FNV sendikasının “Yükselen fiyatlara rağmen, yüksek gelir yok mu? Bu pis havayı düzeltin!” başlığı altında yürüttüğü 1 Mayıs kampanyası toplumda geniş bir yankı buldu. Çünkü başta akaryakıt fiyatları olmak üzere diğer birçok temel ihtiyaç maddelerinde artan fiyatlar toplumda ciddi bir gerilim kaynağı
Bu yıl 1 Mayıs’a geçen yıllara göre savaş tedirginliğiyle girildi. Rusya-Ukrayna savaşı her geçen gün kızışarak daha ileri boyutlar kazanıyor. Ardından bu gerici emperyalist savaşa ABD ve Avrupalı müttefikleri Rusya’ya karşı Ukrayna devletinin başındaki kuklaya tam destek vererek savaşın uzamasını ve Rusya’yı uluslararası areneda zor durumda bırakacak bir konuma sokmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Birçok alanda Rusya’ya bağımlı olan AB ülkeleri savaşın etkisiyle hızla tırmanan fiyat artışları toplumu rahatsız edici boyutlara ulaştı. Zaten Korona sürecinde birtakım alt üst oluşlar, iş-yaşam dengeleri fiyatları yükseltmişti. Gelir düzeyi buna karşı her geçen gün geriliyordu. Savaşla birlikte bu daha da inanılmaz bir boyut kazandı. Bu emperyalist gerici savaşta işçi ve emekçilerin hiçbir çıkarı yoktur.
FNV sendikasının “Yükselen fiyatlara rağmen, yüksek gelir yok mu? Bu pis havayı düzeltin!” başlığı altında yürüttüğü 1 Mayıs kampanyası toplumda geniş bir yankı buldu. Çünkü başta akaryakıt fiyatları olmak üzere diğer birçok temel ihtiyaç maddelerinde artan fiyatlar toplumda ciddi bir gerilim kaynağı. Savaş bütün hızıyla sürerken emperyalistler arası gerilim bir nükleer savaşı gündeme getiriyor. Bu ruh hali tam bir korku ve endişeyle toplumu etkiliyor. Burjuva basın tam gaz savaşın yarattığı sonuçlar üzerinden bir timsah gözyaşı dökerek başta işçi ve emekçiler olmak üzere bütün toplumu sersemletiyor.
Ukrayna’da yaşanan dram tabii ki insanın yüreğini sızlatıyor. Ama bunun sebebinin olan bu propagandayı yapan devletlerin ta kendileri olduğu özenle gizleniyor. Gelen mültecilere yerler ayarlanıyor ve bunun propogandası yapılıyor. Bilinçsiz işçi ve emekçiler ellerine bağış kutularını alarak mağdurlara maddi yardım topluyor. Bütün bunlar bir savaş seneryosu üzerinden yükseliyor.
Bütün bu savaş çığırtkanlığının ardından işçinin emekçinin alınteri, askeri harcamalara akıtılıyor. Almanya daha savaşın ilk günlerinde 100 milyar Avro bütçe sağlayacağını açıkladı. Diğer Avrupa ülkeleri benzer açıklamalar yaptı. Elbette bunun yaratacağı sonuçları olacaktır. Bu harcamalar biz işçi ve emekçilerin sırtına yüklenecek ve bu fatura bize ödetilecektir. Bunun bilincinde olanlar bunun karşısında olacak, olmayanlar akıntıya kapılacak ve iki dünya savaşında olduğu gibi, kullanılan, katledilen hep biz olacağız. Maalesef, hâlihazırda bu savaşı durduracak bir toplumsal hareketlilik ufukta görülmüyor. Ama bu böyle gidecek anlamına gelmesin! Ölüm ve açlık tepkisi inanılmaz bir şekilde günü geldiğinde dışa vuracağından kuşku duyulmamalıdır.
TİS süreçlerinin çetin geçeceğinin belirtileri şimdiden görülüyor. Zorlu bir dönem olacak. Ama zoru zorla yeneceğiz! Savaş sadece Rusya ve Ukrayna ile sınırlı değil. Ortadoğu’da sömürgeci, gerici orta çağ rejimleri yoksul mazlum bir halka karşı yürüttükleri topyekün savaşla sessiz sedasız bir soykırım yürütülüyor. Kazanımları yok edilmek ve ezilmek isteniyor. İnsanlık buna dur demeyecek mi? Bunu göreceğiz!
1 Mayıs’a hazırlık çalışmaları uzun süre, pratikte ve sendikanın internet sitesi üzerinden yürütüldü. Başta kendi üyelerini, üyelerinin aile ve çevre ilişkilerini katmak için üyelere yaptığı çağrıyla faaliyetlerini sürdürdü. 1 Mayıs’a katılmak isteyen FNV üyeleri internet üzerinden başvuruyla katılacağını belirtri. Ardından toplu ulaşım için kendilerine e-mail yoluyla tren kartları gönderildi ve katılımları sağlandı.
Hollanda’da bu yılki 1 Mayıs mitingi ve kutlamaları Utrecht kentinde yapıldı. Hollanda işçi ve emekçileri saat 12.30’da Beursplein (Borsa Meydanı’nda) toplandı. Saat 13.00’te yürüyüşe geçildi. 7 kilometrelik yürürüyüş güzergahı boyunca coşku ve kent sakinlerinin ilgisi büyüktü. Kortejin en önünde büyük pankartın arkasında FNV Genel Başkanı, FNV Sendikası şube başkanları ve yönetim kurulu üyeleri yer alıyordu. Yürüyüş Juliana Park’ta son buldu.
Burda FNV Sendikası’nın kurduğu çadırlar ve sahneyle 1 Mayıs kutlama alanı oldukca coşkulu ve şölen havasındaydı. Müzik, kültürel ve sanatsal etkinlikler, stantlarda sergilendi. Sahnedeki müzikler kitleye coşku kattı. Diğer sahnelerde ise gündemdeki konular konuşulup tartışıldı. Dört bini aşkın kişinin katıldığı mitinge, Hollandalı sol parti ve örgütler, Türkiye ve İranlı sol parti ve örgütler de anlamlı bir katılım göstererek 1 Mayıs’a renk ve coşku kattılar.
Ali Solmaz: FNV-DAF İşyeri Temsilcisi
Sendika.Org, yayın hayatına başladığından bu yana işçi sınıfı hareketinin, solun ve genel olarak toplumsal muhalefetin gündemine ilişkin, farklı politik perspektiflerden düşünsel katkılara açık bir tartışma platformu olagelmiştir. Sitemizde yayımlanan yazılar yayın kurulunun politik perspektifiyle uyumluluk göstermeyebilir. Amacımız, mücadelenin gereksinim duyduğu bilimsel ve politik bilginin üretimini zenginleştirecek tüm katkılara, yayın ilkelerimiz çerçevesinde, olabildiğince yer verebilmektir.