Yaşam savunucuları, Cengiz İnşaat’ın Rize İkizdere’de İşkencedere Vadisi’nde yapmak istediği taş ocağına karşı aylardır direnişte olan bölge halkının mücadelesine destek olmak için farklı illerden İkizdere’ye gelerek Cengiz’in katliamına karşı dayanışmada bulundu
Direnişlerinin 131’inci gününde tekrardan bir araya gelen yaşam savunucuları taş ocaklarının kapatılmasını ve durdurulmasını istedi. Farklı illerden gelen çevre örgütleri ve yaşam savunucuları, İkizdere Belediyesi önünde yaptıkları açıklama sonrası henüz yol açma çalışması aşamasında olan vadiye patika yollardan girmek istedi. Ancak yoğun abluka altında olan vadiye girişler jandarma tarafından engellendi.
Bunun üzerine vadi girişindeki kapıdan yine ormana girmek isteyenlerin önü güvenlikler tarafından kesildi. Ormana girişlerinin engellenmesine tepki gösteren yaşam savunucularıyla güvenlikler arasında tartışmalar ve gerginlikler yaşandı.
Öte yandan çalışma alanının girişindeki demir kapı üzerindeki, iki levhayı direnişçiler düşürdü diye haklarında soruşturma açılacağı bildirildi.
İkizdere Belediyesi önünde bir araya gelen yaşam savunucuları adına basın açıklamasını Halit Yılmaz okudu.
Yılmaz, “Hiçbir siyasal farklılık gözetmeden sadece İkizdere’yi korumak adına tek ama, tek amacımız bu talanı durdurmak olsun” diyerek hep beraber tek yumruk olunursa bu yıkımların ortadan kaldırılabileceğine dikkat çekti.
Yılmaz’ın İkizdere Dernekler Federasyonu adına yaptığı açıklama şöyle:
Uzun zamandır ülkemiz üzerinde kara bulutlar dolaşıyor. Felaketlerden kurtulamıyoruz. Memleketimizin her yanı yangın ve sel felaketleri ile sarsılıyor. Doğaya karşı insanın verdiği zarar, misli ile geri geliyor ve hepimiz biliyor ki bu savaşın kazananı mutlaka doğa olacaktır.
İkizderemiz de bu doğa tahribatından fazlasıyla nasibini alıyor. Yıllardır yapılan HES projeleri ile derelerimiz ormanlarımız katlediliyor. HES projelerine karşı çıkan ve bu projelerin İkizderemize vereceği zararları konusunda uyaran hemşerilerimizin söylediği her musibetle karşı karşıya kaldık,kalmaya devam edeceğiz. Vadilerimizin tahribatı HES projeleri ile kalmayıp bu sefer de TAŞ OCAĞI saldırıları ile devam ediyor. Kapse/Şimşirli taş ocağına karşı çıkmamamızdan cesaret alan doğa katilleri bu sefer de Cevizlik/ Gürdere de devasa bir taş ocağına başladılar. Ağaç katliamları derelerimizin yok edilmesi ile ekosistem tamamen geri dönülmez biçimde yok edilmektedir.
İkizdereli kardeşlerim;
Eşsiz vadileri ormanları dereleri ile kusursuz bir doğaya sahip olan İkizdere yok ediliyor. Kapse / Şimşirli ile başlanan ve Eskencidere vadisin de başlayan taş ocağı ile büyütülen taş ocaklarını durduramazsak bu ateş hepimizi yakacak. Bugün Gürdere köyünün başına gelen felaket yarın Taş ocağı merkezine dönecek olan İkizderenin bütün vadileri yaşam alanlarını tarumar edilerek devam edecektir.
Geçmişimize sahip çıkalım. Bize atalarımızdan miras kalan ormanlarımızı derelerimiz bir avuç talancıya yok ettirmeyelim. Bu doğa içinde yaşayanlarla birlikte bir bütündür. Ayısından kokoviçisına kadar bütün canlıların yaşam alanlarıdır. Doğa bir gün, mutlaka bu uyarılarımız da haklı olduğumuzu hepimize gösterecektir.Ne yazık ki o zaman haklı olmamızın hiç bir anlamı olmayacaktır. Çünkü çok geç kalınmış olacaktır.
Değerli dostlar;
Doğa bizi haklı çıkarmadan bu yok edişi, şu an, şimdi durdurmak zorundayız. Hiçbir siyasal farklılık gözetmeden sadece İkizdere korumak adına tek ama, tek amacımız bu talanı durdurmak olsun. Hep beraber tek yumruk olursak bu yıkımları ortadan kaldırabiliriz.
Sendika.Org