Çanakkale’de tekel büfesi işleten Deniz Öztürk isimli yurttaş Çanakkale Valiliği’nin İl Umumi Hıfzıssıhha Kurulu’nun 30 Nisan’daki kapatma sürecinde alkol satış yasağı ve tekel büfelerinin açılmaması yönündeki kararını İdare Mahkemesine taşıdı. Öztürk’ün davası basına yansıyınca polisin takibi de arttı. Öztürk’ün akşam saatlerinde dükkânında kalan bilgisayarını almak için aşağı inmesinin ardından polisler “dükkânını açtığı” bahanesiyle para cezası kesmişti. Hakimlik, cezaya itiraz eden Öztürk’ü haklı bularak cezayı iptal etti. Kararda olağan koşullarda anayasal hak ve özgürlüklerin Cumhurbaşkanlığı Kararnameleriyle sınırlandırılamayacağı, sınırlandırmanın ancak kanunla yapılabileceği ifade edilerek ilgili Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin Anayasa’ya aykırı olduğuna kanaat getirildi
30 Nisan’da ilan edilen kapanma döneminde “tekel büfelerinin kapalı olması ve market, bakkal, büfe gibi yerlerde alkol ürünün satılmaması” kararı tartışma yaratmıştı. Çanakkale’de tekel büfesi işleten Deniz Öztürk isimli yurttaş Çanakkale Valiliği’nin İl Umumi Hıfzıssıhha Kurulu’nun İçişleri Bakanlığı’nın genelgesi doğrultusunda aldığı karar nedeniyle kapatma döneminde dükkânını kapatmak zorunda kaldı. Bunun üzerine Öztürk, ilgili karar hakkında yürütmesinin durdurulması ve iptali için Çanakkale İdare Mahkemesine başvurdu.
Öztürk’ün dava açması ve davanın basında yer almasının ardından polisin tacizi de başladı. Büfesinin üst katında yaşayan Öztürk’ün akşam saatlerinde dükkânında kalan bilgisayarını almak için aşağı inmesiyle polisin gelmesi bir oldu. Polisin Öztürk’e işyerinin açık olmaması gerektiğini söylemesi üzerine Öztürk de bilgisayarını almak için girdiğini ve hemen çıkacağını söyledi. Öztürk’ün dükkânda vakit geçirmemesine ve herhangi birine satış yapmamasına rağmen polis, 900 TL idari para cezası kesti.
Öztürk, İdare Mahkemesi’ne yaptığı başvurunun yanı sıra kesilen para cezasına itiraz için Çanakkale 2. Sulh Ceza Hakimliğine başvurdu. Çanakkale 2. Sulh Ceza Hakimliği, Öztürk’ün itirazını haklı buldu. Hakimlik, verdiği kararda Öztürk’ün İdare Mahkemesine yaptığı başvuru konusuna da girerek olağan koşullarda anayasal hak ve özgürlüklerin Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri’yle sınırlandırılamayacağı, sınırlandırmanın ancak kanunla yapılabileceğini şöyle ifade etti:
Olağan dönemde temel hak ve hürriyetler sınırlandırılırken, sınırlamanın kanunla yapılması ve sınırlamanın anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere dayanması gerektiği, COVID-19 kapsamında alınan temel hak ve hürriyetleri sınırlandıran tedbirlerin de anayasa uyarınca kanunla öngörülmelerinin gerektiği, kanunla öngörülmemiş bütün tedbirlerin anayasanın 13.maddesinde hükme bağlanan “…ancak kanunla sınırlanabilir” şartına aykırı olduğu, tedbir kararı alacak veya alınan tedbir kararlarını uygulayacak idareye de bu yetkinin aynı şekilde ancak kanunla verilebileceği anlaşılmakla, verilen idari yaptırım kararının anayasaya aykırı olduğu kanaatine…
1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanununun 64. maddesine de değinen hakimlik, tekel büfelerin kapatılmasını salgın hastalıklarda 7 maddeyle sıralanmış olan alınacak tedbirlerin herhangi birine uygun olmamadığı ve COVID-19’un 57. maddede belirtilen hastalıklardan olmadığı gerekçesiyle idarece uygulanan idari para cezasını hukuki dayanaktan yoksun olduğundan bahisle kaldırdı.dayanarak Öztürk’e kesilen idari para cezasını kaldırdı. Kanunda belirtilen alınabilecek tedbirler şöyle:
Madde 72.- 57. maddede zikredilen hastalıklardan biri zuhur ettiği veya zuhurundan şüphelenildiği takdirde aşağıda gösterilen tedbirler tatbik olunur:
- Hasta olanların veya hasta olduğundan şüphe edilenlerin ve hastalığı neşrü tamim eylediği tetkikatı fenniye ile tebeyyün edenlerin fennen icap eden müddet zarfında ve sıhhat memurlarınca hanelerinde veya sıhhi ve fenni şartları haiz mahallerde tecrit ve müşahede altına vaz’ı.
- Hastalara veya hastalığa maruz bulunanlara serum veya aşı tatbikı.
- Eşhas, eşya, elbise, çamaşır ve binaların ve fennen intana maruz olduğu tebeyyün eden sair bilcümle mevaddın fenni tathiri.
- Hastalık neşreden haşarat ve hayvanatın itlafı.
- Memleket dahilinde seyahat eden eşhasın icap eden mahallerde muayenesi ve eşyalarının tathiri.
- Hastalığın sirayet ve intişarına sebebiyet veren gıda maddelerinin sarf ve istihlakinin men’i.
- Dahilinde sari ve salgın hastalıklardan biri zuhur eden umumi mahallerin tehlike zail oluncaya kadar set ve tahliyesi
Öztürk’ün İdare Mahkemesi’ndeki alkol satış yasağının durdurulması ve iptali için açtığı dava hâlâ sürüyor.
Sendika.Org