HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada Suriye’nin kuzeyinde yürütülen operasyonlarla iktidarın iki hedefinin olduğunu belirtti; Kürtleri statüsüz bırakmak ve seçim sürecinde muhalefeti dizayn etmek
HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada Suriye’nin kuzeyinde yürütülen askeri operasyonlara ve 25 Kasım’da sokağa çıkan kadınların eylemlerine değindi.
Sancar konuşmasına yedi yıl önce katledilen Tahir Elçi’yi anarak başladı. Yedi yıldır cinayetin aydınlatılması noktasında bir ilerleme kaydedilmediğinin altını çizen Sancar, Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını teklif etti.
“Halk geçim derdinde, iktidar bekâ için savaş derdinde” diyen Sancar, iktidarın sürdürülen savaşla bir yandan da yaratılan yoksulluğu bastırma niyetinde olduğunu ifade etti.
Sancar sözlerine savaşın sadece Kürtlere yönelik olmadığının da altını çizdi. Operasyonların iki hedefinin olduğunu ifade eden Sancar, bunların ilkinin Kürtleri statüsüz bırakmak olduğunun ve Kürtlerin kazanımlarının yok etmek olduğunu söyledi. Bu konuda devletin kesintisiz zihniyetinin AKP tarafından da sürdürüldüğünü ifade eden Sancar, Kürt düşmanlığının bu savaşta başat bir rol oynadığının altını çizdi.
Sancar, diğer hedefin ise seçim sürecinde muhalefeti dizayn etmek olduğunu ifade etti. Zora ve talan karşı çıkan seslerin savaş ortamında şiddetle bastırıldığını, savaş politikalarıyla şiddet ve cezasızlığın da normalleştirildiğini ifade eden Sancar, halkın ayrıştırılmasını ve bu yolla da toplumsal muhalefetin bastırılmasını hedeflediklerini belirtti.
Bu yüzden savaşa ve güvenlikçi yaklaşımlara karşı olduklarını ifade eden Sancar, muhalefeti de iktidarın oyununa gelmemek adına bu yaklaşıma çağırdı.
Sancar’ın değindiği diğer gündem ise 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde sokağa çıkan kadınların eylemleriydi. Sancar sözlerine şiddete karşı özgürlükleri için sokağa çıkan kadınları selamlayarak başladı. Şiddete karşı sokağa çıkan kadınların devlet şiddetiyle karşılaştıklarını ifade eden Sancar, erkek şiddetindeki artışla iktidar arasındaki bağı şu sözlerle kurdu:
Bu devlet erkek şiddetini besleyen, teşvik eden, meşrulaştıran bir zihniyetle yönetiliyor. İktidar erkek şiddetini bir yönetim aracı olarak kullanıyor. O nedenle erkek şiddetine karşı çıkış, bu iktidarın bütün politikalarına karşı çıkmak anlamına geliyo.
25 Kasım eylemlerinde Kürtçe döviz ve Şebnem Korur Fincancı posterlerinin yasaklandığına dikkat çeken Sancar, 25 Kasım’ın ardından da devlet şiddetinin sürdüğünü ifade etti. 14 ilde 50 kadın hakkında gözaltı kararı verilen operasyona değinen Sancar, gözaltına alınan kadınların serbest bırakılması gerektiğini ifade etti.
Altılı Masa’nın Anayasa değişikliği teklifine değinen Sancar, Altılı Masa’nın ortaya ancak bir “düzen tamiratı” koyabildiğini belirtti. Anayasa değişikliğ teklifinin seçim sonrasında gündem olabileceğini ifade eden Sancar, “Peki seçime kadar ne yapılacak? Amaç güçlü bir toplumsal sözleşme ve kapsayıcı bşr mutabakatsa seçim sürceinin de böyle kavranması gerekiyor” dedi.
Sendika.Org