesi’nden iki öğretim üyesinin Burdur’a, bir öğretim üyesinin Bingöl’e gönderileceğini üniversiteye bildirdi. ODTÜ’den ise sekiz öğretim üyesinin Ağrı, Tunceli, Burdur’a gönderileceği bildirildi.

Gönüllülüğün öncelik olacağı belirtilmesine rağmen gönderilen yazıda görevlendirmeyi kabul etmeyenlerin “istifa etmiş sayılacağı” vurgulandı.

Konuya dair açıklama yapan Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası şunları dedi:

YÖK’ün duyurusunda söz konusu öğretim üyelerinin belirlenmesinde “gönüllü” olmaması durumunda “üniversite yönetim kurulu kararı ve rektörün onayı” ile görevlendirmelerin yapılabileceği belirtilmiştir. Üniversitelere gönderilen yazıda ise öğretim üyelerinin 2547 sayılı yasanın 41. maddesi kapsamında görevlendirileceği, dolayısıyla görevlendirmeyi kabul etmeyenlerin “istifa etmiş sayılacağı” vurgulanmıştır.

Eğitim Sen olarak belirtmek isteriz ki söz konusu görevlendirmelerde;

  • Gönüllülük esasının yok sayılması,
  • Objektif kriterlerin belirlenmemiş olması,
  • Görevlendirme sürelerinin uzunluğu,
  • İlgili öğretim üyelerinin aile birliğinin ya da sağlık sorunlarının dikkate alınmayacak olması,
  • Bölüm görüşlerinin ve kararlarının dikkate alınmaması,
  • Görevlendirmeyi kabul etmeyen öğretim üyelerinin “istifa etmiş” sayılacak olması,

açıkça cezalandırma amacı taşıyan, sürgün aracı olarak kullanılan, keyfi ve hukuksuz görevlendirmelere zemin hazırlayacaktır.

YÖK’e çağrımız, “Ben yaptım oldu” denilerek hayata geçirilen bu projeyi sadece gönüllülük esasına göre yürütmesidir. Kaldı ki rektörlerin hukuksuz pratikleri had safhaya çıkmıştır ve hak ihlalleri açısından da karneleri oldukça zayıftır! Bu nedenlerle gönüllülük esasına dayanmayan her görevlendirmeyi sürgün olarak kabul edeceğimizin, dolayısıyla da sürgün pratikleri karşısında hukuksal her türlü adımı atacağımızın bilinmesini isteriz.

Sendika.Org

Sendika.Org'u destekle

Okurlarından başka destekçisi yoktur