Cumartesi Anneleri’nin 700. hafta eylemine katıldığı için gözaltına alınan 46 kişi üçüncü kez hakim karşısında. Çağlayan Adliyesi’nde görülen duruşma öncesi Cumartesi Anneleri ve İnsan Hakları Derneği (İHD) adına yapılan açıklamada “Evlatlarımızı bizden koparanlar, adil bir yargı önüne çıkana kadar susmayacağız” denildi
Cumartesi Anneleri’nin “700. hafta” eylemine katıldığı için gözaltına alınan 46 kişi hakkında 2911 sayılı toplantı ve gösteri yürüyüşleri yasasına muhalefet suçlamasıyla açılan davanın üçüncü duruşması İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde görülmeye başlandı.
Duruşma öncesi adliye önünde Cumartesi Anneleri ve İnsan Hakları Derneği (İHD) adına yapılan kısa açıklamada “Kayıplarımızı aramaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Evlatlarımızı bizden koparanlar, adil bir yargı önüne çıkana kadar susmayacağız. Adalet bizim için haysiyet ve insanlık meselesidir. Kayıp yakınlarının maruz kaldığı adaletsizlik son bulana kadar susmayacağız. Galatasaray Meydanı’ndan asla vazgeçmeyeceğiz” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamaya Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekilleri Hüda Kaya, Musa Piroğlu, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, Hakların Demokratik Kongresi (HDK) İstanbul Eş Sözcüleri Aynur Cengiz ve Erkan Tepeli, HDP İstanbul İl Örgütü EŞ Başkanı Elif Bulut, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) temsilcileri ve Diyarbakır, Bursa, Mardin, Batman, Şırnak, Hakkari, Ankara, Urfa ve İstanbul barolarından çok sayıda avukat katıldı.
“Adalet bizim için haysiyet ve insanlık meselesidir, susmayacağız” başlıklı açıklama “Bu davada yargılanan bizim hakikat ve adalet arayışımızdır” yazılı pankart eşliğinde yapıldı.
Cumartesi Anneleri ve İHD adına yapılan açıklamada faillerin yargılanmadığı, kayıpların akıbetini sordukları için hak savunucularının yargılandığının altı çizildi. yapılan açıklamanın tamamı şöyle:
Bugün burada, üzerinde “Adalet” yazan bu binada bir yargılama yapılacak. Kim yargılanacak peki? Gözaltında kaybetmeyi bir devlet politikası haline getiren; siyasetçi, kamu görevlisi kılığına girmiş “insanlığa karşı suç” failleri mi nihayet yargılanmaya başlandı? Hayır.
Gözden düşmüş devlet bağlantılı suç örgütü liderinin çektiği videolarla, sosyal medya paylaşımlarıyla aylardır pek çok suç failini ifşa etmesinin ardından, bu failler mi yargılanmaya başlandı? Hayır değil.
Televizyon ekranlarına çıkıp yaptığı işkenceleri savunan; onlarca, yüzlerce gözaltında kaybetmede, yargısız infazda bir şekilde parmağı bulunan kontrgerilla şefleri mi yargılanacak bugün burada? Elbette hayır.
TBMM İnsan Hakları Komisyonu’nun Cemil Kırbayır’ı gözaltında kaybettikleri için tek tek isimlerini sayarak suç duyurusunda bulunduğu işkenceciler mi yargılanacak? Hayır onlar da değil.
AİHM’de oy birliği ile mahkumiyet kararı verilen kayıp dosyalarının failleri mi yargılanacak? Hayır onlar hiç değil.
Cumartesi Anneleri’nin 699 hafta boyunca sürdürdükleri barışçıl toplanmalarını şiddet yoluyla dağıtanlar, anayasal haklarını kullanan insanlara işkence edenler, kentin bir meydanını halka kapatanlar mı yargılanacak? Hayır, hayır onlar da değil.
Bugün, bir dava da yüz dava da açsanız, biz kendi davamızdan dönmeyeceğiz diyen kayıp yakınları ve hak savunucuları yargılanıyor.
Bugün biz yargılanıyoruz. Biz, gözaltında kaybedilen sevdiklerimizi aramaktan vazgeçmeyen aileler yargılanıyoruz. Bize yaşatılan zulme, adaletsizliğe itiraz eden destekçilerimiz yargılanıyor.
Hak ve özgürlükleri askıya alınmış milyonlarca insan bizim gibi hakları için mücadele etmesin diye. Mahkum edildikleri adaletsizliğe, hukuksuzluğa isyan etmesinler, bunu göze alamasınlar diye biz yargılanıyoruz.
Ama bakın yine buradayız. Yine sokaktayız, yine haykırıyoruz: Kayıplarımızı aramaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Evlatlarımızı bizden koparanlar, adil bir yargı önüne çıkana kadar susmayacağız. Adalet bizim için haysiyet ve insanlık meselesidir. Kayıp yakınlarının maruz kaldığı adaletsizlik son bulana kadar susmayacağız. Galatasaray Meydanı’ndan asla vazgeçmeyeceğiz.
Açıklamanın ardından, 21’inci Asliye Ceza Mahkemesi’nde 10.30’da görülmesi beklenen duruşma, yoğun katılımdan dolayı İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nin salonunda gecikmeli olarak başladı.
Avukat Meriç Eyüboğlu, davanın gecikmeli başlamasına tepki göstererek “Geçen duruşmada da başlamak için 2.5 saat bekledik. Bu konunun canımızı sıktığını söylemek istiyoruz. Burada birçok avukat var, bazıları şehir dışından geldi. Bu kadar insanı bekletmenin hukukla ilgisi yok.” dedi.
Davanın avukatlarından Tuğçe Duygu Köksal da söz alarak “Kötü muameleye dönen bu durumun bir an önce bitirilmesini, tüm sanıklar hakkında derhal beraat kararı verilmesini talep ediyoruz” dedi.
Ancak avukatların taleplerine karşın hakim, duruşma savcısına görüşünü sorunca savcı, tüm taleplerin reddine karar verilmesini talep etti.
Böylece Cumartesi Anneleri’nin 700. hafta buluşmasında kayıp yakınlarını darp eden ve gözaltına alan kamu görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talebini de ret eden hakim avukatların bütün taleplerine kulak tıkayıp reddetti.
Gergin geçen duruşmanın ardından ara kararını açıklayan hakim, 10 kişi hakkında zorla getirme kararı vererek iki kişi hakkında da yakalama kararı düzenlenmesine hükmetti. Bir sonraki duruşma 23 Mart 2022, saat 13.30’da görülecek.
Sendika.Org