“İstanbul Sözleşmesi ve 6284 etkin uygulansaydı bugün Şebnem Şirin aramızda olabilirdi” diyen kadınlar, Boğaziçi Üniversitesi’nin kayyum rektörü Naci İnci’nin 6284 sayılı yasaya dayanarak öğrenciler hakkında tedbir kararı aldırmasına atıfla “6284 Naciler için değil, Şebnemler için uygulansın” dedi
Fotoğraf: Zeynep Kuray
İstanbul Kadıköy’de 11 kadın örgütünün çağrısıyla düzenlenen eylemde Şebnem Şirin’in katledilmesi ve 6284 sayılı kadına yönelik şiddetin önlenmesine dair kanunun öğrencileri şikâyet eden Boğaziçi Üniversitesi’nin kayyum rektörü Naci İnci için uygulanması protesto edildi.
Kadıköy’deki Beşiktaş İskelesi önünde bir araya gelen kadınlar “6284 Naciler için değil, Şebnemler için uygulansın” yazılı pankart açtı ve sık sık “Kadın cinayetleri politiktir”, “Trans cinayetleri politiktir”, “Yaşasın kadın dayanışması”, “6284 uygulansın”, “İstanbul Sözleşmesi yaşatır”, “Koruma, aklama katilleri yargıla”, “Kayyuma değil kadınlara koruma” sloganları attı.
Eylemde ortak açıklamayı Hüma Nur Çalışkan okudu.
“Kadın cinayetleri politiktir”
Çalışkan, Denizli’de Şebnem Şirin’in Furkan Zıbıncı adlı erkek tarafından katledilmesine ilişkin AKP Sözcüsü Ömer Çelik’in söylediği “Cinayeti politik bir tartışma değildir” sözlerine tepki gösterdi:
28 Ekim’de Ömer Çelik “Şebnem Şirin’in cinayeti politik bir tartışma değildir” ifadelerini kullandı. 29 Ekim’de ise Şebnem Şirin’in ailesinin avukatı Osman Tabu; “Maalesef ciddi bir hata ihtimali söz konusu. Polis ekipleri, dairenin kapısına kadar gelerek, misafir gibi kapıyı çalıyorlar. Zanlı ve maktulün içerde olmasına karşın, ‘herhangi bir ses yok’ deyip hiçbir tedbir almadan veya yandaki bir dairenin kapısını dahi çalmadan, oradan ayrılıyorlar” açıklamasını yaptı. Buradan bir kez daha söylemek isteriz. Kadın cinayetleri politiktir. Politik değil gibi göstermeye çalışıldığı her durumda yetkililer kendilerini görevsizleştiriyor.
Şebnem Şirin’in öldürülmesinden İstanbul Sözleşmesi’nden çekilenlerin, etkin soruşturma yürütmeyenlerin, cezasızlık politikalarını uygulayanların ve ihmali olan tüm kamu görevlilerinin sorumlu olduğunu vurgulayan Çalışan, “Eğer İstanbul Sözleşmesi ve 6284 etkin uygulansaydı bugün Şebnem aramızda olabilirdi” dedi.
“6284 kadınlar için etkin uygulanmalıdır”
Çalışkan, kadınlar etkin uygulanmayan 6284 sayılı yasanın, 26 Ekim’de Boğaziçi Üniversitesi’nin kayyum rektörü Naci İnci’nin 13 öğrenci hakkında tedbir kararı aldırmasında uygulandığını hatırlatarak şunları söyledi:
Bu kararı alan mahkemeye ilk olarak 6284’ün şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan kadınların, çocukların, aile bireylerinin korumasının amaçlandığını söylemek isteriz. Her ay onlarca kadın korunmadığı için öldürülürken, kadınlar artık 6284’ten türlü zorluklarla yararlanamıyorken, uzaklaştırma kararları şiddet faili erkeklere verilemiyorken, korunmak isteyen kadınlara güçlükler çıkarılıyorken şimdi de Naci inci ve ona benzer kimi erkeklerin yasayı esneterek 6284’ten kararlar çıkarılması koca bir çelişkidir. 6284 kadınların yaşaması için hayatidir, kadınlar için etkin uygulanmalıdır.
“Katilleri koruyanlara soruyoruz”
Yargıya, kolluğa ve katilleri koruyanlara seslenen Çalışkan, “Ve yargıya soruyoruz: Evli olduğu erkek hakkında 23 kez şikâyette bulunan ve katledilen Ayşe Tuba Arslan hakkında koruma kararını neden çıkarmadınız? Ve kolluğa soruyoruz: Sevtap Şahin, Özcan Şahin hakkında 60 kere şikâyette bulundu, uzaklaştırma kararı aldı. Öldürüldüğü gün Sevtap’ın annesi polise ihbarda bulunduğu halde, polis 20 dakika sonra geldi, içeride karı koca var diyerek içeri girmedi. Soruyoruz, Boğaziçi öğrencileri için duvarları yıkanlar Sevtap için neden içeri girmedi? Katilleri koruyanlara soruyoruz: Delillere rağmen, Aleyna Çakır cinayetinin baş şüphelisi Ümitcan Uygun’u neden serbest bıraktınız?” ifadelerini kullandı.
“İstanbul Sözleşmesi yaşatır”
“İstanbul Sözleşmesi ve 6284 etkin uygulansaydı, Fatma Altınmakas, Pınar Gültekin, Azra Gülendam Haytaoğlu, Esra Hankulu, İpek Er ve daha birçok kadın bugün yaşıyor olabilirdi. Katledilen, öldürülen, cinayetlerine intihar, kaza süsü verilen bütün kadınların öfkesiyle bugün sokaktayız” diyen Çalışkan, sözlerini şöyle sonlandırdı:
Biz kadınlar, toplumsal cinsiyet eşitsizliği ortadan kalksın istiyoruz. Eşit ve özgür bir yaşam için mücadele ediyoruz. Biliyoruz ki istediğimiz dünyayı kurmanın yolu yan yana gelmemizden, birlikteliğimizden geçiyor. Haklarımıza, hayatlarımıza yapılan saldırılara karşı örgütlü gücümüzle direnmeye, sokakta olmaya devam edeceğiz.
6284 Naciler için değil, Şebnemler için uygulansın demeye devam edeceğiz.
Sokaklardan da meydanlardan da İstanbul Sözleşmesi’nden de 6284’ten de vazgeçmeyeceğiz.
Kazanılmış haklarımızı kendi çıkarınıza kullanmanıza izin vermeyeceğiz.
Yasaları etkin bir şekilde uygulatacağız.
Birlikteliğimizle, yan yanalığımızla, gücümüzle eşit ve özgür bir yaşamı kuracağız.
Sendika.Org