İHD Diyarbakır, KESK İstanbul Kadın Meclisi, Antalya Kadın Platformu Diyarbakır’da sabah ev baskınları ile gözaltına alınan kadınların derhal serbest bırakılması talebiyle açıklamalarda bulundu
İHD Diyarbakır, KESK İstanbul Kadın Meclisi, Antalya Kadın Platformu 16 Mart çarşamba günü Diyarbakır’da sabah ev baskınları ile gözaltına alınan 23 kadının derhal serbest bırakılması talebiyle açıklamalarda bulundu.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma sonucu dün (16 Mart) 23 kadın evleri basılarak gözaltına alındı. Konuya dair İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi, şube binasında basın toplantısı düzenledi.
Açıklamaya, İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, Rosa Kadın Derneği, Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Diyarbakır şubesi katıldı.
İktidarın kadınlara karşı tavrını İstanbul Sözleşmesi’ni feshederek gösterdiğini ifade eden Eren Keskin, “Bu durum iktidarın kadına yönelik şiddeti onayladığı anlamını taşıyor. Dün arkadaşlarımızın evlerine yapılan baskında da hem duygusal hem de gözaltına alınarak fiziksel şiddet uygulandığını biliyoruz. Sivil alanda yaptıkları eylemler suç sayılarak, gözaltına alındılar. Bizler devletin kadın politikasını çok yakından tanıyoruz. Dün İstanbul’da eşini herkesin gözü önünde döven bir erkek serbest bırakılırken, bizim arkadaşlarımız gözaltına alındı. Bu nedenle ‘kadına yönelik şiddet politiktir’ derken, erkek ve kadın arasındaki ezme ve ezilme ilişkisine tek karşı çıkmıyoruz. Aynı zamanda ırkçılığa, militarizme ve cinsiyetçiliğe de karşı çıkıyoruz” dedi.
Türkiye’de ve bölgede “muhalifim” diyen kurumların ve kitlelerin bu gözaltılara karşı çıkması gerektiğini belirten Eren Keskin, “Eğer çözümden bahsediyorsanız, taraf olmak zorundasınız. Onlarla dayanışmanın muhalefeti yükselteceğine inanıyoruz. AKP’ye çağrımızdır kadına yönelik şiddetten vazgeçin. Kadınların yaptığı çalışmalardan kaynaklı kadınlara uyguladığınız her şiddet evdeki şiddeti artıyor” diye konuştu.
KESK İstanbul Kadın Meclisi’nin açıklaması:
Biz kadınlar olarak; hakkımız olanı ancak sokaklarda olarak alacağımızı, evde, işte, sokakta, okulda, gerektiğinde de cezaevinde, kısacası yaşadığımız her yerde mücadeleyi büyüterek kazanacağımızın bilincindeyiz. Eril zihniyetin üzerimizde kurduğu sistematik tahakkümü kırmanın tek yolunun yine sürekli ve örgütlü kadın mücadelesini yükseltmekten geçmekte olduğunu biliyoruz. Bu mücadeleyi yürütürken karşımıza her türden engellemeler çıkacağının da farkındayız.
Bedeli ne olursa olsun kadınların mücadelesini kriminalize etmeye yönelik gözaltılar, tutuklamalar, baskılar kadınları yıldıramayacak, korkutamayacaktır.
İktidarı ve kendini anayasanın, yasaların üzerinde gören yetkililerini bir kez daha uyarıyoruz, temel hak ve özgürlükleri ortadan kaldıran, anayasayı hiçe sayan uygulamalara son verin. Basın açıklamalarına, mitinglere katılım, düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamındaki paylaşımlar ve benzeri demokratik eylem ve etkinlikler anayasa ile güvence altına alınmış temel hak ve özgürlükler kapsamındadır. Bu nedenle değil gözaltına alınmak, soruşturma açılması dahi anayasa ihlalidir.
Diyarbakır’da gözaltına alınan ve hemen hepsi sendikalarımızın şube kadın yöneticileri olan arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalı, bu hukuksuz uygulamayı gerçekleştirenler hakkında soruşturma açılmalıdır.
Antalya Kadın Platformu, saat 17.00’de 8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü’nde toplandıkları ve gözaltına alındıkları Üç Kapılar’da bir araya gelerek “Kadın mücadelesi engellenemez, yargılanamaz” yazılı pankartı açtı.
Yapılan açıklamada şunlar söylendi:
Kadınları gözaltı ve tutuklamalarla engellemek isteyenlere bir kez daha sesleniyoruz “daha önce de denediniz, sonuç alamadınız, kadın mücadelemiz her geçen gün daha da büyüyor. Kürt kadınları dün olduğu gibi bugün de erkek devlet şiddetine karşı mücadele etmeye devam edecek.
Direnişimiz ortak, mücadelemiz ortak. Kadın dayanışmamız her geçen gün daha da büyüyor.
Kadınlar heryerde eşitlik ve özgürlük için mücadele etmeye devam ediyor. Mücadelemizi, engelleyemezsiniz, yargılayamazsınız.
Arkadaşlarımız derhal serbest bırakılsın.
Sendika.Org