KESK’e bağlı Haber-Sen Kadın Meclisi, PTT yönetiminin usulsüzlük, yolsuzluk ve bilinmeyen zararlara karşı çıktıkları için üyelerini sürgün ettiklerini belirterek “Bugüne kadar tüm baskılar karşısında mücadeleden geri durmadık ve bundan sonra da geri durmayacağız” dedi
KESK’e bağlı Haber-Sen Kadın Meclisi, PTT yönetiminin çalışanlarına yönelik usulsüz sürgün ve keyfi uygulamalarına dair açıklama yaptı.
PTT yönetiminin iktidardan aldığı güçle, kendini yasalardan üstün gördüğü ifade edilen açıklamada, “Sendikamız Haber-Sen ise bu usulsüz, keyfi uygulamalara karşı durmakta ve emekçi arkadaşlarımızın taleplerini aktarmaya, çözüm bulmaya, alternatif uygulamaları yöneticilere sunmaya çalışmaktadır” denildi.
Açıklamada PTT yöneticilerinin, Haber-Sen üyeleri üzerinden insanlık onuruna sığmayan bir propaganda yürüttüğü ve hükümet güdümlü sarı sendikaların da bu propagandanın parçası olduğu belirtildi.
PTT yönetiminin Haber-Sen üyelerini sürgün etme gerekçeleri şu şekilde açıklandı:
7201 sayılı Tebligat Yasasının gereklerini yerine getirmeyerek suç işleyen kurumun hukuksuzluğuna hayır dediğimiz için, 2018’den bu yana kuruma personel alımının yapılmamasının doğru olmadığını söylediğimiz için, 2014’ten beri görevde yükselme sınavları açmayıp, yönetici kadrolarına kendi yandaşlarını atamalarına itiraz ettiğimiz için, kurumun parçalı personel yapısına, performansa dayalı ve esnek çalışmaya, angaryaya, sayı dayatmasına karşı çıktığımız için, liyakatsiz, iş bilmez yöneticilerin idari kadrolara atanmasına dur dediğimiz için, usulsüzlük, yolsuzluk ve bilinmeyen zararlara karşı çıktığımız için tayin adı altında sürgün ediliyoruz. Eline geçirdiği gücü kadınlar üzerinde kullanmaktan çekinmeyen erk‘sizler, aynı şiddeti emekçiler üzerine de uygulamaktadır.
Sürgün edilen yöneticilere insanlık dışı uygulamaların yapıldığına yer verilen açıklamada şunlar söylendi:
PTT yönetimi yetkilerini kötüye kullanarak 4688 sayılı Kanun’un 18. Maddesini bilerek ve isteyerek çiğniyor ve kendilerini sendikal mücadeleyi koruyan yasalardan üstün görüyorlar. Yasaya açıkça aykırı olmasına rağmen emekçi arkadaşlarımız iş yerlerinden ve ailelerinden kilometrelerce uzağa, örgütlenme alanının dışına sürülerek üzerlerinde baskı yaratmaya çalışıyorlar. Amacımız; üye, temsilci ve yöneticilerimize uygulanan bu hukuksuzluklara sessiz kalmadığımızı, kalmayacağımızı vurgulamaktır.
Bu sorumlulukla biz Haber-Sen’li kadınlar; yaşadığımız sorunları ve taleplerimizi buradan bir kez daha duyurmak istiyoruz. Bugün, kurumlarımızda yapılan tayin ve atamalarda kıstas siyasi iktidara yakınlıkla ölçülmektedir. Unvan alabilmek ve istediğin yere atanabilmek için liyakat ve kariyer yerine siyaseten yakınlık hakim anlayış haline gelmiş. Görevde Yükselme Sınavlarında yaşanan hukuka aykırılıklar ile yeni mağduriyetler ortaya çıkmış, kurum içi eşitsizlikler derinleşmiş, iş barışı bozulmuştur.
Tüm bu yaşadığımız hukuksuzluklar karşısında Anayasal bir hak olan basın açıklaması yapma hakkımız, her defasında engellenmeye çalışılmakta ve sesimizi kamuoyuna duyurmamıza engel olunmaktadır. İşin özü; demokrasi söylemlerini ağzından düşürmeyip, tam aksi uygulamalar yapan siyasi iktidarın kurumlara atadığı bürokratların “ben yaparım oldu” anlayışı sonucu pek çok hukuksuzlukla karşı karşıyayız. Bu hukuksuzluklar açıkça Anayasaya, ulusal ve uluslararası yasalara aykırı olduğu gibi 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanununa da aykırılık taşımaktadır.
Bu kararların alınmasında söz sahibi olan kurum yöneticilerine sesleniyoruz; “Hukuka aykırı bir şekilde verdiğiniz bu kararlardan ve sürgünlerden bir an önce vazgeçin!” Kendi gücüne, örgütlü mücadelenin önemine inanan biz kadınlar ve emekçileri; bu haksız ve hukuksuz karar ve uygulamalarla yıldıracağınızı sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Bizler kadın mücadelesi ve Tüm Haber-Sen’den bugüne kadar tüm baskılar karşısında mücadeleden geri durmadık ve bundan sonra da geri durmayacağız.
Sendika.Org