Tayyip Erdoğan’ın “Ekonominin kitabını yazdık” şeklindeki açıklamalarına CHP ve DEVA Partisi’nden tepki geldi. Asgari ücretin erimesine dikkat çeken Babacan, peş peşe gelen zamlara da değinerek “Koskoca bir ülkenin yoksullaşmasını yazdınız, başka bir şey yazmadınız” dedi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise sanayi kullanımındaki enerjiye yapılan zamlara değinerek “Biz iktidar olduğumuzda ‘işletme dostu’ mevzuatı mutlaka hayata geçireceğiz. Onların önlerindeki bütün engelleri kaldıracağız” dedi
Tayyip Erdoğan’ın “Ekonominin kitabını yazdık” şeklindeki açıklamalarına CHP ve DEVA Partisi’nden tepki geldi. Son süreçte AKP karşıtı muhalefette yakınlaşması dikkat çeken iki partinin başkanları, yaptıkları konuşmalarda AKP-MHP iktidarının ekonomi yönetimine dair eleştiriler sundu.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın hedefinde ekonomi yönetimi vardı. Asgari ücretin erimesine dikkat çeken Babacan, peş peşe gelen zamlara da değinerek “Koskoca bir ülkenin yoksullaşmasını yazdınız, başka bir şey yazmadınız” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise sanayi kullanımındaki enerjiye yapılan zamlara değinerek “Biz iktidar olduğumuzda ‘işletme dostu’ mevzuatı mutlaka hayata geçireceğiz. Onların önlerindeki bütün engelleri kaldıracağız” dedi.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Ankara’da partisinin il başkanları toplantısında gündemi değerlendirdi. Babacan’ın konuşmasında ekonomi yönetimine dair eleştiriler öne çıktı. Babacan’ın konuşmasında öne çıkan kısımlar şöyle:
Ülkemiz ağır bir ekonomik krizin içinden geçiyor. Geçtiğimiz hafta sonu itibariyle döviz kurunda yeni bir rekor gördük. 1 dolar 10 Türk lirasını geçti. Dolar karşısında en fazla değer kaybeden para birimlerinden biri, maalesef bizim milli paramız oldu. Paramız pul oluyor. Ülkece kazandığımız her kuruş, alnımızın teri kurumadan eriyor, değerini yitiriyor. Aylık net asgari ücret 283 dolara geriledi. Neredeyse Çin’deki ücretlerin seviyesine indi. Sabit gelirli vatandaşlarımızın, emeklilerimizin satın alma gücü hızla azalıyor. Çarşıda, pazarda, alışverişte fiyat etiketleri sürekli olarak artıyor. Esnafımız, ‘Fiyat etiketlerini kazıyıp yeni etiket yapıştırmaktan tırnaklarım aşındı, yara oldu’ diyor. Fiyatlar artıyor, çünkü döviz kuru arttığında ekmekten pirince yediğimiz her şeyin maliyeti artıyor. Koltuktan televizyona kullandığımız her şeyin maliyeti artıyor. Zam üstüne zam geliyor. Elektrik, doğalgaz, neredeyse aldığımız her nefes zamlanıyor. Bu büyük başarısızlığın altında imzası olan kişi de çıkıp diyor ki ‘Biz ekonominin kitabını yazdık.’
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun da içinde bulunduğu heyet, dün (15 Kasım) Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nu ziyaret etti. Kılıçdaroğlu’nun yanında CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, CHP Sözcüsü ve Ekonomi Politikaları Genel Başkanı Faik Öztrak, CHP İdari ve Mali İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu, CHP Ekonomi Masası Koordinatörü Çetin Osman Budak, CHP Enerji ve Altyapı Politikalardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın da vardı.
Görüşmenin gündeminde ise sanayi kullanımındaki enerjiye yapılan zamlar vardı. Görüşme öncesinde “Buna sessiz kalmayacağım. Türkiye’nin işletmelerini korumak için birlikte ne yapabileceğimizi konuşmak üzere TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile görüşmeye gidiyorum. Açıkça söylüyorum; ne işletmelerimizi ezdireceğiz ne de halkın zamlara boğulmasına izin vereceğiz” diyen Kılıçdaroğlu, görüşme sonrasında da basına açıklamalarda bulundu.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarında öne çıkan kısımlar şöyle:
Bu ülkenin üretimle, alın teriyle büyüyeceğini ve kazanacağını biliyoruz. Eğer bunu yapabilirsek Türkiye’yi hızla büyütebiliriz. Onları korumak, haklarını savunmak, önlerindeki engelleri kaldırmak için CHP olarak elimizden gelen bütün çabayı göstereceğiz.
Biz iktidar olduğumuzda ‘işletme dostu’ mevzuatı mutlaka hayata geçireceğiz. Onların önlerindeki bütün engelleri kaldıracağız. Ülkeyi fakirleştirip, ihracat yapacağım diye inatlaşma içine giren bir anlayışla karşı karşıyayız.
Eğer iç piyasayı büyütmek istiyorsak, ihracat yapmak istiyorsak, Türkiye’nin uluslararası piyasalarda itibar, saygınlık kazanmasını istiyorsak, sosyal devleti inşa etmek zorundayız. Bu zırvalık ve saçmalıklarla ‘ekonomiyi çok iyi biliyorum, bu işin kitabını yazdım. Kitabını yazdığın nasıl olduğu belli. Türk lirasını dolar karşısında nasıl eridiği de belli.
Sendika.Org, ANKA Haber Ajansı