Eda Nur Kaplan’a tecavüz ederek intihara sürükleyen Yusuf Güzelyurt ve Mehmet Ardıçoğlu’nun yargılandığı dava ATK raporunun aslının dosyaya konulmaması ve incelememesi nedeniyle ileri bir tarihe ertelendi
Eda Nur Kaplan’ın ölümüyle ilgili başlatılan soruşturma kapsamında Yusuf Güzelyurt, Mehmet Ardıçoğlu ve Aşkın K. gözaltına alındı. Eda Nur Kaplan’ın, intiharından 1 hafta önce kendisine cinsel saldırıda bulunduklarını ileri sürerek şikayette bulunduğu Yusuf Güzelyurt ile Mehmet Ardıçoğlu, nöbetçi sulh ceza mahkemesince “nitelikli cinsel saldırı” suçundan tutuklanmıştı. Aşkın K. da serbest kalmıştı. Yusuf Güzelyurt ve Mehmet Ardıçoğlu hakkında, Eda Nur Kaplan’a, otelde cinsel saldırıda bulundukları iddiasıyla “nitelikli cinsel saldırı” suçundan 18’er yıl hapis cezası istemiyle açılan davanın ilk duruşması 10 Aralık 2021’de görüldü. Bugün (8 Şubat) Ankara 12’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde tutuklu sanıkların yargılanmasına devam edildi.
Duruşmada Eda Nur Kaplan’ın annesi Fatma Polatoğlu ve avukatlar da hazır bulundu.
Duruşmada ilk olarak, dava dosyasına giren belgeler okundu. Bir önceki celsede Eda Nur Kaplan hakkında istenen Adli Tıp Kurumu (ATK) raporunun UYAP sistemine düştüğü, asli örneğinin ise halen dava dosyasına konulmadığı belirtildi. Ardından fail avukatlarının, müvekkillerinin tahliye edilmesine dair gerekçeli taleplerinin yer aldığı dilekçelerin de dosyada yer aldığı belirtildi.
Ardından dosya avukatlarından Çisel Demirkan söz aldı. Dosyada eksik evrakların giderilmesi talebinde bulunan Çisel, “ATK raporunun Eda Nur Kaplan’ın cinsel istismara uğradığının tespit edilemediği” yönündeki tespitine karşı uzman kişinin görüşünün alınması talebinde bulunarak, “Şule Çet davasında da ATK benzer bir rapor vermişti. Bundan kaynaklı Şule Çet davasında uzman birinin görüşlerine de yer verildi. Benzer bir kişiden mütalaa ve görüş alınmasını talep ediyoruz” dedi.
Ardından söz alan sanık müdafi Nurettin Köşker ise, AKP’nin çıkardığı Beşinci Yargı Paketi’nde bulunan katalog suçlarda “Somut delil aranır” şartını işaret ederek, ATK’nin raporu ile ortada somut bir delilin olmadığını savunarak, Eda Nur Kaplan’ın “rızaya” dayalı bir ilişkiye girdiğini öne sürdü.
Duruşmada savunma yapan sanık Mehmet Ardıçoğlu, iddiaların düzmece ve kurgu olduğunu ileri sürerek tahliyesini talep etti.
Sanık Yusuf Güzelyurt ise raporlarda cinsel saldırı olmadığının ortaya çıktığını söyleyerek, “Burada tecavüz, benim anayasal hakkım olan masumiyet karineme yapılmıştır. Toplumda tutuklu insanın suçlu olduğu düşünülmektedir. Tahliyemi talep ediyorum” dedi.
Avukat beyanlarının ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, Güzelyurt ve Ardıçoğlu’nun tutukluluğunun devamına, Eda Nur Kaplan’ın kullandığı telefonun bilirkişiye gönderilerek fotoğraf ve mesajların incelenmesine ve rapor halinde dosyaya sunulmasına, eksik evrakın tamamlanmasına karar verildi. Dava ileri bir tarihe ertelendi.
İlgili haber:
Sendika.Org